2011 yılının ekim ayında da buna benzer, baskın bir ÖTV artışı yapılmıştı.Dönemin başbakanı sıfatıyla R. T. Erdoğan eleştirilere şu cevabı vermişti:
“Lüks, 2.000 cc üzerinde kullanacağına Fiat marka kullan, Volkswagen kullan ne olacak?”
“Ürün yerleştirmeli reklam” gibi bir açıklama…Özetle kanaatkar olun demişti!
1 MİLYON 150 BİN LİRA
Peki kendisi ne kullanıyor dersiniz?
Çok sayıda aracı var ama son gözdesi Mercedes'in en büyük motorlu ve lüks araçlarından son model bir S 600 Long. Değeri de “1 milyon 150 bin lira”. Hemen belirtelim bu rakam “zırhsız fiyatı”.
Yani, “Halka verir talkını, kendi yutar salkımı.”
ÖTV ARTIŞI BAHANELERİ
Bir ÖTV artışı olursa muhtemel gerekçeler de hazır:
1. Çevre kirleniyor: Bu bahane aslında MTV için geçerli. Çözüm olarak ise hâlâ 1980'lerin bakış açısıyla motor hacmi fazla olan araçtan fazla vergi alıyoruz. Karbon salınımı vs. dikkate alınmıyor.
Vatandaşa gelince 1.600 cc (cm3) motor hacmi bile lüks sayılıyor.
Ya Erdoğan'ın AK-Mobil'i kaç cc dersiniz? 6.000!
Kaç beygir acaba? “523” diye duyduk ama inanamadık…
2. Dış ticaret açığı artıyor: İthal araçları kısıtlayalım ki açık azalsın.
İlginçtir; satılan otomobillerin büyük bir kısmı küçük motorlu araçlardan oluşuyor. Bunların da çoğu ithal. Peki AK-Mobil'in menşei neresi?
Almanya. Yani o da “ithal”.
AK-MOBİL İLE KAZ-AK
Bin odası az gelen “AK-Saray”, 410 milyon liralık “Uç-AK”, şimdi de tam 6.000 cc'lik ve 523 beygirlik “AK-Mobil”. Halkın ödediği vergilerle alınan lüks bitmiyor.
Ya bu saltanatın faturasını ödeyen vatandaş ne alacak? Olsa olsa “Kaz-AK!..”
Kış geldi üşümesin, giysin. Çünkü artık en vasat araba bile ona lüks görülüyor. Vatandaş bu gidişle daha çok zaman yaya kalacak gibi…