Puta tapan:
Putperest!
Ateşe tapan:
Ateşperest.
Allahı unutan, vicdanı unutan, ahlakı unutan, dolar dolu ayakkabı kutularını unutan, bakan oğullarının yatak odalarında para kasalarını unutan fakat sürekli gösteriş olsun diye camiler yaptıran, camiye tapan: Camiperest.
Aslını unutan.
Lüks otoya tapan:
Mercedesperest!
6 Mercedes’i vardı.
1 milyon TL daha ödendi.
Halkın vergilerinden.
1 Mercedes daha alındı.
Lüks düşkünü Cumhurbaşkanı:
7 Mercedes makam araçlı oldu.
Genelkurmay’ın arka kapısı.
Savunma Bakanlığı’na açılır.
Bakanlığa bir TIR yanaştı.
6 yeni Mercedes yüklüydü.
Yeni E-250 makam Mercedeslerini TIR’dan indirip Genelkurmay’ın arka giriş kapısından gizlice içeri aldılar.

* * * *

10 yıl önceydi.
Yıl: 2004.
Camiperestler iktidardaydı.
Besleme gazeteleri vardı.
“Türkiye, Mısır’a 46 tane F-16 savaş uçağı sattı” diye yazdılar. F-16’yı Türkiye yapmıyordu, parça parça getirilip montajlanıyor fakat halka “Türkiye F-16 yapıyor ve Mısır’a satıyor” diye yuttur gitsin yazılıyordu.
Mısır’a F-16 kaça satıldı?
Karşılığında para alınmadı.
630 tane cip alındı.
F-16 savaş silahıdır.
Çip ise makam aracı.
Öldüren savaş uçağı ile sefa sürdüren makam aracı trampasına imza atıldı. Camiperest iktidarın özlemi lüks cipe binmekti. Bu yüzden olsa gerek; “Ne oluyoruz, 630 lüks cipe gerçekten ordumuzun ihtiyacı var mı? Nerede kullanılacak bunlar?” diye sormak akıllarına gelmedi.
Sessiz devrim yapıldı.
Sivilleşme (!) oldu dediler.
“Yeni Türkiye” diye nutuk attılar fakat “Mercedesperest” eski yapıya daha da arsızca yapışıp sarıldılar.

* * * *

Yine 10 yıl önceydi.
Doğan Kasadolu adlı bir işadamı da; halkın parasıyla değil kendi parasıyla tesadüfen aynı Türkiye’de Mercedes Benz Türk Anonim Şirketi ve Çiftçiler A.Ş. tarafından satılan Cherokee Jeep’ten bir tane satın almıştı. Üç ay geçti, İşadamı Doğan Kasadolu, az daha karbon monoksit, ağır metal, kurşun, zehirli gazdan ölecekti. Cherokee’nin içinde oturanları ile sürücüsünü zehirlediğini Adlı Tıp’tan aldığı raporla belgeledi. Cherokee Jeepler, trafikte egzoz gazlarının, kurşun bileşenlerinin, ağır metal atıklarının içeri girmesini engellemiyor sürücü ile diğerlerini direkt zehirliyordu.
İşadamı dava açtı.
Davaları kazandı.
Genelkurmay’ı da “46 savaş uçağı karşılığında aldığınız 630 cip, içinde oturanı zehirliyor” diye uyardı. Genelkurmay’dan tık ses çıkmadı. Generaller üç maymunu oynuyordu.
İşadamı merak etti.
TSK Güçlendirme Vakfı’nın ithalatçı firma Mercedes Benz’in yüzde 5 ortağı olduğunu öğrendi.

* * * *

Cumhurbaşkanı!
7’nci Mercedes’ini aldırdı.
Genelkurmay, 630 zehirleyen cipi depoya kaldırdı, giriş kapısından 6 yeni Mercedes’i kimse görmesin diye gizlice içeri aldırdı!
Askeri vesayet bitti.
Camiperestlik başladı.
Mercedesperestlik baki!

Rennan Hoca İçin 4 bin İmza toplandı

Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atilla User, imza kampanyası başlattı. 7 günde 4 bine ulaştı. Adalet Bakanlığı’na başvuruldu. Mahkeme, Prof. Dr. Esad Rennan Pekünlü’nün “infazının ertelenip, yeniden yargılanma yapılması” kararı almazsa, Rennan Hoca, 10 gün sonra 29 Kasım’da hapse girecek. Adalet büyük bir hançer yiyecek. Çünkü Pekünlü Hoca, yasaların gereğini yaptı. Üniversitede türban serbestliğine karşı “tutanak tutarak direndiği” için “öğretim hakkını engelledi” diye 1 yıl 2 ay hapse mahkum edildi. İçlerinde üniversitelerde hukuk okutan profesörlerin de bulunduğu 4 bin imza sahibi, bu davanın yeniden görülmesini istiyor.