ERDOĞAN SÜZER/ANKARA
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sert eleştirileri ve ağır hakaretlerine maruz kalan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın niçin istifa etmediğine ilişkin kritik bir iddia ortaya atıldı.
Ankara’da konuşulan iddiaya göre Başçı, eleştirilere dayanamayıp istifa etmesi halinde kendisini en az 15 yıllık hapis cezasıyla karşı karşıya bırakacak bir yargılama sürecinin içinde bulacak. Bu iddiaya göre, Başçı’nın istifası halinde ekonomide dengeler bozulacak, döviz ve faiz fırlayacak, ekonomik kriz patlak verecek. Başçı, yaşanacak böyle bir krizin sorumlusu ilan edilecek ve ülkenin ekonomik krize sürüklenmesine neden olmaktan yargının karşısına çıkmak zorunda kalabilecek.
BABACAN İÇİN DE GEÇERLİ
Olası bir istifa ve hemen ardından yaşanacak ekonomik kriz karşısında benzer durumun Ali Babacan için de geçerli olduğu ifade ediliyor. Ancak Babacan milletvekilli dokunulmazlığına sahip olduğu için milletvekilliği sona erinceye kadar yargılanma riski bulunmuyor. Üç dönem kuralına takıldığı için önümüzdeki seçimlerde milletvekili olamayacak Babacan’ın böyle bir durumda seçim öncesinde suçlu ilan edilip seçim sonrasında yargılanacağı iddiaları konuşuluyor.
BDDK FORMÜLÜ BAŞÇI’YA UYMUYOR
Merkez Bankası başkanları kendileri istifa etmediği sürece görevden alınamıyor. Görev süresi 2016 yılında dolacak olan Başçı’nın görevden alınabilmesi için ya başkanlığı döneminde yasaklı bir iş yaptığının kanıtlanması ya da sağlığının elvermemesi gibi zorunlu bir halin ortaya çıkması gerekiyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) Başkanı Mukim Öztekin, sağlık gerekçesiyle görevinden ayrılmıştı. Ancak Hükümet, tartışmaların tam ortasında Başçı’nın istifasını da sağlık ve benzeri nedenlerle görevini bırakmasını da istemiyor. Dolayısıyla hem Babacan hem de Başçı’nın olası bir krizin suçlusu ilan edilmeyi göze almadan koltuklarını bırakmaları mümkün görünmüyor.
OY VERİN MERKEZ’İ YOLA GETİREYİM
Babacan ve Başçı’nın maruz kaldığı sert eleştirilerin nedenlerine ilişkin olarak Ankara kulislerinde yapılan değerlendirmeler ise ekonominin içinde bulunduğu çıkmaza bağlanıyor. Kulislerde, “Ekonomi durma noktasına geldi. Büyüme yüzde 2,5-3 aralığına sıkıştı kaldı. Dışarıdan sermaye gelmiyor, yerli ve yabancı yatırımlar artmıyor, üretim zayıflıyor, işsizlik artıyor. Seçim döneminde suçun üzerlerine yıkılabileceği bir günah keçisi aranırken Babacan ve Başçı bulundu. Hükümet, bu iki isim sayesinde hem suçu üzerinden atıyor hem de seçmenden, ‘Bana oy verin ki Merkez Bankası’nın yasasını değiştireyim, faizleri düşüreyim, başkanı görevden alıp sizi ekonomik refaha kavuşturayım’ vaadiyle oy isteyebilecek” yorumları yapılıyor.
