Kabataş yalanını yazan yandaşlar itiraf ettiler...
TSK’ya kurulan “kumpası“ başdanışman itiraf etti...
Yargıdaki komployu, Başbakan itiraf etti...
Ankara’nın “parsel parsel satıldığını“ hükümet sözcüsü itiraf etti...
KPSS hilelerini, yapan öğretmenler itiraf etti...
Devletin ele geçirildiğini “aldatıldık” diye itiraf eden bizzat Cumhurbaşkanı...

*

Sırada seçim hileleri var...
Nasıl oldu o?..
Her şey kirli, seçimler mi temizdi?..

*

Bir eve 137 seçmen nasıl sığdı mesela?..
Tek oda...
Taksi durağında oturan aile sayısı 24...
Bir seçmen, birbirinden yüzlerce kilometre uzaklıktaki dört seçim sandığına yetişerek nasıl oy kullandı...
Üstelik adam ölü...

*

Sandıklar açılınca, sandık görevlisi ilçe seçim kuruluna koşmaz mı?...
Bizim muhalefet görevlileri doğru çöplüğe...
Baktılar çöplüğe; kaç iptal var, kaç geçersiz, kaç oy partiye...
Yani çöpe giden oylar gidene sayılsa, çöpçü kafadan bağımsız milletvekili olarak Meclis’te...

*

Ama asıl; bilgisayardaki hileler nasıl yapıldı?...

*

Muhalefet partileri şu bilgisayar işinden anlamaz...
Bizim Çapulcu Menşure, sosyal medyayı CHP’den iyi kullanır örneğin...
Devlet Bahçeli, bilgisayarın başına oturup tek başına bir siyasi tivit atsın;
on dakika sonra kapıya bir buçuk adana kebap gelmezse......

*

Seçimlere şurada iki ay kaldı ve seçimlerde hile yapıldığı iddiaları artık fantezi değil...
Sandık başlarında...
Sayımlarda...
Bilgisayarda...
Bu ortaya çıkacak çıkmasına da...
Bir itirafçı lazım...

*

Ordu’dan yargıya, bankadan medyaya, KPSS’den Ankara’nın parsellerine kadar... Her şeyi hile-hurda olan bir yapının seçimleri temizse...
O zaman Türkiye’yi çalan, küçük kağıtları çalmadı mı?..