Altın Palmiye...
Altın Portakal...
Altın Kemer...
Altın Orfoz...
Altın Kepçe...
Altın Küre...
Altın Koza...

*

Geçen hafta sözünü ettiğim “altın tuvalet ödülü” buydu işte, devlet meselesi olarak çok güzel gündeme oturdu...

*

Şöyle ki:
TIR’larda üste ilaç koymuşlar...
“Türkmenlere insani yardım” dedikleri; C vitamini, cilt bakımı için krem, başı ağrıyan olursa ağrı kesici, soğuk algınlığına karşı güçlendirici...
Bir saç çıkaran merhem eksik, sağlıklı yaşam için...
Altında bomba...

*

TIR’lar yola çıkınca...
Devlet devleti ihbar etti...
Savcı da savcı hakkında fezleke düzenleyince, jandarma polisi yakaladı, polis de jandarmayı yakaladığında, bildiğiniz gibi savcı savcıyı enseledi...
Sonunda devlet devlete suçüstü yaptı...

*

Açıp baktılar:
Şifalı bomba...

*

Bu kez şifalı bombaların kime gittiği çelişkisi başladı... Al aşağı, ver yukarı “Türkmenlere insani yardımdı” görüşünde karar kıldılar...
Ama Türkmenler orada değildi...
O günlerde Nusra’nın kontrolündeki Reyhanlı kapısında Türkmenler yoktu...
Nusra dediğin; eli kanlı, El Kaide’nin parçası, tüm medeni dünyanın lanetlediği, dehşet saçan dinci terör örgütü...

*

Peki, “insani yardımı” niye gizliydi?..
Filistin’e çocuk maması gönderdiklerinde, Afganistan’a battaniye, İsrail’e Mavi Marmara, Libya’ya çanta içinde 200 milyon dolar, Yemen’e çadır gönderdiklerinde, televizyonlara çıkıp günlerce tüm dünyaya duyurdular, Eskimolar işitti de...
Korumamız altındaki soydaşlarımız Türklere “insani” yardım niye gizli saklı olsun?..

*

Şimdi rezaleti ortaya döken sevgili Can Dündar’ı kovalıyorlar...
Ve bizler; devleti bu hale getirenlerin elinden arkadaşımızı kurtarmaya çalışıyoruz...
Dünyanın dehşetle izlediği terör örgütlerine bomba gönderirken, suçüstü yakalanmış bir ülkenin utanç içindeki bireyleri olarak...

*

İşte...
Bu pazar seçim var...
Bilinçli vatandaşlarımız “memleketin içine etmekte” yarışan bu iktidara oy vererek desteklemeye devam ederlerse...
Altın klozet ödülü bizimdir...