Sevgili okuyucularım, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun.
Her 23 Nisan günü çeşitli büyüklerimizin (!) göstermelik makam koltuklarına çocukların oturtulduğunu bilirsiniz.
Onların seçilmesi için çalışmalar aylar öncesinden başlar.
Ağzı laf yapan yetenekli çocuklar okullardan aranıp bulunur, bayram günü koltuklara oturtulur!
Bu yıl da arandı tarandı ve en sonunda bir çocuk bulundu:
Ahmet!

* * *

Bu çocuk çok ilginç!..
Büyüğü Tayyip’in yanında ezildikçe ezildi, kürsülere çıkıp masallar anlattı, her fırsatta Allah peygamber dedi, dualar okudu, fakat inandırıcı olamadı.
Maşallah, bakışlarından zeka fışkırıyor ama öyle göründüğü gibi yetenekli falan olmadığı hemen ortaya çıktı.
Siyasete soyunan çocuğumuz kısa süre içerisinde çuvalladı, birbiri ardına gaflar yaptı, potlar kırdı.
Tayyip abisinin torpiliyle geldiği yerde ona yanaşmak, hoş görünmek için çaba harcadı.
O kadar ki, Rize’ye gittiğinde Tayyip’in dedesinin mezarını ziyaret edip dualar okudu.
Bakanlar Kurulu toplantılarının Tayyip’in başkanlığında yapılmasını da içine sindirdi!
Dışarıya çaktırmıyorlar ama Tayyip’le araları hiçbir zaman düzelmedi.
Çocuk güya uyanıktı, ağzı iyi laf yapacaktı ama fos çıktı.
Abisinden her gün azar işitiyor, hepsini sineye çekmek zorunda kalıyor.

* * *

Düşündüm, bizim çocuğun 23 Nisan Çocuk Bayramı gününde başbakanlık koltuğuna hiç değilse bir saat için oturmasını uygun buldum.
Mizah dergilerinde Hüdaverdi isimli bir karikatür tipi vardı.
Başında takkesiyle ortalıkta dolanır, espri falan yapardı.
Hüdaverdi, bizim Ahmet’e ikiz kardeşi kadar benziyor.
Bu bayramda Hüdaverdi’yi Tayyip buldu, arkasından itekleyip koltuğa oturtmak istedi ama o yeri Ahmet isimli uyanık çocuk kapmıştı...
Ha Ahmet ha Hüdaverdi, al birini vur ötekine!

* * *

SÖZCÜ’nün usta karikatüristi Ergin Asyalı’ ya bu senaryoyu anlattım, bana bir çizimle destek olmasını rica ettim...
Ve Ergin Asyalı bu karikatürü çizdi.
Ellerine sağlık.
Ezik ve çaresiz Ahmet’e başarılar dilerim!
Günün birinde kişiliğini kazanıp gerçek başbakan olmasını beklerim!