Sevgili okuyucularım, Türkiye’de yıllardır tartışılan konuların başında Tayyip’in sarayı geliyor. Muhalefet partileri tarafından seçim öncesinde yapılan açıklamalarda sarayın boşaltılacağı ve binaların başka kamu hizmetlerinde kullanılacağı özellikle vurgulanmıştı.
Muhalefet partileri tarafından verilen bu sözlerin bir süre sonra uygulamaya geçirilmesi gerekiyor.
Geçmişin muhalefet partileri şu anda Meclis’te çoğunluğu elde etmiş durumda.
Saray açısından bakıldığında, işin gerisi çok kolay ve çok basit.
Meclis çalışmaya başlar başlamaz gerekli adımlar atılmalı, üç beş satırlık bir yasa çıkarılıp süper lüks sarayın boşaltılıp başka bir kuruma devredilmesi gerekiyor.
Türk Milleti’nin yüzlerce trilyonu, yerden fışkıran bu saray için harcandı.
Başka bir deyişle, Tayyip için harcanmış oldu.

* * *

Bilmeyenler, ya da unutmuş olanlar için burada kısaca bilgi vereyim zira böyle bir örnek Türkiye’de görülmedi:
- Saray, Ankara’da Atatürk Orman Çiftliği arazisi üzerinde binlerce ağaç kesilerek kuruldu. İnşaat 2012 yılında başladı ve büyük bir hızla bitirildi.
- Başlangıçta bu kompleks “Başbakanlık” olacaktı. Bakanlar Kurulu kararıyla sarayın “Başbakanlık Hizmet binası” olması kabul edilmişti.
- AOÇ arazisi birinci derece doğal ve tarihi sit alanından çıkarıldı ve inşaata yol verildi.
- Ama Tayyip cumhurbaşkanı seçilip “Başkanlık (!)” hülyalarına kapılınca, Cumhurbaşkanlığı sarayı olması öngörüldü.
- İnşaat kaçaktı. Danıştay 4 Mart 2014 günü projenin durdurulmasına karar
verdi.
- Tayyip bunun üzerine “Güçleri yetiyorsa yıksınlar” dedi ve inşaata devam edildi.
- Kaçak sarayın yüzölçümü 450 bin metrekare.
- ABD Başkanı, Fransa Cumhurbaşkanı ve İngiltere Kraliçesi dahil hiçbir devlet başkanı böylesine lüks, şatafatlı ve görgüsüzlük dolu bir sarayda yaşamıyor.
- Sarayın 1.150 odası var.
- Şimdi saray arazisine Tayyip ve ailesinin kalacağı bir yavru saray yapılıyor.
- Ayrıca arazi içerisinde bir cami yapılıyor.

* * *

TMMOB Ankara Mimarlar Odası Başkanı Tezcan Karakuş Candan bu kaçak sarayın üzerine ısrarla gitti ve gizli tutulan korkunç maliyetlerle birlikte lüks harcamaları tek tek açıkladı. Eski parayla birkaç maliyet örneği vereyim, ötesini siz düşünün:
- 650 metrekarelik özel mutfak 6.5 trilyon. Tayyip’in görüşmeleri 100 bin euroluk masada yapılıyor. Salondaki koltukların tanesi 7 bin euro. Sarayın temizlik maliyeti yılda 104 trilyon.
- Aylık elektrik, su, doğalgaz, ısıtma, peyzaj harcamaları 21 trilyon. Üç bin kameralı güvenlik sistemi 50 trilyon.
- Bahçeye ekilen ithal malı lale ve soğanlı bitkilerin tanesi dört bin lira. Toplam yıllık çiçek maliyeti 1.5 trilyon.
- Saraydaki bir kapının maliyeti montaj dahil 170 milyar. Bu kapılardan 150 adet var.
- Bitince kaçak sarayın toplam maliyeti 20 katrilyon olacak.

* * *

Böylesine lüks ve şatafat dolu bir saray değil Türkiye’de, yüzyıllar önce padişahlar, çarlar ve başka diktatörler tarafından yaptırılan bazıları dışında, dünyada bile yok.
Sarayın inşaatına “Başbakanlık olacak” diye başlanmıştı, amacından saptırıldı.
Cumhurbaşkanlığı sarayı olacağına ilişkin hiçbir yasal gerekçe ortalıkta yok!
Üstelik ülkemizin böylesine katrilyonların har vurup harman savrulduğu bir lükse para harcaması da akıl kârı değil.
Tayyip kendi başbakanlığı döneminde gücünü kullandı ve amaç bir anda saptırıldı...
Çünkü 7 Haziran seçimlerini kazanacak, sonrasında yaptıracağı anayasa değişikliği ile kendisi “Başkan (!)” seçilecek, sarayın adı da “Başkanlık Sarayı (!)” olacaktı.
Hesabı tutmadı, başkanlık hevesleri bir başka bahara kaldı.

* * *

Son seçim sonrasında Meclis’teki tüm dengeler değişmiş durumda.
Meclis yakında çalışmaya başlayacak. Başkan seçilecek, yemin töreni yapılacak, komisyonlar kurulacak ve çalışmalar resmen başlayacak.
AKP bundan sonra hem genel kurulda, hem de komisyonlarda azınlıkta olacak. Eskisi gibi tek kale oynamak artık yok!
Geçmişin muhalefet partileri her alanda çoğunlukta.

* * *

Üç muhalefet partisinin de seçim öncesinde belli taahhütleri vardı...
Tayyip’in saraydan çıkarılması.
Meclis çalışmaya başladıktan sonra yapmaları gereken en önemli ve ilk sıradaki işlerden biri şudur:
Üç parti bir araya gelip bu konuda birkaç satırlık bir yasa teklifi hazırlar. Bu teklif komisyonlardan geçirilir, genel kurulda oylanır ve azınlıktaki AKP’nin ret oylarına rağmen kabul edilir.
Tayyip’in burada bir tek kozu var:
Kabul edilen yasayı veto edip Meclis’e geri göndermek!
Bunun da çaresi anayasada yazılı... Meclis aynı yasayı yeniden görüşüp kabul eder ve o zaman Tayyip imzalamak zorunda.
Bu elbette zor bir iş!..
Seni saraydan çıkaran yasayı kendi kaleminle imzalayıp onay verecek ve bir süre sonra başka bir yere taşınacaksın!

* * *

Tahliye sonrasında kaçak saray hangi amaçla kullanılır, yasa teklifinde ne öngörülür, onu şimdiden bilmek mümkün değil...
Belki Başbakanlık olur, belki Kılıçdaroğlu’nun söylediği gibi ODTÜ’ye verilir ya da başka bir şey yapılır.
1.150 odası var ama öylesine lüks binaların örneğin hastane yapılması mümkün değil.
Bilemiyorum ama Bilal’in TÜRGEV isimli vakfına kiralanıp yandaşlar için öğrenci yurdu yapılsa hiç fena olmayabilir!
Neyse!.. Bu saray ve tahliye konusu CHP, MHP ve HDP yönetimlerinin şimdiden aklında olsun.
Sonra sıra, yapılan anormal harcamaların incelenmesine gelir.
Sözlerinde durmalarını bekleyeceğiz.