Kararsız kaldıklarında en yanlışsız sonuca varmak isteyen doktorlar, “biopsi yapalım ve sonucu görelim” derler. Dokudan parça alınır. Mikroskop altında bakılır. Şişkinliğin (urun) içi anlaşılır.
Doktor sorar:
Selim mi?
Habis mi?
Habis: Kötü huylu. Zararlı. Selim: İyi huylu. Zararsız.
Selim, Selam, İslam, Müslüman aynı kökten çıkar. İslam ve Müslüman zararsız, iyi huylu demek. Birisi yolda karşılaştığı ve hiç tanımadığı birine “Selamünaleyküm...”  diyorsa; “benden size zarar gelmez...” garantisi veriyordur. Öbürü de “Aleykümselam...” diye karşılık veriyorsa; “Benden de sana zarar gelmez...” diye söz veriyordur.
Drama bak!
Ankara’da 19 yaşındaki üniversiteli genç, annesine “Selamünaleyküm anneciğim, eşyalarımı fakirlere dağıtırsınız. Allah’a emanet olun” diye mesaj notu gönderip kafa kesen, insan boğazlayan, müze bombalayıp 23 masum turisti aynı anda öldüren IŞİD’e katıldı.
Selamünaleyküm diyor.
Boğaz kezen IŞİD’e gidiyor.
Benden zarar gelmez diyor.
En gaddar örgüte katılıyor.
Ankara’nın göbeğinde.
Bu acayip çelişki!
Nasıl, neden oluyor?

* * *

Anadolu kültüründe büyüdük. Gördük. Tanık olduk. Yaşadık. Merhaba dedik. Selamünaleyküm diye de selamlaştık. Bizim kültürümüzde bir genç, en koyu dindar, en inanmış Müslüman biri olsa dahi annesine “Selamünaleyküm...” diye not yollamazdı.
Sevgili anneciğim.
Bir tane anneciğim.
Güzel anneciğim.
Diye mektup yazılırdı.
Yardımcı Doçent Doktor ‘un Ankara’da Hacettepe Diş Hekimliği 1. Sınıf öğrencisi 19 yaşındaki oğlu, IŞİD’e katılmak için 16 yaşındaki ikiz oğlan kardeşini de yanına alarak Suriye üzerinden Irak’a gitti. Annesine, “Selamünaleyküm, Burada huzuru bulduk...” notu attığı gün IŞİD örgütü Tunus’ta müze bombalayıp 23 masum turisti öldürmüştü.

* * *

Yeni tabir bu:
“Kuluçka Merkezi” diyorlar.
Yaklaşılıyor, yakınlık kuruluyor. Müslümanlığı kendine rehber edinmeye yatkın gençler toplanıyor. Kuluçka Merkezi’nde çoğaltılıyor.  Allah adına kelle kesen, adam boğazlayan militanlar olsun diye IŞİD’e gönderiliyor. IŞİD’in Ankara’nın göbeğinde kendine militan devşirip yetiştirmek için bir “kuluçka merkezi kurduğu” ortaya çıktı. Dişçilik fakültesi öğrencisi gencin babası ile annesi, “Biz çocuklarımıza insan sevgisini öğrettik. Gittikleri dernekler, bu derneklerde yapılan telkinler, okudukları kitaplar çocuklarımızı bu noktaya getirdi” demişler.

* * *

Dernekler.
Telkinler.
Okutulan kitaplar.
Okullarda mecbur edilen din dersleri tarif ediliyor. Türkiye’nin okulları Ankara’nın göbeğinde “IŞİD’çi yetiştirme kuluçka merkezine” temel eğitimden geçirilmiş insan hazırlayan kurumlar haline getirildi.
İkiyüzlülüğü bırakın.
Annesine “Selamünaleyküm...” diye başlayan not yazan genç, ikiz kardeşlerini de kaçırıp IŞİD’e militan oldu. Okullarda da din derslerine hocalar, “selamünaleyküm...” diye başlıyorlar.
Gerçeği görün.

Seviyesiz

Milletvekilliği yaptı. Yemin etti. Ettiği yeminin içinde Mustafa Kemal Atatürk’ün kurulmasına liderlik yaptığı “Laik Türkiye Cumhuriyeti” nin korunup kollanması sözünü de verdi. Milletvekilliğinden emekli oldu. Ağrı Belediye Başkanı oldu. Ve Atatürkçüleri “it sürüleri” olarak tanımladı. Seviyesiz bir ırkçı; ortak vatandan, barıştan, kardeşlikten de söz ediyor.