Din simsarları Müslümanlığı kalkan olarak kullanma, her türlü hilekarlığa bir kılıf bulmada şeytana pabucu ters giydiriyorlar.
17-25 eşi görülmemiş rüşvet ve hırsızlıklar için önce imam hatip okulları yaptıracaktık dedi, kimse yutmadı,“günah işleme özgürlüğü” dedi, o da tutmayınca “cemaat darbesi” dediler.
Bunların vatan-millet diye bir gaileleri olmamış. Halkın yumuşak karnı dini kullanarak iktidar olup, köşeyi dönmeyi amaçlamışlar.
Cehennemlik bir suç olan devlet malı, yetim hakkı yeme, rüşvet ve hırsızlıklarda dünya rekorları kırdılar. Yalan-dolanda ise üzerlerine yok.
Dinin büyük bir suç saydığı iftira atmak, “dün ak dediklerine bugün kara demek, kendi yaptıklarını başkalarına yüklemekte” “ordinaryüs”oldular.
*Günün birinde bu gidişe dur der korkusuyla “ordunun bağırsaklarını temizleyeceğiz” dedi sehven ve sanal belgeler, terörist gizli tanıklıklarıyla vatan güvencesi askerin kolunu, kanadını kırdılar.
Sonra “biz ne halt ettik” diyerek tüm suçu yine cemaate yüklediler.
Şimdi kendilerini eleştiren kim varsa bu kez “cemaatçi olmayan savcı ve yargıçlara” tutuklattırıyorlar.
Demek ki bu şer yönteminin patenti AKP’ye aitmiş.
Cahillik, art niyet ve yobazlıkla neye ellerini attılarsa cılkını çıkarttı, Türkiye’de iyi işleyen yozlaşmadık bir tek kurum bırakmadılar. Din hokkabazları her türlü melaneti besmele çekerek, bombalı katliamları da tekbir getirerek yapıyorlar.
- Yargı reformu dedi, faşist yasalarla demokrasi ve hukuk devletini katlettiler.
- Milli eğitim reformu dedi, eğitimi imamlaştırdı. Dünya ülkeleri arasında çağdaş pozitif eğitimde en son sırada nal toplattılar.
*İhale reformu dedi, 12 senede 162 kez Bismillah diyerek değiştirdi. Sonunda milletin a...sına koyan müteahhitler dışında hiçbir şirket ve firmaya hakkı hayat tanımadılar.
- 7 Haziran’dan sonra politikalarını kan ve kaos üzerine kurguladı, biz tek başına iktidar olursak PKK terörü yok olacaktır dedi, 1 Kasım’da tek başlarına iktidar oldular. Ancak, terör ülkeyi cehenneme çevirince halkı aldatmanın bedelini yine halka ödettiler.
Kendi karşıtları ya da kendilerini eleştiren kim varsa tutuklattırıyor, adetleri üzere devlet gücünü kullanarak uyduruk isnat, çakma gerekçelerle gazete ve TV’leri kapattırıyor, gazeteci holdingler, masum insanların hayatlarını söndürüyor, tüm bunları İslamiyet adına yapıyorlar.
Başta IŞİD olmak üzere dünyanın en azılı terör örgütlerini silahlandırıp, Ortadoğu ve dünyanın başına bela ettiler. Kelle kesen, komutanlarını Türkiye’de tedavi ettirip, tatil yaptırttılar, Güneydoğu sınırlarımızı IŞİD teröristleri için yolgeçen hanı haline getirdiler.
IŞİD’in Ankara’da 102 kişinin ölümüne neden olan katliamını bile IŞİD yaptı diyemedi, “bu bir kollektif olaydır” dediler. Türkiye’de yüzde 10 IŞİD kafalı insanlar, dindar-kindar bir nesil ürettiler.
İslam’ı, terör, boğaz kesme, yobazlık ve ilkellikle özdeşleştirdiler. Dünyada İslam imajını yerle bir ettiler.
Laikliği takbih eden, dünya savaşlarına laiklik neden oldu diyebilen bir Diyanet İşleri Başkanı imal ettiler.
1400 yıl İslam ne çektiyse bu din simsarı yobazlardan çekiyor. 4 halifenin 3’ünü Müslümanlar katlediyor. Hz. Muhammed’in torunları Müslümanlar tarafından Kerbela’da boğazlanıyor.
Geçtiğimiz 50 yıl içinde 14 milyon Müslüman yine Müslümanlar tarafından katlediliyor. Bu süre içinde Hıristiyan ve Yahudilerin öldürdüğü Müslümanlar 2 milyon.
Orduya, yargıya, ülkeye akıl almaz kötülükler ettiler. Ama en büyük kötülüğü İslam dinine yaptılar.
Tüm bu olay ve yaşananları görünce daha önce de yazdığımız merhum Azeri şair Alekber Sabir’in şu mısraları akla geliyor.

Çok tufan, elvan görirem,
Dalgalı umman görirem,
Kükremiş aslan görirem,
Kan yiyen sırtlan görirem
Korkmirem bala korkmirem

* * *

Harda bir yobaz, softa görirem,
Kandan fikirlerinden,
Riyakar zikirlerinden
Korkirem bala korkirem.