Hiçbir hükümet temsilcisi gelmesin cenazeme (Vali, milletvekili, bakan, başbakan vs.)
Neden diye sormayın... Çünkü onlar uyuduğu için bunca şehitler verildi...
Allah’tan dileğim aileme ve ülkeme yaşattıkları acının binlerce mislini yaşasınlar.
Anneciğim, babacığım ellerinizden tekrar öperim,
Hakkınızı helal edin, size layık bir evlat olamadım,
İhtiyaçlarınız karşısında yanınızda bulunamadım,
Hakkınızı helal edin... Hakkınızı helal edin...
Kızım benim, tatlı meleğim seni çok seviyorum,
Mis kokulum benim...
Kızımı önce Allah’a sonra annesine sonra da annem ve babama emanet ediyorum, Sabişim benim biricik tatlı meleğim,
Hiçbir surette devlete kızımı emanet etmiyorum.
Çıkıp kürsüden sakın ha konuşmasınlar ‘emaneti emanetimizdir’ diye,
Devlet, ite köpeğe göz yumup bizlerin elini kolunu bağladıysa
Silah arkadaşlarım, yoldaşlarım, kardeşlerim hepiniz Allah’a emanetsiniz.
Devlet uyuduğu için biz öldük, Türk Devleti, sizler uyumayın ki diğer Mehmetçikler ve polisimiz yaşasın, ulusumuz yaşasın, boyun bükmeyin.
Naaşıma gelince babam uygun görürse Pozantı,
Tekir’deki yayla evimizin bahçesine gömün.
Yok derlerse nereyi uygun ederse ondan izin alınsın, istediği yere defnedin”
* * *
Bu vasiyet...
Mardin’de PKK’nın kahpe tuzağına düşürülerek patlatılan polis aracının içinde şehit olan dört polisten Adanalı Akif Hatunoğlu’nun cebinden çıktı!..
Oturup yazmıştı...
Sanki şehit olacağını biliyordu...
Çünkü İktidar, üç buçuk yıl süreyle şımarttığı teröristlerin önüne şimdi gencecik çocukları atmıştı!..
Üç buçuk yıl “analar ağlamasın”, “Barış-çözüm” uykusuyla terör örgütünün silahlanmasını, ülkeyi patlayıcı deposu haline getirmesini seyreden...
Askeri kışlasına, polisi karakollarına hapseden...
Bebek katili Apo canisine İmralı’da devlet adamı muamelesi yapan...
Askerin giremediği Kan-dil’e heyetler gitmesinin yolunu açan iktidar, kendilerinin aymazlığı yüzünden boşu boşuna hayatını kaybeden çocukların ailelerini “şehitlik mertebesiyle” avutmaya çalışıyor!..
* * *
Adanalı polis memuru Akif Hatunoğlu bunların hepsini biliyor, değerlendiriyor, analiz ediyor ve oturup vasiyetini yazıyordu...
Cenazesine vali, bakan, başbakan istemiyor, sevgili kızını devlete emanet etmiyordu...
Çünkü devletin, şehit kızına da sahip çıkmayacağını artık anlamıştı!..
Devlete, hükümete güveni kalmamıştı, bu yolda şehit düşeceğini bildiği için silah arkadaşlarına şöyle sesleniyordu:
“Devlet uyudu biz öldük”
* * *
Şehidin bu vasiyeti bir destandır!..
Gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde olanlar rant peşinde koşarken...
Çapsız siyasetçiler, küçük adamlar İmralı’nın merhametine sığınırken...
Olan bu aslan gibi vatan evlatlarına oluyor...
Şehit Polis Akif Hatunoğlu, vasiyetiyle büyük bir ihaneti tarihe not düşürmüştür!..
İktidar için ise, bu vasiyet bir utanç vesikasıdır!..
Uganda’da bile olmaz!..
Önceki gün Meclis’te akıl almaz olaylar yaşandı...
CHP tarafından, bağımsız (!) olduğu söylenen bakanların AKP’den bağımsız olmadıkları ve yemin etmemeleri gerektiği ileri sürülerek Meclis Başkanlığı’na itiraz yapıldı...
Meclis Başkanvekili MHP’li Koray Aydın son derece acemice davrandı, sonrasında oylama yapıldı ve bağımsız (!) bakanların yemin etmemesi yönünde karar çıktı...
Buna rağmen kulis faaliyetleri başladı, oturuma ara verildi, bu defa nedense elektronik oylama yapılmasına karar verildi...
Sonuç?..
Elektronik oylamada, 550 milletvekili olan Meclis’ten 556 oy çıktı!..
Bu kadarı Uganda’da bile olmaz!..
Nedir bu, kim bu sahtekârlar?..
Belli olmadı!..
Ve sonra, bağımsız (!) bakanların yemin etmemesi için CHP, MHP, HDP’li vekiller el kaldırmışken, son oylamada “yemin etmeleri” kararı çıktı!..
Ne diyelim, bu kadarına da pes valla!..