TV ekranına çıkıyor konuşuyor. Bir gazeteci buluyor. Ona konuşuyor. Namaza gidiyor, çıkışta konuşuyor. Meclis kapalı, uçağa bindirip, uçakta konuşuyor.
Eskiyi konuşuyor.
Kumpasa avunuyor.
İstismara dövünüyor.
Gülen şöyle yaptı. Böyle yaptı. Ne istediysek verdik. Arkadan bıçakladı. Demirtaş şöyle yaptı. Böyle yaptı. Ne istediyse verdik. Bizi arkadan istismar etti.
Türkiye yanıyor.
Kandırılmış.
Arkasını anlatıyor.
Sanki 3 yaşında bebek.
Diyor ki; yol kesme, adam kaçırma, haraç alma, mahkeme kurma gibi eylemler süreci zehirledi.
Hadi oradan!
Zehirlenirken neredeydin? Zehirle birlikteydin. Aynı kabukta badem içi gibiydin. Sesin çıkmadı; çünkü oylar sana akacak 400 milletvekili çıkaracaktın.
***
Aklı başına  geldi.
Hem silah.
Hem siyaset.
Birlikte olmaz diyor.
İç savaş başladı arkadaş. Senin; yol kesiyorlardı, adam kaçırıyorlardı, haraç alıyorlardı, mahkeme kurup eylem koyuyorlardı dediğin günlerde PKK örgütü yurt dışındaki eli silahlı militan sayısını, 10 bin artırdı. 22 bine çıkardı. PKK Güneydoğu ve Doğu Anadolu’daki kentleri silah deposu haline getirdi, 80 bin silah yığdı. 22 bin militanı savaşsınlar diye o dağlara gönderen Türkiyeli Kürt analar ile babaları da sağ ellerini havaya kaldırıp zafer işareti yapmaya vidaladı.
Sen ne yaptın?
Göz yumdun.
Oy bekledin.
Şimdi maval anlatıyorsun.
Kumpasa gelmiş.
İstismar edilmiş.
Öcalan cici imiş.
Demirtaş öcü imiş.
Bize bu kokmuş köfteleri anlatma.
“İç savaş patladı. Türkiye’nin bu savaşta hedefi nedir?” onu söyle.
Savaş savaştır.
Savaş kendini yargılamaz.
Hedefsiz savaş olmaz.
“Terör tamamen bitecek sonra süreç başlayacak” diyorsan; bu 22 bin terörist tamamen yok edilecek ve onlara destek sunmak için zafer işareti yapmaya vidalanmış anneler, babalar da...
“PKK’nın şirretliğine lanet okuyacak noktaya” gelecek. Eriyen devlet otoritesi yeniden dirilecek.
Ne zaman?
Kaç ayda?
Kaç yılda?
Türkiye’nin bütün şehir, kasaba, köy, dağ, ovalarında, tarlalarında ve meralarında, yollarında yol kesme, adam kaçırma, haraç toplama, mahkeme kurup eylem koyma, asker, polis şehit etme, roketatarlarla valilik binalarına saldırma, köprü uçurmalar ne zaman bitecek?
Kokmuş köfteci!
Maval anlatma.
Hedef söyle.
***
Türk Ordusu bir yandan PKK ile İçeride ve Irak’ta savaşıyor, bir yandan da Türk Ordusu, Suriye’de PKK’nın kolu PYD ile birlikte olmaya ve IŞİD’e vurmaya zorlanıyor.
Zorlanıyor hafif kalır.
Mahkum ediliyor.
Türkiye ile ABD arasındaki anlaşmanın detayları belli oldu. ABD Dışişleri Sözcüsü Mark Toner “PKK’nın Suriye kolu PYD’nin dokunulmaz yapıldığını ve bu konuda Türkiye ile anlaştıklarını” söyledi.
Köfteci!
Hatırla!
Daha bir ay önce; “Türkiye için PKK ile PYD eşittir, ikisi de terör örgütüdür” diyordun, bugün yaman bir çelişkiye düştün:
PKK hem bitirilecek.
Hem birlikte olunacak.
Önümüzü görelim.

Bu da oldu!

SÖZCÜ muhabiri Emir Caner Işkın, haberi buldu, 2 gündür “Futbol seyircisi kendini Katarlı işadamına soydurdu” diye yazıyor. TMSF’nin el koyduğu Digiturk, Katarlı işadamına satıldı. Kaça satıldığı halktan gizlendi. Katarlı işadamı Digiturk’ün yeni sahibi olur olmaz “öde seyret paketi” diye bir “gönüllü soyma türü” geliştirdi. Lig maçlarını seyretmek için her ay Digiturk’e 60 lira ödeyen izleyiciden  “Shakhtar Donetsk- Fenerbahçe Maçını” seyretmek için 30 lira daha istedi. 200 bin izleyici tek maç için 30 lira vermeyi kabul edip, Fenerbahçe’nin 3 gol yiyişini seyretti. Katarlı işadamı 20 milyon TL’yi cebe attı.