Ülkeyi saran diktatörlük tartışmaları...
Süleyman Şah Türbesi nedeniyle yaşanılan fiyasko...
Şereflice (!) olduğu iddia edilerek kaybedilen vatan toprağı...
Atatürk’ün manevi şahsına ve Laik Cumhuriyet ilkelerine yapılan saldırılar...
Artan fukaralık, sokakları saran derin yoksulluk, hazin açlık...
Bu dehşet verici günlerde en akılcı ses, ülkeyi yönetenlerden değil, Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Koç’tan çıktı.
Dünyadaki gelişmelere dikkati çekerek gelir dağılımındaki eşitsizliğin büyüdüğünü ve işsizliğin arttığını söyleyen Ali Koç:
“Zengin daha zengin, fakir daha fakir oluyor. Son krizler yaraları derinleştirdi. Dünya yaşanmaz hale geliyor. Umutlar yok oluyor, hayatlar kararıyor. 6 ve 8 yaşlarında iki çocuk sahibi bir baba olarak çocuklarımızın geleceğinden endişe duyuyorum” dedi.
Çok doğru bir ifade... Uzun süredir bu endişeyi ben de duyuyorum.
Ülkenin yarısından çoğu yoksulken... İstif edilen paralar... Satın alınan gemicikler, uçaklar... İnşa edilen devasa lüks saraylar... Ne olacak bütün bunlar?
Bir düşünsünler! Nereye götürecekler? Hiçbir yere! Kefenin cebi yok ki!