Adı Ahmet Altan, söylediği her söz yalan dolan. Pusu kuranların aleti oldu. Kullanıldı. Kullanılmayı gazetecilik, yazarlık, aydın olma diye yutturdu. Leke sürücü. Çamur sıçratıcı. Haysiyet celladı. Bavul içinde kendisine gelen ve “2003’te değil 2007’de yazıldığı ortaya çıkan sahte belgeli dosyaları yüzde yüz doğruymuş gibi yayınlayıp” tetikçilik yaptı. TSK içinde yetişmiş yüzlerce subayın haksız bir şekilde hapiste yatmasına, onur ve şerefleri ile oynanmasına giden yola pusucu, belden aşağı vurucu, öldürücü taşlar döşedi. AKP iktidarının ve Tayyip Erdoğan’ın diktatörleşmesinin destekçisi oldu.
Bekledik.
Utanacak.
Çıkıp özür dileyecek.
Yardımcısı Yasemin Çongar gibi “pişmanlık belirtip, günah çıkaracak” diye umut ettik.
Pusucu pişman değil.
“Kahramanım” diyor.
Alkış, hep alkış istiyor!
* * *
Hürriyet Gazetesi dün 2 tam sayfa üzerine Ahmet Altan’ın yeni yazdığı romanı çok satsın diye bir propaganda söyleşisi yayınladı. Lafım söyleşiyi yapan muhabir Çınar Oksay‘a değil. O görevini yapmış. Konuyu çalışmış. Sorularını dikkatli hazırlamış. Eğmeden sormuş. Fakat Ahmet Altan, sorulara dürüst cevap vermek yerine her soruyu alıp, “Generaller darbe yapacaktı. Ben çocukları etrafıma topladım (beraber gazete çıkardığı insanları bile küçümsüyor, çocuklar deyip duruyor) gazete çıkardım, yazdım, darbeyi ben önledim” diye kahramanlık taslıyor.
Yapılmamış bir darbe.
Ve önleyen kahraman.
Vatan sana minnettar (!)
* * *
Evet ordunun geleneğinde darbe var. 1960’da darbe yapmış. 1970’de darbe yapmış. 1980’de darbe yapmış. 2003 yılında darbe düşünmüş. Kesin değil ama bir takım generaller seminer planı yapmışlar, darbe düşünmüşler diyelim. Ama darbe düşüncesi bile esinti halinde kalmış. Gerçek olmamış. 0 semineri yapan generallerin hepsi emekli olmuş. Ardan 7 yıl geçmiş, 2010 yılında Ahmet Altan’a bavul içinde 7 yıl öncesinin planları üstelik sahte cd’ler eklenerek getirilip “yayınla” diye sunulmuş. Kahraman gazeteci(!) ve çağından sorumlu az bulunur aydın(!) Ahmet Altan, “?Bu bavul nereden geldi Niçin 7 yıl bekletildikten sonra geldi? Niçin bana geldi?” sorularını hiç sormadan “Darbe yapacaklardı. Türkiye tarihinin en büyük lideri Tayyip Erdoğan’ı hapse atacaklardı” diye yayına geçti.
* * *
Ahmet Altan, yeni romanına propaganda olsun diye kendisine ayrılan iki tam sayfada; “...ben sana Jitem’i, parkta sevgilisiyle dolaşırken alıp götürülen çocukları anlatayım. 17 bin ölü var Güneydoğu’da. Bunları yaşatan insanların iktidardan gitmesi için uğraştım” diyerek aslında “Abdullah Öcalan’ın, ABD ve AB desteğinde bağımsız Kürdistan davasına hizmet etmek için orduya pusu kurulmasına destek verdiğini” itiraf ediyor.
Ahmet’in davası değil.
Apo’nun davası.
Ahmet Altan müsait yapıldı.
Kullanıldı. Kullanışlı aptal oldu.
Gerçeği söylemeye yüreği yok.

SÖYLEŞİ

Haydi AK Partili: Göster Lider Tayyip’e sevgini (3)

Cumhurbaşkanı 1150 odalı AK Saray’ından AK Partililere seslense;  “Beni sevenler, sizden şimdi paralarınızı düşük faizle getirip devlet bankalarınıza yatırın” diyebilse; “Tayyip Sevgisi Faiz İndirim Modeli” başlamış olur. Devlet bankaları düşük faizle topladıkları parayı, düşük faizle kredi verecekleri için faizler ancak böyle iner. Faiz lobisi yerin dibine girer. Sıcak para sahiplerinin Türk halkını sömürüsü böyle biter. Zaten İslam’da faiz haram; AK Parti’ye oy veren 20 milyon insan parasını düşük faizle devlet bankasına yatırsa faizler iner. Haydi Ak Partili: Göster Lider Tayyip’e sevgini.