Tayyip Erdoğan’ın miting kürsülerine Kur’an-ı Kerim’le çıkmasına niye itiraz ediliyor, anlamak mümkün değil... Halbuki ne güzel işte, hepimizi müslüman yapacak.

*

Biliyorsunuz, Akp’den önce bu memlekette müslümanlık yoktu.
Hepimiz patates dinindendik.
Bi tek Tuğçe Kazaz müslümandı.

*

Cami yoktu.
Ahıra gider, ineğe tapardık.

*

Hacca gitmek yasaktı... Rahmetli dedem mesela, Rio’ya karnavala gidiyorum ayaklarıyla evden çıkmış, vaziyeti çaktırmamak için, dönüşte Medine uçağından samba yaparak inmişti.

*

Kadınların hiçbiri başörtüsü takmıyordu. Yemeni, tülbent, yazma gibi ecnebi kavramlar yoktu. Akp’den önce ahalimiz sokakta bikiniyle dolaşıyordu. Çarşıya pazara tek parça mayoyla gidenler “yobaz herhalde” diye yadırganırdı.

*

Çocuklarımıza Ludwig, Alfredo, Clara gibi isimler verirdik, öyle Mehmet’tir Ali’dir Ayşe’dir filan, yoktu. Ezan mezan bilinmezdi, duyulmuş şey değildi, bebeklerimizin kulağına arya okurduk.

*

Sünnet olmazdık... Ben kendi payıma, anca geçen sene, Ümraniye belediyesinin toplu sünnet şöleninde kestirdim.

*

Kurban bayramlarında boğa güreşine giderdik, ramazanlarda noel baba’nın elini öperdik, kandillerde balkabağının içine mum yakıp, cadılar bayramını kutlardık, annelerimiz aşure yapmazdı, amarettolu tiramisu yapılırdı, mübarek üç aylar dediğin, aralıkta yılbaşı, şubatta sevgililer günü, evlenince balayı’ydı.

*

İmam hatip liseleri kapalıydı.
İlla din adamı olmak isteyen, Heybeliada ruhban okuluna gidiyordu. Türgev yurtları açılmamıştı, zavallı çocuklarımız manastırlarda barınıyordu. Teog sınavına girenler, zorla Aya Nikola kilisesine kaydediliyordu.

*

Hamdolsun ki Akp geldi.

*

Fena mı oldu?
Tek tük cinci-üfürükçü vardı ama...
Hiç bu kadar din tüccarımız yoktu!