Joe Parkinson ve Adam Entous imzası taşıyan haberde, MİT mensuplarının, Gülen'in vaazlarında giydiği kıyafetlerin renginin takipçilerine gizli mesajlar verip vermediğini tespit etmek için videolarını incelediği belirtildi.

Haberde, "Türkiye'nin istihbarat servisinde görevli bir grup üst düzey analistin, Gülen'in vaazlarındaki sözcüklerinden ve jestlerinden gizli mesajlar çıkarmak için günler harcadığı" belirtildi.

Wall Street Journal haberinde, "Gülen ve takipçilerinin MİT'in hareketlerini fark edince, 'casusluk oyunlarında etkili' olan kıdemli askeri istihbaratçıların yardımıyla, iletişime aşırı sıkı disiplin getirdiği aktarıldı.

GÜLEN TELEFON KULLANMAYI BIRAKTI, ÇÜNKÜ...


Bunun üzerine Gülen'in telefon kullanmayı bıraktığı ve talimatlarını Pennsylvania'daki evine gelen bir avuç üst düzey danışmanına verdiği de öne sürüldü.

Türk istihbarat yetkililerinin ifadesine göre; Gülenciler yakalanmamak için 2014 yılında ByLock adlı şifreli bir mesajlaşma uygulaması kullanmaya başladı.

Gülencilerin iletişim kanallarını geçen kış keşfeden MİT, milyonlarla ifade edilen mesajlardaki şifreleri çözmek için yoğun bir mesaiye başladı. İstihbarat yetkilileri, aralarında Gülen'le bağlantılı 600 üst düzey askeri yetkilinin de bulunduğu 40 bin ismi belirledi.

Ancak Türk istihbarat yetkilileri, bu mesajların hiçbirinin darbe planıyla bağlantısını ortaya çıkaramadı. Kısa süre sonra Gülen casuslarının iletişim kanallarının gizliliğinin tehlikeye girdiğini ve başka bir mesajlaşma uygulamasına geçtiği de haberde öne sürülen iddialar arasında.

MİT 21 MART'TA FARK ETTİ


Haberin en dikkat çekici noktası ise şu cümlede gizli: "Günler sonra, 21 Mart 2016'da Türk analistler, Gülen'i ordu tarafından kullanılan yeşil tondaki üniformayla aynı renkte olan haki bir kıyafet giyerken yansıtan bir YouTube videosu izlediler."

Haberde, MİT'teki yetkililerin Gülen'in ordu içindeki takipçilerine sinyal verdiğini düşündüğü ve fakat ne demek istediğine dair bir fikirlerinin olmadığı belirtildi.