CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, CHP İzmir milletvekilleri Murat Bakan, Atilla Sertel, Özcan Purçu, Tacettin Bayır, İl Başkanı Asuman Ali Güven, İzmir'de devlet üniversitesine dönüştürülen kapatılan iki özel üniversite ve kapatılan eğitim kurumları ile ilgili basın toplantısı yaptı. CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, 15 Temmuz sonrası CHP'nin itiraz etmesine karşın çıkarılan OHAL kapsamında çıkarılan KHK'lar ile çok sayıda üniversite ve eğitim kurumunun kapatıldığını söyledi. Sındır, “65 bin 216 öğrencinin bir anda üniversitesiz kaldığı, 2 bin 893 öğretim elamanın bir anda işsiz kaldığı, 123 ülkeden 3218 yabancı öğrencinin üniversitesiz kaldığı süreci yaşıyoruz. 1500 dekanın istifası istendi. 935 dekan vekaleten görevinin başında olmasına karşın, dekansız 600 fakültenin olduğu bir dönemdeyiz" dedi.

İzmir'de FETÖ ilişkisi gerekçesiyle kapatılan üç vakıf üniversitesinin yeniden İzmir'e kazandırılması için CHP olarak mücadele verdiklerini belirten Sındır, “İki devlet üniversitesi kazandırıldı. Bu iki üniversitenin önümüzdeki eğitim öğretim başlamaları, mağdur olan öğrencilerin ve bu okullarda görev yapan akademisyenlerin aynı üniversitelerde devam etmeleri için YÖK ve ilgili bakanlıklarla temaslarımız sürüyor. Amacımız öğrencilerin ve akademisyenlerin kendi okullarına dönmeleridir" dedi.

KAPATILAN ÜNİVERSİTELERİN TÜMÜ DEVLET ÜNİVERSİTESİ OLMALI


İzmir'deki kapatılan Vakıf üniversitelerinin devlet üniversitesi olması için ilk kanun teklifini veren CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, konuşmasında CHP'nin OHAL'a Meclis'i devre dışı bırakacağı, hızlı kararların toplumu olumsuz etkileyeceği gerekçesiyle karşı çıktıklarını, bugün gelinen noktanın haklılıklarını ortaya koyduğunu söyledi. Bakan “OHAL olmasaydı bugün eğitimde yaşanan bu sorunları Meclis'te görüşecek, kurunun yanında yaşın yanmaması için mücadele edecektir. İzmir'de üniversite birden kapatılınca kent mağdur oldu. Üçünün devlet üniversitesine dönüşmesi, tek çatı altında birleşmesi için teklif verdik. Kamuoyu oluştu. İki üniversite devlet üniversitesine dönüştü. İkinci amacımız akademisyenlerin çalışmaya devam etmesidir. Açığa alınmamış, suçla ilgisi olmayan, darbe girişimine katılmamış akademik kadronun devamını sağlamak istedik. Bu okullarda okuyan öğrencilerin okullarına devam etmesini istedik. İki devlet üniversitesi kararı Torba Yasa'ya eklendi. Bu bir başarıdır ama yeterli değildir. İktidar, buradaki mağduriyeti tamamen ortadan kaldırmak için destek olması gerekiyor. İzmir'deki üçüncü üniversitenin ve Türkiye'de kapatılan üniversitelerin devlet üniversitesi olması, akademik kadronun istihdamının sağlanmasını amaçlıyoruz" dedi.

EĞİTİM HAKLARINI NOKTALARSANIZ VEBALİNİN ALTINDA KALKAMAZSINIZ


CHP İzmir milletvekili Atilla Sertel ise kapatılan iki Vakıf üniversitesinin açılması başarılı olduğunu ama asıl önemli olanın öğrencilerin ve akademik kadrolunu aynı okulda devam etmesi gerektiğini söyledi. Sertel, “Bu çocukların hiçbirinin suçunun olmadığını devlet göz önüne almalıdır. 65 bin öğrenci büyük mağduriyet yaşamaktadır. Siz iktidar olarak bu çocukların hakkını yerseniz yarın vicdanınızla baş başa kalıp, doğacak mağduriyetleri düşüneceksiniz. CHP'nin teklifi açıktır. Çocuklar kendi okullarında okumalıdır. Üçüncü, dördüncü sınıfa gelmiş çocukların eğitim- öğretim haklarını noktalarsınız bunun vebalinin altında kalkamazsınız"dedi. YÖK'ün İzmir'deki bu iki devlet üniversitesine yeni öğrenciler alınacağı, eski öğrencilerin puanlarına göre tercih yapacakları, daha sonra yatay geçiş yapacakları şeklinde açıklama yaptığını belirten Sertel , bunun böyle olamayacağını, öğrencilerin kendi okullarına gitmesi gerektiğini söyledi. Kolejlerin kapatılmasında da mağduriyetler olduğunu dile getiren Sertel, sadece adı 'Işık' diye otistik çocukların okuduğu okulun kapatılmasının doğru olmadığını söyledi.

CHP İzmir milletvekili Tacettin Bayır ve Özcan Purçu da öğrenci, veli ve eğitim kadrosu mağduriyetlerinin giderilmesi için çaba harcadıklarını söyledi. Purçu “Kapatılan kolejlerin MİT ve Mali Suçlarla Mücadele ekiplerinin raporlarına göre kapatıldığı bilgisi aldık. Örneğin İzmir'deki Nokta Koleji Atatürkçü bir okul. Dört yıl önce kurulmuş, mezun vermemiş. Böyle bir rapor üzerine kapatıldığını söylüyorlar. Okulla, velilerle, öğretmenler ve eğitim sistemiyle ilgisi yok. Siyasi hesaplaşmanı içine öğretmen ve öğrencileri çekilmemesi için yoğun çaba harcıyoruz. Veli, öğrenci, öğretmen mağduriyeti bir şekilde düzeltilecek. İkinci sınıfta okuyan bir çocuğun ne günahı var" dedi.

Basın toplantısını izleyen kapatılan Fatih Koleji öğrencilerinin velileri ve öğretmenler de milletvekillerine sorular sordu. Okullarının neden kapatıldığını bile bilmediklerini, okulun ve öğrencilerin ne olacağını sordular. Öğretmenler ise damgaladıklarını, mağduriyetlerinin nasıl giderileceğini öğrenmek istediklerini söylediler. Milletvekilleri daha sonra velilerle basına kapalı toplantı yaptı.

DHA