"YÖK Kültür-Sanat Söyleşileri" başlığı altında YÖK tarihinde ilk kez düzenlenen söyleşilerinin dördüncüsü Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesinde gerçekleştirildi. Etkinlikte konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, Yükseköğretim sisteminin yeniden yapılandırılması gerektiğini ve bunun 3 temel ayak üzerinde gerçekleştirilmesinin sıhhatli bir gelişme olacağına inandığını vurguladı.

yekta-saraç_1


Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen ve Doç. Dr. Yalçın Çetinkaya’nın konuşmacı olduğu, 'Hermes'ten Itri'ye Kainatın Dili: Musiki' adlı söyleşi programının açılışında konuşan Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, 2001 ile 2015 yılları arasında Türk Yüksek Öğretim sisteminde 75 olan yükseköğretim kurumlarının sayısının 193’e, 1.664.000 olan öğrenci sayısının 6.785.535’e, 23.975 olan öğretim üyesi sayısının ise 148.903’e çıkarıldığını belirterek Türkiye'nin, Avrupa'da yükseköğretim alanında öğrenci sayıları açısından 2’nci büyük ülke olduğunu söyledi. 


"YAPILANDIRMA, 3 TEMEL AYAK ÜZERİNDE GERÇEKLEŞTİRİLMELİ"

Yükseköğretim sisteminin yeniden yapılandırılması gerektiğini ve bunun 3 temel ayak üzerinde gerçekleştirilmesinin sıhhatli bir gelişme olacağına inandığını vurgulayan Saraç, şunları söyledi:

“Bunlardan birincisi Yükseköğretim Planlama ve Yönlendirme Kurulu, ikincisi Yüksek Öğretim Kurulu, üçüncüsü ise Kalite Kurulu. Yükseköğretim Planlama ve Yönlendirme Kurulu, Türkiye’nin bilim hayatı ile ilişkili hedefleri ortaya koymalı, buna yönelik makro düzeyde planlamaları yapmalı. Yüksek Öğretim Kurulu ise, Yükseköğretim Planlama ve Yönlendirme Kurulu’nun ortaya koyduğu hedefler istikametindeki planları onaylamalı, gerekirse düzeltilmelerini istemeli. Yükseköğretim Planlama ve Yönlendirme Kurulu'nun Türkiye’nin bilim alanında hedefini koyma gibi bir sorumluluğu ve yetkilendirilmesi olduğu bir yapıyı düşünüyoruz. YÖK de, kendisinin üstünde millete hesap veren insanlardan kurulu yapılardan oluşan Yükseköğretim Planlama ve Yönlendirme Kurulu’nun belirlediği hedefler doğrultusunda düzenlemeler yapan, bu düzenlemelerle ilgili denetlemeleri gerçekleştiren, gerektiğinde de sürekli koordinasyon sağlayan bir kurum olacak. Fakat bunun çıktılarının kontrolünü Yükseköğretim Kalite Kurumu'nun yapacağı bir formülasyonun sistemimiz için çok doğru ve yararlı bir tercih olacağını düşünüyoruz.


YÖK’ün almış olduğu kararların nitelik açısından değerlendirmelerini yapması noktasında bakıldığında, yetkilerinin bir kısmını devredecek bir yapıda olacağı aşikardır. Yükseköğretim Kalite Kurulu’ nda amacımız, YÖK’ten idari ve mali açıdan bağımsız bir yapıya kavuşmasıdır. Bununla ilgili çalışmalarımızı yaptık ve önerilerimizi sunduk. YÖK’ün bu teklifinin hükümet programına girmesi hem YÖK’ün ne kadar aktif bir pozisyon sahibi olduğunu gösteriyor, hem de ilerisi ve bilim hayat için ümitli olmamızı sağlayan unsurlardan birisi oluyor.”


“SAVAŞTAN KAÇAN AKADEMİSYENLER İÇİN BİLGİ SİSTEMİ OLUŞTURDUK”

Yabancı Akademisyen Bilgi Sistemi’ni (YABSİS) oluşturduklarını ifade eden Saraç, “Başbakanlıkla işbirliği yapılarak YÖK tarafından Türkiye'de ilk kez hayata geçirilen YABSİS ile, savaş gibi olumsuz nedenlerle Türkiye'ye göç etmek zorunda kalan akademisyen ve araştırmacıların veri tabanı oluşturularak, ihtiyaç halinde mesleklerini Türkiye'nin ilgili mevzuatı çerçevesinde icra etmelerine imkan sağlanacak. Bu uygulama da, yeni YÖK'ün ülkemizin akademik ve bilim hayatı için hizmete sunduğu YÖK Akademik ve YÖK Program Atlası gibi veri tabanlı bir projedir ve yine bir ilktir. Bu portal, başlangıç olarak her ne kadar savaş ve iç karışıklıkların yaşandığı ülkelerinden ülkemize gelmek isteyen akademisyen ve araştırmacılar için kurgulanmış olsa da, çok yakın zaman içerisinde yurt dışından ülkemize gelmek isteyen bütün yabancı akademisyen ve araştırmacılara da yönelik olacaktır” diyerek açıklamalarını noktaladı.

Program, Doç. Dr. Yalçın Çetinkaya’nın, 'Hermes'ten Itri'ye Kainatın Dili: Musiki" konulu söyleşisi ile devam etti.