Uzmanlar faiz kararını yorumladı

Sözcü Gazetesi yazarı Murat Muratoğlu Merkez Bankası'nın 3 yıl sonra faiz artarma kararını 'enteresan' olarak yorumlarken önlemin çok işe yaramayacağını ekonomiye yansıyan temel problemlerin OHAL, Suriye, Irak, AB ile ilişkiler olduğunu belirtti.

İşte Muratoğlu'nun açıklamaları: Beklentilerden çok işe yarar mı diye bakmak lazım. Sonuçta piyasalar işe yarar bir adımın atılmayacağını bekliyordu, nitekim bu hamle de piyasaların beklentisinden farklı gelse de genel trend doğrultusunda işe yarayacak bir adım değil...

[special_article_template title="Merkez Bankasının kredibilitesi açısından olumlu olsa da gidecek daha çok yol var. " desc="" who="Murat Muratoğlu Sözcü Gazetesi Yazarı"]

Kimseyi fazla şaşırtıp görüşünü değiştirecek kuvvette olmadığını da söyleyeyim. Yine de Cumhurbaşkanının demeçlerinden sonra bu adımın atılabilmesi enteresan. Merkez Bankasının kredibilitesi açısından olumlu olsa da gidecek daha çok yol var. Nitekim mevcut sorunlarımızın para politikası ile çözülmesi mümkün görünmüyor. İmkanlar dahilinde bir şeyler yapmaya çalıştı ama Merkez Bankası'nın yapabilecekleri belli... Bizim sorunumuz esas olarak OHAL, Suriye, Irak, AB ile ilişkiler, Başkanlık gibi daha temel konular. Bunlarda bir gelişme olmadan hiç bir parasal önlem işe yaramaz.

'TL'YE SAHİP ÇIKTI'

Işık FX Başanalisti Gizmen Nalbantlı Merkez Bankası'nın aldığı kararı 'radikal' bir adım olarak adımladı.

İşte Nalbantlı'nın açıklamaları: Merkez Bankası bugün radikal bir kararla politika faizinde 50, gecelik repo faizinde ise 25 baz puan artırım yaptı. Merkez Bankası kurdaki yükselişin enflasyon ve ekonomi üzerindeki etkilerini sınırlamak için bu kararı aldığı metinden anlaşılıyor. Zorunlu karşılık oranlarında tüm vade dilimlerinde 50 baz puan indirim yapılarak finansal sisteme 1.5 milyar dolar likidite sağladı. TCMB bir taraftan sıkılaştırma yaparken diğer taraftan da piyasaya likidite sağlayarak bütün enstrümanları kullanarak TL sahip çıktığını gösterdi.

[special_article_template title="İçerideki siyasi ve jeopolitik gelişmeler devam ettiği sürece TL üzerindeki baskının devam edebileceğini düşünüyorum. " desc="" who="IŞIK FX Başanalisti Gizmen Nalbantlı"]

Son dönemde artan volatilite sonrası alınan bu karar kısa vadede TL varlıklara pozitif yansıyabilir. Ancak büyük resme baktığımızda dünyada güçlenen bir dolar olduğunu gözden kaçırmamalıyız. FED’in Aralık ayı sonrası önümüzdeki yıl yapacağı faiz artış hızı, doların değer kazanmaya devam etmesi anlamına geliyor. Ayrıca içerideki sorunlar devam ediyor. Karar sonrası Avrupa Parlamentosunun Türkiye ile ilgili müzakereleri geçici olarak durdurduğu haberi geldi. İçerideki siyasi ve jeopolitik gelişmeler devam ettiği sürece TL üzerindeki baskının devam edebileceğini düşünüyorum. Kurda 3.35 desteğinin üzerinde kaldığımız sürece yukarı istek devam edebilir.

MERKEZ PROAKTİVİTESİNİ GÖSTERDİ

Kapital FX Araştırma Uzmanı Enver Erkan ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eleştirilerine karşı Merkez'in faiz artırımına gitmesine vurgu yaptı.

Erkan şu açıklamalarda bulundu:

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 24 Kasım PPK toplantısında politika faizi olarak adlandırılan 1 haftalık repo faizini 50 baz puan artırarak %8,00 seviyesine getirirken, bir diğer sürprizi de gecelik borç verme faizinde yaptı. Mart 2016’dan beri toplamda 250 baz puan indirmiş olduğu gecelik borç verme faizini 25 baz puan artırdı ve %8,50 seviyesine getirdi. Gecelik borçlanma faizinde ise bir değişiklik oldu.

[special_article_template title="Özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve ekonomi yönetiminin itirazlarına rağmen bu hamlenin yapılmış olması çok önemli." desc="" who="Kapital FX Araştırma Uzmanı Enver Erkan"]

Tabii, beklentilerin üzerinde bir faiz artışı olması itibariyle yakın dönemde TRY’deki negatif ayrışmanın da önüne geçebilecek bir adım olarak değerlendiriyoruz. TCMB, para politikası aksiyonlarında son derece proaktif davrandı ve bir anlamda güven tazelemiş oldu. Özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve ekonomi yönetiminin itirazlarına rağmen bu hamlenin yapılmış olması çok önemli. En azından Merkez Bankası’ndan para politikası proaktivitesinin gelebileceğini görmüş olduk.