Silivri zindanlarından çıkan ve şimdi gittiği her yerde büyük ilgi gören, kitap imza günleri izdihama neden olan Başbuğ’u, önceki günkü Eskişehir gezisinde 5 General birden karşıladı.

Muharip Hava Kuvvet ve Hava Füze Savunma Komutanı Korgeneral Mehmet Şanver, 1’inci Hava İkmal Bakım Merkezi Komutanı Tümgeneral Mehmet Özlü, Muharip Hava Kuvvet ve Hava Füze Savunma Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Murat Semiz, Hava Savunma Komutanlığı Kurmay Başkanı Tuğgeneral Ahmet Biçer ve Hava Kontrol Grup Komutanı Tuğgeneral İmdat Bahri Biber, Başbuğ’a gün boyu eşlik etti.

"BÜYÜK HAİNLİK YAPILDI"

Eskişehir’de vatandaşlardan büyük ilgi gören, Balmumu Sergisinde kendi heykelini de inceleyen Başbuğ, dün de Ankara’da bir konferansta konuştu ve TSK’ya yönelik kumpaslara işaret ederek, “Maalesef geçtiğimiz dönemde TSK’ya darbe vuruldu. TSK’ya hiçbir ülkede olmadığı kadar büyük bir hainlik yapıldı” dedi.

ILKER BASBUG
Başbuğ Türkiye Barolar Birliği’nde, ‘Dış Politikamız, Ermeni İddiaları ve Gerçekler’ konulu bir konferans verdi. Cumhuriyet tarihinin en zor ve en sıkışık dönemini yaşadıklarını belirten Başbuğ, “Ancak olumsuzluklar bizi karamsarlığa sürüklememeli. Bu millet yine üstesinden gelebilir. Tek şart, bütünlüğümüzün sağlanmasıdır. ” dedi.

ANDIMIZI KALDIRANLAR

Geçtiğimiz günlerde Üsküp’teki Tefeyyüz Okulu’nu ziyaret ettiğini hatırlatan Başbuğ, “Burası bir Türk okulu. Öyle bir okul ki, çocuklar pırıl pırıl. Derse girmeden toplanıp, milli andımızı okudular. Bizde de okutulan, ama maalesef kaldırılan andımızı öyle güzel okudular ki, çok duygulandım. Bunu kaldıranlar, ABD’de benzer söylemin olduğunu bilmiyor mu? Zaten milli kelimesine karşı bir sıkıntı var. Birileri bunu duyunca rahatsızlık duymaya başladı. Bağımsız bir devletseniz tabii ki milli olacaksınız” diye konuştu ve şunları söyledi:  “Dış politika milli olur, ama biz bu kavramın içini mi boşalttık, önemsemiyor muyuz diye sorguluyorum. Bu milletin adı da Türk Milleti’dir. Bu, öyle kolayca değiştirilecek bir şey değildir. Suriye politikasında doğru soru, milli menfaatlerimizin ne olması gerektiğidir. Suriye’nin toprak ve siyasi bütünlüğünün muhafaza edilmesi en önemli noktadır. Çünkü aynı senaryoyu Irak’ta yaşadık. Şu anda Suriye’nin bütünlüğü tehdit altındadır. Maalesef Türkiye ÖSO’nun yanında yer aldı. Bunun yanlışlığını siyasi iktidardaki yetkililer de söylemeye başladı. Esad gider, kalır bu bizim sorunumuz değil. Buna karar verecek olan Suriye halkıdır. Suriye konusunda İran ve Rusya ile birlikte hareket etmemiz gerekiyor. Türkiye Suriye’de etkin olmak istiyorsa, Rusya’yla ilişkilerini normalleştirmek zorunda. Merkezi hükümetle de ilişkileri düzeltmek, diplomatik kanalları açmak zorunda”

PERİNÇEK’E DESTEK

"Tehcir neden uygulandı, bunun iyi anlamamız lazım. İşin temelinde 1878’de Bulgaristan’ın bağımsızlığı vardır. Nasıl bağımsız oldu? Dış güçler destekledi. Ermenistan’ın aldığı model buydu. İlişkilerin düzeltilmesi konusunda ilk adımı Ermenistan atmalı. Türkiye’nin atacağı hiçbir adım yoktur, olmamalıdır. Ermeni konusunu yabancılar yazmasa bilemezdik. Bu da çok acı bir nokta. Şimdi Almanya, soykırımı tanıma girişiminde bulunuyor. Bu konuda bir Türk devlet yetkilisinden bir söz duyduk mu? Bu ne sessizlik? Almanya’daki sivil toplum örgütleri, Vatan Partisi, ki bu konuda Doğu Perinçek’in tavrını desteklememiz lazım, bunlardan başka bir hareket oldu mu? Bu önemsiz bir konu değil. Geçerse, ertesi gün Büyükelçimizi Ankara’ya çağırarak mı cevap vereceğiz?”