CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, Meclis Genel Kurulu ve Anayasaya Komisyonu'nda yaşanan kavgalara ilişkin iktidar partisini suçlayarak "AKP bu şiddete meraklı milletvekillerini psikiyatriste götürsün, tedavi uygulasınlar. Sürü psikolojisi halinde suç makinesine dönüşüyorlar. Kadın milletvekillerine dahi hoyratça saldırarak döverek tartaklayarak baskı oluşturma çalışıyorlar. Meclis'teki bu çatışmanın daha başka boyutlar kazanabileceğini düşünüyorum Türkiye'yi farklı bir sürece götüreceğini düşünüyorum" dedi.

"SORUMLUSU AKP'DİR"

CHP Grup Başkanvekili Gök, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında Meclis Genel Kurulu'nda ve Anayasa Komisyonu'nda yaşanan kavgalara ilişkin açıklamalarda bulundu. Yaşanan kavgaların Türkiye için dehşet verici olduğunu söyleyen Gök, iktidar partisinin sayısal çoğunluğuna güvenip kaba kuvveti Meclis'te egemen kılmaya çalıştığını savunarak "Bu anlayışla Türkiye'yi yönetme arayışı iç çatışma eşiğine getirmektedir. Her şeyin konuşulacağı parlamentoda kürsü dokunulmazlığı yerini AKP'lileri kaba kuvvetiyle zorla kürsüden indirilen milletvekillerine terk etmiştir. AKP rahatsız olduğu her konuda saldırmakta şiddeti teşvik etmektedir. Böle bir ortamda TBMM'de sağlıklı yasama faaliyetlerinin yürütülmesine dönük hiçbir ortam kalmamıştır. Tam anlamıyla her türlü insani duygulardan arındırılmış bir şiddeti uygulayan yöntemlerle meclisimizi çalıştırmaz hale getirmiştir. Hükümet bir yandan AB ile müzakere süreciyle önemli gördüğü yasaları çıkarmak istediğini ifade ediyor ama önceki gün genel kurulda yaşanan hadiselerle yasama faaliyeti kesintiye uğradı. Meclis çalışamaz hale gelince bütün çalışmalar ertelendi. Ne hakla. Bu kadar zamanımızı AKP'nin şiddete meraklı milletvekillerinin yarattığı terör ortamından Meclisimizi çalışma faaliyetlerinin etkilenmesine nasıl izin verebilirsiniz? Bir de muhalefet çalışmalarımızı engelliyor diyor. Çalışmaları engelleyen AKP'nin kendisidir. Meclis Çarşamba'dan itibaren Pazartesi'ye kadar kapanmışsa sorumlusu AKP'dir" diye konuştu.

"AKP'LİLER DOKUNMAKTAN NE ANLADIKLARINI ORTAYA KOYMUŞLARDIR"

Levent Gök, dokunulmazlıkların görüşüldüğü Anayasa Komisyonu'nda yaşanan kavgaların sebebi olarak AK Parti'yi gösterdi. Gök, şöyle konuştu: "AKP'liler mecliste dokunulmazlık tartışmalarının yaşandığı komisyonda dokunmaktan ne anladıklarını ortaya koymuşlardır. Filli dokunmak ve saldırıdan anladıklarını ortaya koymuşlardır. Meclis'te kadın milletvekillerine saldırılıyor. Kadınlara hoyratça ağır saldırılar yapılıyor. Kim veriyor size bu cüreti. Eşkıya meclise hükümdar olmaya çalışıyor. AKP bu şiddet uygulayan milletvekilleriyle hesaplaşmalıdır. Kürsüde söz söyleyen milletvekilimize uzaklaştırma cezası veren AKP Meclis Başkanvekilleri şiddet uygulayanlar karşısında niçin sessiz kalıyor. Kürsü dokunulmazlığı diyoruz. Kürsüde en aykırı sözleri bile söylenebiliyor. Mecliste konuşulanlara tahammül gösterilecektir. Ağır eleştiriler varsa cevabı sözlü olarak verilecektir. Meclis böyle çalışır. O kürsü niçin konulmuştur oraya. AKP buna bile tahammül edemiyor. Ve özellikle insanlıktan çıkarak kendi sınırlarının ötesinde kürsüyü işgal ederek yaka paça oradan konuşmacıları indirerek ve muhalefet sıralarını işgal ederek AKP'li vekilleri pek çoğu şiddetin bir parçası oluyor. Böyle bir tablo kabul edilebilir mi. Meclisin Pazartesi'ye kadar kapanış gerekçesi budur. TBMM tarihinin en çatışmalı dönemine girmiştir. Bundan sonra çok daha üzücü olayların olacağına dair endişelerimi paylaşmak istiyorum. AKP bu şiddete meraklı vekilleri psikiyatriste götürsünler tedavi uygulasınlar. Sürü psikolojisi halinde suç makinesine dönüşüyorlar. Kadın milletvekillerine dahi hoyratça saldırarak döverek tartaklayarak baskı oluşturma çalışıyorlar. Sindirmeye çalışıyor. Çatışma çatıma doğurur"

"İKTİDAR PARTİSİ KARŞISINDA MUHALEFETİN CAN GÜVENLİĞİ KALMAMIŞTIR"

Dokunulmazlık teklifinin görüşüleceği salonun dar olmasını eleştiren Levent Gök, şöyle devam etti: "Böyle bir tablo içinde dün önemli anayasa teklifi görüşülecekti. Siz niçin o dar salonda toplantıyı yapıyorsunuz? Çok daha müsait salonlarımız var. Ama fikir sağlıklı bir tartışma ortamı olmasın ve bu şekilde şiddetin egemen olacağı bir tartışmaya zemin hazırlayacak tartışma yapmaktan ibaret akıl yürütüyorlar. Bu tehlikeli bir durumdur. Böyle bir tabloyu gazi meclis hak etmiyor. AKP'li vekillerin şiddetini Türkiye hak etmiyor. Şiddet artık AKP'nin çalışma yöntemi oldu. Şiddetin egemen olduğu eşkıya mantığıyla bir Türkiye haline getirmeye çalışıyorlar. AKP'nin yöneticilerini uyarıyoruz. Şiddet gösteren milletvekilleri hakkında derhal işlem başlatmalılar. Meclis Başkanlığı derhal işlem başlatmalıdır. AKP'nin şiddet karşısında duyarsız kalması başka olayları da tetikler. AKP TBMM'yi şiddet sarmalına dönüşmüştür. Bir diktacı anlayışı, meclise dayatmaya kalkışıyor. Bunun karşısındayız. Biz sözlerimizle konuşuyoruz ve kendimizi şiddete karşı müdafaa ediyoruz. Bu vahim tablonun TBMM'nin gündeminden derhal çıkarılması gerekir. Endişelerimiz var. Bu tablo bu şekilde sürdüğünde meclisteki bu çatışmanın daha başka boyutlar kazanabileceğini düşünüyorum. Türkiye'yi farklı bir sürece götüreceğini düşünüyorum. Meclisi bu şekilde çalıştırmak mümkün değildir. Can ve mal güvenliğimizin bir numaralı tehdit altına gelmiştir. Mecliste muhalefetin can güvenliği yoktur. Can güvenliğini sağlayacak iktidar partisi genel kurul ve komisyonlarda muhalefetin tehdidi haline gelmişlerdir"

"MECLİS BAŞKANI'NIN AÇIKLAMASI CUMHURBAŞKANI'NIN DÜŞÜNCESİNİ YANSITIYOR"

Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın Cumhurbaşkanlığı'na vekalet ettiği dönemde laiklik açıklamasını bilinçli bir şekilde yaptığını ileri süren Levent Gök, şöyle devam etti: "Böyle bir tabloda Meclis Başkanı ortada yok. Meclis Başkanının kafası mecliste değil. Meclis Başkanından şu saate kadar bir şiddetle ilgili durum değerlendirmesini daha duymadık. N duyduk peki? Türkiye'yi sabote etmiştir Meclis Başkanı 'laiklik anayasada yer almamalıdır' demek suretiyle Türkiye içine nifak sokmuştur. Suç işlemiştir. Şerefi ve namusu üzerine ettiği yemini çiğneyerek namus ve şeref kavramından ne anladığını ortaya koymuştur. Söylediği sözlerle koruması ve bunu denetlemesi söz konusu olan bir ortamda anayasayı çiğneyerek meclis başkanlığı görevini ihlal etmiştir. Meclis Başkanı daha sonra çark etmeye çalışmıştır ama hatalı cümleleri vardır onda da. Önce baklayı ağzından çıkarmış sonra baklayı ağzına almıştır. Baklayı ağzında geveleyip duruyor. Laiklikle ilgili o düşüncesini dolaştırıyor. O bakla yarın çıkabilir tekrar. Meclis Başkanı bu üslubuyla düşünce yapısıyla meclis başkanlığında artık yok hükmündedir. Meşruiyetini kaybetmiştir. BU meclis başkanı artık bizlerden böyle bir uygulama görecektir. Cumhurbaşkanlığına vekalet ettiği dönemde söylemiştir bu sözleri. Cumhurbaşkanı , kendisine vekalet eden Meclis Başkanını şahsi görüşüdür diyerek işin içinden sıyrılamaz. Vekalet kötüye kullanıldı mı kullanılmadı mı? Meclis Başkanı sizin adınıza da konuşmuştur. Sahibinin sesi olmuştur Meclis Başkanı. Bu açıklama Cumhurbaşkanını düşüncesini de yansıtan bir açıklama. Böyle bir tabloda BU meclis başkanıyla bu parlamentonun çalışma koşulları kalmamıştır. Bu meclis başkanını yok hükmünde sayıyoruz. Anayasayı çiğniyor ettiği yemini çiğniyor AKP çoğunluğunu şiddet uyguluyor. Bunlardan asla yılmayacağız. Neler yapılmak istendiğini biliyoruz. AKP'yi meclis başkanını böyle düşüncelere sesleniyorum, herkes haddini bilecekti. TC'nin kuruluş felsefesiyle kimsenin oynamasına izin vermeyeceğiz. Şiddetin her türlüsünü Meclis'te reddediyoruz. Kim olmuşsa parçası reddediyoruz. Meclis'te fikirle konuşacaktır. Fikirler çarpışacaktır. Şiddet eğilimi içinde olan her türlü davranışı kınadığımızı belirtiyorum"

 

 

 

DHA