12 Temmuz'da yapılan rektörlük seçimlerinde yüksek bir oy oranıyla seçilen Boğaziçi Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu'nun yerine rektörlük seçimlerine bile girmemiş olan Prof. Dr. Mehmed Özkan atandı. Peki Mehmed Özkan kimdir?


MEHMED ÖZKAN KİMDİR?


1986 yılında Boğaziçi Üniversitesi, Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümünden mezun oldu. Yüksek lisans ve doktora çalışmalarına ABD’de Vanderbilt Üniversitesi Elektrik Mühendisliği programı kapsamında, robotik cerrahi ve akıllı robotlar alanlarında devam ederek 1988’de master ve 1991’de doktora derecelerini aldı. Lisansüstü çalışmaları boyunca Vanderbilt Üniversitesinde araştırma görevlisi, “Intelligent Robotics” laboratuvar yöneticisi olarak ABD, Japon endüstriyel projelerinde ve NIH destekli projelerde görev aldı. Doktora döneminde Vanderbilt Üniversitesi, Nörocerrahi Kliniğinde de görev alarak cerrahi robot Ar-Ge çalışmalarından sorumlu araştırmacı olarak çalıştı. 1992 yılında doktora sonrası araştırmaları için Japonya’nın Tokyo şehrinde özel bir kuruluşta devam eden Prof. Özkan Robotlarda kas benzeri nümatik eyleyicilerin kullanımı üzerine odaklandı.

1995’de Boğaziçi Üniversitesi, Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsüne dönen Prof. Özkan, 1995 – 2016 yılları arasında bu Enstitünün Müdür Yardımcılığını yaptı. 2012 – 2016 Yılları arasında Rektör Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlunun Rektör Danışmanlığını, Ağustos 2016’dan bu yana da Araştırmadan sorumlu Rektör Yardımcılığını yürütmekteydi.
Halen Antropomorfik Protez El geliştirilmesi üzerinde disiplinlerarası bir çalışma yürütmektedir.

Ayrıca Prof. Özkan, AKP Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Emine Nur Günay’ın da kardeşi.


ATAMANIN ARDINDAN GÜLAY BARBAROSOĞLU AKADEMİK HAYATINI SONLANDIRDI


Üniversiteye veda ettiğini ve akademik hayatını noktaladığını belirten Barbarosoğlu mesajında şu ifadelere yer verdi: “5 Ağustos 2012 tarihinden itibaren büyük gurur, mutluluk ve heyecanla sürdürdüğüm rektörlük görevimin sonuna gelmiş bulunuyorum. Ülkemizde olduğu kadar uluslararası alanda da birçok başarıya imza atan, özgürlükçü, çoğulcu ve katılımcı bir anlayışla üniversitemizi akademik ve bilimsel alanda daha da yukarılara taşıyan, birlikte görev yaptığım tüm arkadaşlarıma, destek veren tüm öğretim üyelerimize, çalışanlarımıza ve öğrencilerimize çok teşekkür ediyorum.