Duruşmada, bir tanığın 'makas attı' demesi üzerine Çetin'in 'Makas nedir bilmiyorum'  yanıtı hakimi sinirlendirdi. Hakim ' İstanbul'da yaşıyorsun, makas atmak ne demek bilmiyoruz' diyerek trafikte makas atma deyiminin ne anlama geldiğini açıkladı.

Beşiktaş'ta trafik kazasında polis memuru İsmet Fatih Alagöz'ün şehit olmasına, polis memuru Emre Tetik'in ise yaralanmasına neden olduğu gerekçesiyle 22.5 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan ünlü yönetmen Sinan Çetin'in oğlu Rüzgar Çetin'in tahliye talebi reddedildi. Mahkeme, kaçma şüphesinin bulunması ve adli kontrol hükümlerinin tutuklamadan beklenen faydayı sağlamaya yeterli olmayacağı gerekçesiyle Rüzgar Çetin'in tahliye talebini kabul etmedi.

Ağlamaklı şekilde konuşan Rüzgar Çetin, "Çok üzgünüm. Kazadan beri her gün aynı rüyayı görüyorum. Her sabah aynı acıyla uyanıyorum. Rüyamda İsmet Bey, ailesine kavuşuyor. Geçmişi değiştirmem mümkün değil. Tek isteğim ailesinin beni affetmesi. Başka bir şey elimden gelmiyor" dedi.

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Rüzgar Çetin ile ölen İsmet Fatih Alagöz'ün eşi Özlem Alagöz şikayetçi olarak katıldı. Mağdur Emre Tetik ise duruşmaya gelmedi. Şikayetçi Özlem Alagöz, eşinin çerçeveli bir fotoğrafını tutarak sanık Rüzgar Çetin'i izledi.



"HER SABAH AYNI ACIYLA UYANIYORUM"

Kimlik sorgusunda 5 bin lira aylık geliri olduğunu söyleyen Rüzgar Çetin, "Sabıka kaydım yok ama mahkemeye çıktığım olaylar var" dedi. İddianameyi okuduğunu belirten Çetin ifadesine, "Çok üzgünüm. Kazadan beri her gün aynı rüyayı görüyorum. Her sabah aynı acıyla uyanıyorum. Rüyamda İsmet Bey, ailesine kavuşuyor. Geçmişi değiştirmem mümkün değil. Tek isteğim ailesinin beni affetmesi" diyerek başladı.

"ARACIM KAYDI, KONTROLDEN ÇIKTIM"

Olay günü teyzesi ve annesiyle yemek yediğini anlatan Çetin, "Yemek sonrası arkadaşlarımla buluşmak üzere başka bir mekana geçtim. Arkadaşlarıma eşlik etmek için bir kadeh içtim. İkinci kadehi bitirmedim, araç kullanacağım için. Daha sonra çıktım, önce benzin aldım. Sonra Ortaköy'e girdim. Orası üç şeritli bir yoldur. En sağ şeritte seyrediyordum. Normal şehir hızında kullanıyordum. Diğer araçlar da ağır ilerliyorlardı. Orta şeride geçmek istedim. Geçer geçmez bu kaza yaşandı. Aracım kaydı. Kontrolden çıktım. Sol şeritteki polis aracına çarptım. Şehir hızındaydım. Kazadan sonra sol kapı açılmadı. Sağ taraftan indim. Yapabileceğim bir şey yoktu. Polislerin ve ambulansın gelmesini bekledim" diye konuştu.

"ALKOLÜN TESİRİ ALTINDA DEĞİLDİM"

Mahkeme Başkanı'nın aracın niye kaydığını sorması üzerine Çetin, "Yağmurlu bir gün değildi ama çevre ıslaktı" dedi. Çetin, "Cezaevinde anladım ki bir insan için en acı şey sevdiklerinden ayrı kalmakmış. Bir insanın sevdiklerinden ayır kalmasına sebep olduğum için çok üzgünüm" dedi. Çetin, Mahkeme Başkanı'nın "Alkol testine müsaade etmemişsin" şeklindeki sorusuna ise "Doğrudur. hastaneye gitmek istemiştim. O yüzden üflemedim" diye cevap verdi. Başkanın rapordaki alkol miktarını hatırlatması üzerine ise Çetin, "Bence rapordaki sonuç yüksek. Yasal sınırın üzerine çıktığımı sanmıyorum. Alkolün tesiri altında değildim" dedi. Başkanın, bilirkişi raporuna göre asli kusurlu olduğunu da söylemesi üzerine Rüzgar Çetin, "Ben kaza esnasında hızlı değildim" dedi.

"ÖRNEK DAVA OLMASI İÇİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIM"

Mahkeme Başkanı, şikayetçi Özlem Alagöz'e başsağlığı diledikten sonra diyeceklerini sordu. Özlem Alagöz eşinin ını tutarak ayağa kalktı. Alagöz, "Şikayetçiyim. Davanın adaletli ve örnek bir dava olması için takipçisi olacağım. Peşini bırakmayacağım. Önce Türk adaletine, sonra Allah'a sığınıyorum. 'Sevdiklerimden ayrı kalmak nedir öğrendim' dedi, ama öğrenemedi. Eşim toprağa girdi. Üç aydır büyük acılar yaşıyoruz. İki çocuğum, biri 3, diğeri 5 yaşında. Her gün babalarını soruyorlar. Ve biz her gün ağlıyoruz. Her gün aynı acıyı yaşıyoruz. Bizi ömür boyu sevdiğimizden ayırmış oldu" diye konuştu. 


"İSTANBUL'DA YAŞIYORSUN, MAKAS ATMAYI BİLMİYORSUN"

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, mağdur polis Emre Tetik'in avukatı, müvekkilinin halen tedavisinin devam ettiğini, ailesiyle birlikte Tokat'ta yaşayan müvekkilinin talimat yoluyla ifadesinin alınmasını talep ettiğini ve şikayetçi olduklarını belirtti.
Daha sonra ise tanıkların dinlenmesine geçildi. Tanık taksici Erdal Oğuz, olay günü Bebek'ten Beşiktaş'a doğru ilerlediğini anlatarak, "Bu sırada yanımdan Porsche marka bir araç geçti. Daha önce hiç görmediğim için dikkatimi çekmişti. Makas atarak ilerliyordu. Yaklaşık 10 dakika sonra kaza yerinde gördüğüm araç da aynı araçtı" dedi.
Bu ifade üzerine Mahkeme Başkanı, sanık Rüzgar Çetin'e, tanığın "Makas atıyordu" sözünü hatırlattı. Çetin ise "Makas ne demek bilmiyorum" cevabını verdi. Mahkeme Başkanı da, "İstanbul'da yaşıyorsun, makas ne demek bilmiyorsun" diyerek, "trafikte makas atma" deyiminin tanımını yaptı.

SANIK AVUKATI: KEMER TAKILI OLSAYDI BU ÖLÜM OLMAYABİLİRDİ

Sanık avukatı Mehmet Uysal ise sanığın kazayı bilinçli taksirle işlemediğini iddia ederek, hayatını kaybeden polis memurunun emniyet kemerinin takılı olmadığını, takılı olması durumunda bu ölümün yaşanmayacağını söyledi. Avukat Uysal ayrıca, Çetin ailesinin polis ailesiyle helalleşmek istediğini, ancak henüz buna cesaret edemediklerini belirterek, "Ancak Çetin ailesi polis ailesinin acısını paylaşmak istiyor" dedi. Avukat Uysal, Rüzgar Çetin'in tahliyesini talep etti.