Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul, tamamlayıcı tıp alanında dünya çapında bir doktorumuz. Yıllardır yazdığı kitaplarla beden ve ruhsal sağlımıza katkıda bulunuyor. Son kitabı ise oldukça ilginç bir isim taşıyor: “DUYGUSAL BEYİN: BAĞIRSAK”.

26

Serotonin denilen mutluluk hormonlarımızın yüzde seksen beşi bağırsaklarda üretiliyor. Sınav zamanları karnımızın ağrıması, konuşma yapacağı sırada ishal olan şirket yöneticileri, yeni başlangıçlarda kabız olanlar, aşık olunca karnında kelebeklerin uçuştuğunu hissedenler bağırsak duygulanımlara birkaç çarpıcı örnek... Eğer bağırsaklarımız düzgün çalışırsa mutlu oluruz, çalışmazsa mutsuz.
Prof. Dr. Nazlıkul’un kitabı, herkesin anlayabileceği bir dille yazılmış, belki de bağırsak konusunda en kapsamlı kitap. Hem bağırsakların işlevini anlatıyor, hem de rahatsızlıklarını... Kitabın amacı sağlıklı bir bağırsağa daha doğrusu sağlıklı bir sindirim sistemine sahip olmak için nasıl beslenmemiz, neler yapmamız gerektiğini öğretmek.
Şişli Fulya, son zamanlarda İstanbul’un sağlık merkezi oldu. Seçkin doktorların çoğu orada. Ben diyeyim dört yüz, siz deyin beş yüz tane doktor muayenehanesi var. Bildiğiniz gibi bendenizin de muayenehanesi orada.

27

Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul ile Fulya Vital Plaza’nın en üst katında VİANDO Restoran’da bir öğle yemeği için buluşuyoruz. Eh, doktorlar vadisinde olunca müşterilerin çoğu da doktor... Ben ilk defa geliyorum ama etraf tanıdık meslektaşlarla dolu. Hastalar, muayenehanelere gelmek yerine buraya gelseler bu kadar doktor içinde daha çabuk iyi olurlar.

Etler masamızda pişti

Viando, Esperanto dilinde “et” demekmiş. Şimdi Esperanto ne diyeceksiniz? 1887 yılında bir göz doktoru, herkesin konuşabileceği basit bir dil oluşturmuş, böylece dünyada tek bir dil olsun, herkes birbiriyle anlaşabilsin istiyormuş. Başta büyük bir ilgi uyandırsa da sonradan terk edilmiş.

29

Prof. Dr. Nazlıkul, Almanya’da sıcak mermerler üzerinde pişen ve birlikte afiyetle yediğimiz etleri hatırlatmak için yanımızda pişecek bir et söylüyor. Lokantanın Şefi Ahmet İleri, yanımızda bir mermer üzerinde tereyağı ile ince bonfileleri pişiriyor, sonra ortaya koyuyor, yanında çeşitli sebzeler var. Bir de avokadolu salata söylüyor. Anlaşılan oldukça sağlıklı besleneceğiz bu öğle yemeğinde... Ha, içecekleri unuttum, naneli ayran içeceğiz. Nazlıkul’un yanında sağlıksız yemekler yemek mümkün mü?
Etler, lokum gibi, ağızda dağılıyor. Biz yine Dr. Hüseyin ile bağırsak üzerine konuşuyoruz. Bağırsakların kapladığı alan kocaman bir villa alanı gibi 400-600 metrekare civarı. Çok önemli bir organımız, duygularımızı yönetiyor. Aslında kalbimize atfettiğimiz birçok duygulanım bağırsaklarımızdan kaynaklanıyor. O yemekte sormayı unuttum ama kitabı iyice okuyup araştıracağım, acaba bağırsaklarımızla mı aşık oluyoruz?

28

Keyifli bir yemek sonrası hastalarımıza dönüyoruz, hesabı Hüseyin Bey ödediği için ne kadar tuttuğunu bilmiyorum. Ancak çaktırmadan gözlüyorum, cebinden bir yüz lira çıkıyor, yirmi otuz lira civarı cebine geri koyuyor.

Hem Nazlıkul ile sohbetimiz çok hoşuma gidiyor, hem de Viando. Sık sık gelirim artık... Doktor arkadaşların çoğu orada, hem muhabbet ederiz hem de memleketi her gün yeniden kurtarırız.