O 2015 başında dolar 2.32 TL idi; yıl sonunda 2.91 oldu. Yani doların fiyatı 2015’de yüzde 25 arttı. 2016’da ise Eylül sonuna kadar dolar fiyatı (15 Temmuz belasına rağmen) pek artmadı. 2016 Eylül ayı sonunda ancak 3 TL olmuştu. Yani 9 ayda sadece yüzde 3 artmıştı. Ancak, Ekim’den beri TL’de önemli bir değer kaybı oluştu ve sürüyor. Nitekim geçen hafta dolar 3.60 TL’ye kadar fırladı. Sonra 3.35’e kadar geriledi. Hemen arkasından tekrar çıktı. Sular henüz durulmadı. Bu çıkış, kısa vadede kötü, uzun vadede iyidir. Çünkü Türk ekonomisinin “iç taleple değil dış taleple” büyüme modeline geçmesi için döviz fiyatlarının yükselmesi ve öyle kalması şarttır. Yapısal reform veya dönüşümün, can sıkan bir numaralı maddesi budur.

DÖVİZ FİYATLARI NEYE GÖRE DEĞİŞİR

Bir para biriminin mesela TL’nin, diğer para birimlerine göre fiyatı neye göre oluşur veya değişir? Niçin çapraz kurlar, en güçlü paralar arasında bile sabit kalmaz? Bu değişimin iki ana sebebi vardır.
1- Cari işlemler farkları. Yani cari açık veya fazlalar. Kurların değişmesi, cari işlemler dengesini sağlamaya yarayan otomatik bir düzeltmedir. Bu da iyidir; çünkü serbest piyasa ekonomisinin işlediğini gösterir. Hem serbest piyasa ekonomisinin faziletine inanmak hem de “kurlar dalgalanmasın” demek tutarlı değildir.
2- Sermaye hareketleri. Yani sermayeden (paradan) para kazanmak isteyenlerin yaptıkları al-sat işlemleri veya kendilerini güvenceye almak isteyen zengin kişi veya firmaların hatta devletlerin uzun vadeli ve hatta kalıcı servet transferleri.

ENFLASYON VE DEVALÜASYON

Günümüzde Türkiye gibi “kırılgan” ülkelerde döviz fiyatlarını hoplatan ve gelişmiş ülkelerde de çapraz kurları oynatan temel sebep budur. Paradan para kazanmak için düstur şudur: Elindeki para birimini “fiyatı çıkınca sat-düşünce al” veya “daha da çıkacağını düşünüyorsan çıkarken al, sonra satarsın veya daha da düşeceğini düşünüyorsan düşerken sat, sonra alırsın.” Bu işlemlerden günde 5 trilyon dolarlık yapılıyor. Bu bir kumardır. Kafası işleyen ama daha önemlisi midesi sağlam olan kazanır.
Türkiye’de dolar daha doğrusu döviz fiyatının “sürekli artışının” sebebi, cari işlemler açığıdır. Bu dip dalgadır. Kısa vadeli aşırı iniş-çıkışların sebebi ise “sınır aşan” sermaye hareketleridir. Bunun etkisini, yurt içinde birbirimize döviz satarak, temelli ortadan kaldıramayız. Çünkü bu döviz bozdurmalar, ne ülkenin döviz varlıklarını artırır ne de dış borcu azaltır. Sadece sahip değişir. Döviz bozdurmak vatanseverlik ise şu sıralarda satılan dövizleri almak vatan sevmezlik mi? Cari açıktan kaynaklanan dip dalga, ülkeler arasındaki enflasyon farklarını ortadan kaldırır. Amerika’da 2015 yılında enflasyon yüzde 0.7 iken Türkiye’de yüzde 8.81 olmuştu. Yani iki ülke arasında yaklaşık yüzde 8 bir enflasyon farkı oluşmuştu. Sebep sırf bu olsaydı, 2015’de doların fiyatı yüzde 8 artacaktı. Ama doların fiyatı yüzde 25, yani enflasyon farkından yüzde 16 fazla arttı. Bu aşırı yükselişin bir sebebi, doların Euro karşısında yüzde 11 değerlenmesiydi. Bu yıl da benzeri bir oluşum var.
Son söz: Dolar çıktı diye yerinme, düştü diye sevinme.