“İyi ki bu paşalarla savaşa filan girmemişiz” diyordu, birileri...
Balyoz Davası devam eder, generaller, amiraller, eski ordu ve kuvvet komutanları bir kalemde cezaevlerine atılırken ne diyorlardı?..
“Türkiye bağırsaklarını temizliyor”
İktidar cephesi çok mutluydu, yalaka medya sevinçten hop hop hopluyordu...
Ama onlar Mustafa Kemal’in askerleriydi...
Ve Türkiye Fethullah’ın askerlerini de (!) gördü...
Yılları geriye saralım...

* * *

Beşiktaş Adliyesi’nin özel yetkili dehşetengiz savcıları ve yargıçlarının (Bugün çoğu kaçak ve ya tutuklu) fiyakasından geçilmiyordu...
Eski kuvvet komutanlarını, ordu komutanlarını, görevdeki generalleri, seçkin subayları “darbe yapacakları iddiasıyla” Beşiktaş Adliyesi’ne çağırıyorlar, aynı gün “kaçacak” diye tutuklatıyorlardı...
Amiral Napoli’de görevli, savcı çağırıyor, taaa oralardan geliyor, “kaçacak” diye tutuklanıyordu....
Amiral, gemisiyle Hint Denizi’nde, savcı çağırıyor diye Gölcük’e döndüğünde Beşiktaş Adliyesi’ne gidiyor, “kaçacak” diye tutuklanıyordu...

* * *

Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral, her gün önde ve arkada polis eşliğinde, korumalarla Kasımpaşa’daki karargahına gidip geliyor, savcı çağırınca hemen Beşiktaş’a koşuyor, “Kaçacak” diye tutuklanıyordu...
Bir ara Deniz Kuvvetleri Komutanlığına Kurmay Başkanı dayanmaz olmuştu....
Savcı Kurmay Başkanı’nı “kaçacak” diye tutuklatıyor, yerine geleni de “kaçacak” diye cezaevine gönderiyordu...

* * *

Eski 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan, savcı çağırdı diye Bodrum’daki evinden kalkıp, İstanbul’a gitmek üzere hava alanına gitmiş, orada polisler tarafından gözaltına alınınca şöyle demişti:
“Yahu havada uçak mı değiştirip de kaçacağım?”
Hayır, orada önemli olan bir orgenerali hava alanında gözaltına alarak güç gösterisi yapmaktı...

* * *

Mustafa Kemal’in askerlerinden kimi 4 yıl, kimi 5 yıl, kimi 6 yıl yattı, 200-300 yıl cezalara mahkum (!) oldular...
Çoğunun aileleriyle birlikte hayatları karardı, ama başları hep dikti...
Hayatlarını kaybettiler, yılları Fethullah teröründe heba oldu...
Sonunda hepsi beraat etti ve şimdi o yılların altın şeref madalyasını göğüslerinde taşıyorlar...
Şimdi bu iktidarın eski ortağı, yandaş medyanın toz kondurmadığı, Atatürkçü general ve amirallerin tasfiye edilmesiyle önleri açılan Fethullah denen caninin askerlerine bakalım...

* * *

Kanlı bir darbe girişimi...
Dokuz general ve amiral firarda...
Tümamiral ABD’den sığınma istedi...
İki general görevli oldukları Afganistan’dan Dubai’ye kaçtı, Almanya’dan sığınma talep etti...
İki ataşe albay, Yunanistan üzerinden feribotla İtalya’ya kaçtı...
8 subay, helikopterle Yunanistan’a kaçıp sığınma istedi...
Rezil ettiler üzerlerindeki üniformaları...
Şunlara bakın, Yunanistan’a sığınan sözde Türk subayları!..

* * *

Türk Silahlı Kuvvetlerine Fethullahçı çete marifetiyle sızıp bu devletin parasıyla subay, general, amiral olanlar, ne şereflerini düşündüler, ne cesaretleri olabildi...
Yunanistan’a sığınmak gibi aşağılık, korkak bir kaçış gerçekleştirdiler...
İşte bunlar da Fethullah’ın askerleriydi!..

* * *

AKP’nin önde giden şahıslarına şimdi soruyorum:
Hangi paşalarla iyi ki savaşa girmemişiz?..
Türkiye bağırsaklarını nasıl temizliyormuş?..
Şimdi gördünüz mü Mustafa Kemal’in askerleri ile Fethullah’ın askerlerini?..
Mukayese bile edilemez!..

* * *

Anladınız mı Atatürkçülüğü?..
Anladınız mı cumhuriyetçiliği?..
Mertliği?..
Cesareti?..
Onuru?..
Anladınız mı “Mustafa Kemal’in Askerleri”nin ne demek olduğunu?..
Biraz olsun utandınız mı?!.