Sinemacı-reklamcı Sinan Çetin’in oğlunun “beklenen” tahliyesi, toplumda infial yarattı!..
Sosyal medya yıkılıyor!..
Oysa, hukukun guguk olduğu ülkemizde adalete güven zaten yüzde 30’a düşmüşken buna hiç de şaşırmamak gerekiyordu!..
Toplum, bu ülkenin 26’ncı Genelkurmay Başkanı terör örgütü lideri suçlamasıyla hapse atıldığında ayağa kalkmadı da...
Rüzgar Çetin tahliye olunca, “hak, hukuk, adalet” diye ayağa kalktı, sosyal medya yıkıldı!..

* * *

Ne bekliyordunuz?..
Şehit polisin eşi sonuna kadar direnecek, reklamcının boş gezenin boş kalfası şımarık çocuğu içeride kalacak...
Alkollü araç kullanmaktan yaptığı kazalara kadar bilmem kaç trafik suçu var...
O akşam da kafayı çekiyor, babasının aldığı lüks aracıyla ve sanki “hedef gözeterek” polis aracına çarpıyor, bir polis şehit oluyor, diğer polis yaralanıyor...
Çarpan çocuk trafik sabıkalısı, şımarık, alkollü ve...
Babası paralı...

* * *

Bu alelade bir kaza değil...
Orada görev yapan polis, kibrin, para şımarıklığının kurbanı oluyor!..
8 ay yatmış, çıkmış...
Bunu toplum vicdanı kabul etmiyor, “hukuk” diyor, “adalet” diyor...

* * *

Ama aynı toplum...
Balyoz, Ergenekon, Poyrazköy, Askeri Casusluk davalarında içeri atılan yaşlı başlı eski kuvvet komutanları, eski ordu komutanları, generaller, amiraller, seçkin subaylar, bilim insanları, gazeteciler 5-6 yıl cezaevinde tutuklu kaldığında...
Sağlıklarından olduklarında...
Aileleriyle birlikte hayatları karardığında...
Öldüklerinde...
İntihar ettiklerinde...
Tepki göstermedi!..
Sosyal medya yıkılmadı!..
“Hak, hukuk, adalet” aranmadı!..

* * *

O sebeple...
Rüzgar Çetin bir polisin şehit olmasına, bir polisin yaralanmasına neden olmuş, 8 ay yatıp çıkmış...
Babasının paraları havalara savrulmuş...
Bu ülkede hukuk yokmuş...
Bu ülkede adalet yokmuş...
Kafayı bunlara fazla takmayın!..
Güzel ülkemizde...
Hukukun üstünlüğü çoktan gitti!..
Paranın ve gücün üstünlüğü geldi!..

Kaza değil, cinayet!..

Maslak’ta beton mikseri devrildi, 1 kişi öldü, 7 kişi yaralandı...
İnsanlar, sabah sabah ölüme yakalandılar...
Görgü tanıklarının anlattığına göre beton kamyonu 80-100 kilometre süratle gelmiş, kontrolden çıkmış, araçlara çarparak devrilmiş...
Bu ne ilk ne de son olacak...
Daha önce bir beton mikseri, bir aracın üstüne devrildi, 2 kişi ezilerek can verdi...
Kadıköy’de bir beton mikseri, bir kadını öldürdü...

* * *

Bu denetimsizlik, bu başıboşlukta bunlar az bile...
Ve bu olaylara kaza değil, cinayet demek gerekiyor...
İstanbul caddelerinde cirit atan beton mikserleri ve sarı kamyonlar felaket saçıyor, bunlar trafik teröristi!..
Kadıköy, Bağdat Caddesi’nde sarı kamyonlar o trafiğin içinde birbiriyle yarışıyor...
Bir tek trafik ekibi var mı?..
Bağdat Caddesi’nde bir araç kaldırıma çıkıp 2 kişiyi filan ezecek ki...
Trafik ekipleri göstermelik uygulama yapsın...
Her geçen gün daha kötüye gidiyoruz!..