Darbe teşebbüsüyle...
Basına baskıyla...
Muhalefeti susturma çabalarıyla...
Demokrasinin rafa kaldırılmasıyla...
Yargının, yasamanın, yürütmenin tek elde toplanmasıyla anılmaya başladı!..
* * *
Dün sabah HDP’nin Eş Genel Başkanları ile 9 milletvekilinin gözaltına alınması;
Diyarbakır’da bombalı araç saldırısı sonucu 2’si polis 9 şehit ve 100 yaralı olduğu haberiyle gözümüzü açtık!..
Bu satırların yazıldığı saate kadar, gözaltındaki Eş Başkanlar Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ ve HDP’lilerden Meclis Grup Başkanvekili İdris Baluken ile iki milletvekili tutuklandı...
Bunlar olurken dolar tarihi rekorlar kırıyor, ülkenin Cumhurbaşkanı da yine günlük konuşmasını yapıyor, paranın yastık altında tutulmasının gaflet olduğunu söylüyordu...
Bence de... Parayı yastık altında tutmak yerine ayakkabı kutularında tutmak daha uygun olur...
* * *
Güzel ülkemiz yeni dönemde güya dostlarını artıracak, düşmanlarını azaltacak derken...
Eyyy Almanya!..
Eyyy Merkel!..
Eyyy Amerika!..
Noktasına geldi...
“Eyyy Merkel, bize demokrasi ve basın özgürlüğü mü öğreteceksin, sen kendine bak”
“Eyyy Merkel, bize FETÖ’cüleri vermiyorsun yakında senin de başın belaya girer”
* * *
Dün geç saatlerde olmadıysa, bugün Belçika’ya da bir “Eyyy” çekilebilir...
Zira Belçika’da mahkeme, PKK’nın terör örgütü değil, “silahlı muhalefet” olduğuna karar vererek bir davayı düşürdü!..
Şimdi bu da haklı olarak kocaman bir “Eyyy” çekmeyi hak etmiyor mu?..
* * *
Başımız her yerde, her noktada dertte...
ABD Suriye’de bizi değil terör örgütü PYD’yi tercih ediyor...
ABD’ye de boyuna “Eyyy” çekip duruyoruz, ama hiç umurunda olmuyor!..
Ve bütün Batılı ülkelerde Türkiye’ye karşı alerji var...
FETÖ kanlı bir darbe teşebbüsünde bulundu, Batılı ülkeler tek kaşını havaya kaldırıp şüpheyle baktı, zor ikna oldu...
Neden acaba?..
Neden bu iktidara güvenmiyorlar?..
Alerji duymalarına kim sebep oluyor?..
* * *
Türkiye’de demokrasinin varlığı zaten tartışılırken...
OHAL bahanesiyle demokrasinin rafa kaldırılması...
Çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle ülkenin daha da dar alana hapsedilmesi...
Ve nihayet...
Başkanlık ile idamın Türkiye’nin öncelikli meselesi haline getirilmesi...
Türkiye’yi hem küçük düşürüyor, hem güvenilmez bir ülke durumuna sokuyor, hem de itibarını sıfırlıyor...
Buna karşılık biz de sağa sola boş boş “Eyyy” çekip duruyoruz...
* * *
Yazık!..
Çok yazık ediyorlar bu güzelim ülkeye!..
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetini maalesef koruyamadık, koruyamıyoruz!..
Promosyon ayıbı!..
Emekliyle resmen alay ediyorlar...
Yıllardır bir promosyon hikayesi devam edip duruyor, top bakanlar arasında dönüyor...
Ve o kadar büyük bir şey haline getirildi ki son Çalışma Bakanı “Bu işi Başbakan çözer” dedi... Duyan da bağ bağışlıyorlar zanneder...
“Kuş mu çıkacak civciv mi” derken sonunda çıka çıka en fazla 350 liralık bir promosyon çıktı...
Yüksek maaşa yüksek promosyon, düşük maaşa düşük promosyon, ortalaması 300 lira...
Emekliler maaşa ayda 300 lira eklenecek zannettiler...
Oysa 300 lira, üç yıl için; yani yılda 100 lira...
100 lirayı 12 aya bölün, ayda 8 lira 30 kuruş... Emekliler bozdursun bozdursun harcasın!.
Yahu ayıptır, yazıktır, günahtır!..
