İcabında saraya kafa tutabilen bir Başbakan!..
Recep Bey, “Devlette iki başlılık olmaz” diye diye bir buçuk yıl geçti, ikinci yıla yaklaştık...
Fakat hiçbir zaman iki başlılık olmadı ki...
Tek baş vardı, o da Recep Bey idi...
“İkinci baş” denilen zat, tek başın sözünden hiç çıkmadı!..
Ama anlaşılan, içine artık tak etmiş ve dün AKP Grup toplantısında öfkelenerek herkese meydan okudu!..
* * *
İşte biz de böylesini (!) istiyorduk...
Bakınız ne kadar hoş (!) şeyler söylüyor:
“Biz başka partiler gibi değiliz... Biz siyasi menfaatlerin peşinde koşanlardan değiliz. (...) Bizim derdimiz Türkiye’nin yeni nesillerine örnek olmaktır. İnandığımız doğrulardan, lekesiz ve temiz siyasetten geri durmayacağız...
(...) Nefsimi ayaklar altına alırım, bir faninin terk etmeyeceği düşünülen her makamı elimin tersiyle iterim, ama bu kutlu hareketteki hiçbir dava arkadaşımın kalbini kırmam.
(...) Kim ne fitne yaparsa yapsın, ne yazarsa yazsın (sağ ve sol omuzlarını gösteriyor) biz bu iki yazıcının (iki meleğin) dosyasından korkalım, Allah’tan korkalım”
* * *
Yaşşşa var ol, Türkiye seninle gurur duyuyor!..
Valla dünkü konuşmasını kısa tuttu, ama zehir zemberekti...
Sağ ve sol omzundaki meleklerin tuttuğu dosyadan korkarmış...
Bana kalırsa, çevresinde olup bitenler nedeniyle o dosyalar kalın klasörler haline geldi...
Siyasi menfaatler peşinden koşmazlarmış!..
Dertleri yeni nesillere örnek olmakmış!..
Lekesiz, temiz siyasetten geri durmayacaklarmış...
Bilemeyiz, bunlar kendisi için geçerli olabilir de...
Genel Başkanlığını yaptığı partide, Başbakanlığını yaptığı kabinede bunların gerçekleştiğini söylemek epey zor!..
* * *
Davutoğlu Ahmet Başbakan olduğunda akraba, eş dost kayırmasına asla izin vermeyeceğini açıklamıştı...
Şu anda hem devlette, hem AKP teşkilatında eş, dost, akraba kayırması tavan yapmış
durumda!..
Havuz medyası, ultra zengin edilen yandaş işadamları, milletin orasıyla burasıyla uğraşan
müteahhitler...
Rüşvet ve yolsuzluk çukuruna batmış bir siyaset ve AKP grubu tarafından aklanan bakanlar!..
Bu mudur temiz siyaset?..
Bir de şu var:
“Nefsimi ayaklar altına alırım, bir faninin terk etmeyeceği düşünülen her makamı elimin tersiyle iterim” diyor...
O zaman, Beyefendinin şimdiye kadar oturduğu koltuğu çoktaaan elinin tersiyle itmiş olması gerekirdi...
* * *
Bu tip konuşmaları, meydan okumaları filan yıllar boyu çok siyasetçiden dinledik, gülüp
geçtik...
Ahmet Bey bırak artık şu lafları...
Fiiliyatı görelim!..
Tekme tokat!..
Türkiye şehitlerine ağlıyor, milletvekilleri Meclis’te tekme tokat birbirine saldırıyor!..
Davutoğlu Ahmet Bey, yeni nesillere böyle mi örnek olacaksınız?..
Nedir bu yahu, okulda olsa öğretmen veya müdür bunları tek ayak üzerinde cezaya kaldırır...
Velilerini çağırır, belki de okuldan atarlar..
Sokakta olsa polis gelir burunlarına biber gazı sıkar, olmadı TOMA gelir suyla ıslatır...
Bunlar vekil, dokunulmazlıkları var, üstelik orası Meclis, kavgayı kim önleyecek, orada biri ölürse hesabını kim verecek?..
Ayıptır ayıp, bütün dünyaya rezil ettiniz!..
