Ülke gündemi o denli yoğun ki sorunlarla boğuşurken, diliyorum her şey birbirine girmez. Gündemin yoğun olması da çoğu meselede acil kararlar alma gereğini doğurmaktadır. Bu kararlar alınırken, sağlıklı sonuçlara ulaşmak ancak “ORTAK AKIL” ile olacaktır. Bu ortak akıl sadece iktidarın değil, mutlak muhalefetin de katkısı ile oluşmalıdır. “Bizim aklımız bize yeter, muhalefeti karıştırırsak siyasi olarak onlara güç katarız”diye düşünüp yola çıkarsanız, bu yolda hep beraber tökezleriz. Gün siyaset yapılacak gün olmayıp, Türkiye’nin bekası söz konusudur.
FETÖ soruşturmaları yoğun bir biçimde yapılırken; yargı, eğitim, sağlık ve özel sektör gibi konularında uzman, liyakatli ve yandaş olmayan kişilerden komisyonlar oluşturulmalıdır. Bu komisyonlar, uzmanlıklarıyla ilgili verecekleri raporlarla FETÖ soruşturmalarında alınacak kararlarda hata payını en aza indirgeyecektir. Türkiye şu anda sadece FETÖ örgütü ile değil, PKK ve IŞİD belalarıyla da boğuşmaktadır. Kulak arkası etmeyin, bu komisyonlar hükümetin sağlıklı karar almalarında büyük katkı sağlayacaktır.

GATA’YA DOKUNULMAMALIYDI

Bir akademisyen olarak öğrenmek istiyorum…
Cemaat üniversiteleri kapatılınca, bu üniversitelerde tam ve yarım burslarla okuyan öğrencilerin gönderildikleri üniversitelerde durumları ne olacak?
Burslar geçerli olmazsa, bu öğrenciler eğitimlerine devam edebilirler mi? Geçmişte çıkarılan yönetmelikle 4 yılını tamamlamış bütün okul müdürlerini görevden aldınız. Yerine kimlerin atandığını ben ve değerli okurlar bilmekteyiz…
Mahmut Bayram (Burdur Milli Eğitim Müdürü) “Bir kadın evinden süslenip çıkıp, evine dönünceye kadar kaç erkeğin şehvetini tahrik etmişse o kadar erkekle zina yapmış gibidir” diye buyuruyor. Ülkeyi yöneten Türk büyüklerimiz her konuşmalarında diyorlar ya “YENİ TÜRKİYE”. İşte Yeni Türkiye’nin eğitimde geldiği son nokta.…Çevremizde türbanlı, şık giyinmiş ve makyajlı hanımefendiler de var ancak aklımıza Yeni Türkiye’nin Milli Eğitim Müdürü’nün aklına gelenler gelmiyor.…Yoksa müdür sen…..?
GATA, TSK’nin en büyük sağlık kuruluşudur. Kurum, TSK mensuplarına kesintisiz hizmet verir. TSK’nin tüm hekimleri ve yardımcı sağlık elemanları da bu kurumda yetişir. Yıllardır yaşadığımız terör belasından dolayı yaralananlar GATA’da tedavi edilirler. Buradan yetişen hekimler savaş yaraları konusunda son derece donanımlı yetişirler. Anlamakta zorlanıyorum; neden bu kurumu Sağlık Bakanlığı’na bağladınız?
GATA, yeniden TSK bünyesine alınmazsa, ne yaralıların özellikli tedavileri yapılır, ne de güvenliklerini sağlayabilirsiniz. Türkiye’nin yüz akı “rehabilitasyon merkezi” de bu kurum bünyesindedir. Bu merkezin birkaç yıl sonra düşeceği durumu düşünmek bile istemiyorum. Beyler; acele ettiniz... 15 Temmuz’un gerginliği sonucu buraları bakanlığa bağladınız. Yeniden değerlendirin ve yanlıştan dönünüz.

AYDINLIK BİR GELECEK İÇİN…

Yönetenler; demokrasi ile yönetilen bu ülkede birlikte yaşıyoruz. Parlamento çoğunluğunuz var diye her şeye tek başınıza karar veremezsiniz. Bu zor günleri aşmak için muhalefetle birlikte hareket etmelisiniz. OHAL sürecinde çıkarılacak KHK’lerde muhalefetin onayını da almalısınız. Çıkardığınız bu kararnamelerle bugünü değil, geleceği yapılandırmaya çalışıyorsunuz.
Demokrasi ile örtüşmeyecek KHK’lere Sayın Kılıçdaroğlu karşı çıkınca kendisine “Yenikapı ruhuna karşı çıkıyor, anlaşmayı bozuyor”diye veryansın ediyorsunuz. Sayın Kılıçdaroğlu’nun karşı çıktığı demokrasi ile örtüşmeyen KHK’lerdir. Tüm konuşmalarında kendisi ne diyor? FETÖ örgütüne karşı yapılması gereken ne varsa CHP olarak tüm gücümüzle destek vereceğiz. Siz istiyorsunuz ki, çıkardığınız tüm KHK’lere “evet” denilsin. Demokrasi ile örtüşmeyen KHK’ler için de CHP “yargı yoluna gideceğiz” deyince, ruh çağırıyorsunuz. O kadar çok ruh çağırdınız ki, o da küsüp gelmeyecek. Ey halkım! Gelin bu kez hep birlikte Milli Eğitim Müdürü ve otobüste şortlu hanımefendiyi darp eden meczup için bizler de ruh çağıralım. Çağırdığımız ruh gelip de, Sayın Başbakanın otobüs olayında meczup için dediği gibi “MIR MIR” derse yandık.
FETÖ yaptığı bu alçaklıkların altyapısını oluştururken ilk nereden başladı? EĞİTİM’den...
Açıkça ortaya çıktı ki, ülkenin aydınlığı için tek çözüm: LAİK EĞİTİM’dir.

SON SÖZ: ÖYLE PUSLU Kİ HAVA, ŞEYTAN BİLE “MÜSLÜMAN MİNTANI” GİYİYOR. KAZIM KARABEKİR