56

İnsanlığın ortak değerlerinden uzaklaştıkça garip bir korkunçlukla karşılaşıyor bu kadim topraklar. Sürekli dillendirilen ‘Türk tipi’ nitelemesi Cumhuriyet Gazetesi olayında yaşadıklarımız ya da benzeri uygulamalar değildir umarım. Evrensel dilden kaçtıkça, özümüze yaklaşmak bir yana, garip, pis kokularıyla karanlık bir yere gidiyoruz. Bizim değerlerimizin zerresi yok şu son yaşanan hadiselerde. Ne hale geldik ve nerelere savruluyoruz ? Kuran’ın daha ilk emri “Oku!” iken, bu şeffaf gerçekten bihaber olan kitlelerin, duruşunu sorgulaması gerekirken bak nelerle uğraşıyoruz. Gelinen nokta, ‘benden olan özgür, senden olan hapishanelik’ noktası! Israrla idam isteyen bir güruh var memlekette. Kutsal olan yaşatmayı değil öldürmeyi isteyen, toplumun bir kesimini ve onların isteklerine önderlik eden politikacıları yazacak kapkara harfleriyle tarih sayfaları. Ve o karanlık günleri çocuklarımıza anlatırken bizler, o kapkara insanlar için ve hatta onlar adına, utanç bile duyamayacağız. ‘Nasıl bilirdiniz?’ diye sorduklarında ‘kapkaranlık’ bile diyemeyeceğiz. Ne acı! Hem bizler için, hem onlar için. Hepimiz için!

57

Lviv #yerindegüzel


Kesinlikle çok ucuz. Hüzünlü bir kent olduğu aşikar. Belki mevsimseldir diyeceksiniz ama azalan nüfusundan da anlıyorsunuz bu garip hüznü. Ukrayna’nın harika kentlerinden Lviv’de gayet keyifli birkaç gün geçirdim bu hafta. Saygılı insanları, eğitimli gençleri, değişen Ukrayna’nın şimdiki yüzü. Doğum yapmaları için gençler maaşla teşvik ediliyor, azalan nüfusa önlem olarak. Ülkenin üçe bölünüp batı kentlerinin ayrı bir ülke kurarak, AB’ye girmek için çabalayacakları konuşuluyor. Haklarında hayırlısı olsun. Türk girişimciler de hayli çalışkanlar burada. Mesela Murat Kartal isimli bir girişimci kardeşim. Düzce’de yaptığı işi büyütüp şimdilerde ahşap kaplama alanında Ukrayna devi olmak üzere. Büyük başarı gerçekten de. Lviv, Türkler tarafından hayli rağbet gören şirin bir vilayet. Buraya Pegasus’un uçuşları da hem sorunsuz, hem de hesaplı. Değişik bir coğrafya, harika bir doğa, çok bilinmeyen ama merak edilen bir destinasyon. Evet farklı ama aynı zamanda da benzer. Ve elbette ki çok ucuz. Kış tatili kaçışlarında Lviv’i hararetle öneririm dostlar.

55

Nefesim nefesine Livaneli


Duruşu, tavrı - tarzıyla, sazı - sözüyle, gerçeği anlatma gücüyle, dünya çapında bir sanatçımız Zülfü Livaneli. Memleketinde sürgün yiyen, yaban ellerde nefes almak zorunda bırakılmış, acıların sesi olmuş, acıtanların karşısında durmuş, ‘Kardeşim duymaz el oğlu duyar’ diyerek sitemini inceden dile getiren, özgürlüğe, bağımsızlığa, aşka duyduğu bağlılığı, insanlığın ortak değerleriyle anlatan nevi şahsına münhasır bir sanatçı Livaneli. Ve bu evrensel ses, salı günü Zorlu Performans Center’da 50. sanat yılını kutlayacak. Birçok özel isim onun kuşaktan kuşağa aktarılan eserlerini seslendirecek. Gecenin geliri de Çaba Derneği’ne bırakılacak. Bravo Livaneli Usta’ya. Polemiklere girmeden halkın sanatçısı olabilmiş, halkı için doğruyu isteyen, yananların yakılanların, hapislerde çürütülmek istenenlerin yanında, mazlumların sesi olmuş Livaneli. Elbette gelecekte çok daha anlayacak kimileri onun ne demek istediğini ve elbette değerini. Ama zaman işte tastamam şimdidir dostlar! Hepimiz onun yanında sıralanmalı, sesine ses olmalı, Ey Özgürlük;ü hep bir ağızdan söylemeliyiz. Yoksa nasıl çıkarırız karanlıktan aydınlığa?!