Başbakan Binali Yıldırım; “Bu bilişime fazla kafayı yorarsan, sıyırırsın” demişti. Muhtemelen fazla kafayı yordular ve Başbakanı haklı çıkardılar.
Bu bakış açısına sahip iktidar düğmeye basmış? Kamuya 100 bin bilişim personeli alınmasına karar verilmiş. Haber yapan kim? Sabah gazetesi ekonomi servisi... Bu gazetenin işe alım haberlerine inanacak olsak ülkeye 30 milyon kişi de dışarıdan getirtmek gerekir. Ne güzel, bir düğmeye bas 100 bin kişiyi işe al. Sahi, nerede bu düğme? Canımız sıkıldıkça biz de basalım! Öyle 150, 500, 2000 filan da değil, tam 100.000 kişi... Haberi yapan ya saymayı bilmiyor ya da yüzünü yıkamamış.
Bu habere inanacak kadar safların olduğu bir ülkeden 100 bin bilişimci çıkar mı?

Öğretmenler atama bekliyor!

Bakın bilişimci de değil, aslında bilişim uzmanı alınacakmış! Haber öyle... Yazılım, kodlama bilecek yani... Ne alıyorsun öyle, karpuz mu? Tarlada mı yetişiyor bu bilişimciler?
Esas bomba 8.000 lira da maaş vereceklermiş. Yılda 9 milyar 600 milyon lira maaş demek. Yahu bu ülkede öğretmen atamalarına bile Maliye Bakanlığı karar veriyor. On binlerce öğretmen atama bekliyor, sen git tek kalemde 8000 bin lira maaşla 100 bin bilişimci al...
Bilişimci deyince bu muhteremler cep telefonu ile resim çekip Facebook’ta paylaşanları anlıyorlar herhalde... Haberi yapana sor, bilişimci ne iş yapar? diye, bir suratına bir tavana bakar.
Bilgisayar operatörüne bilişimci diyorsan, eyvallah... Gir internet kafeye istemediğin kadar velet bulursun orada...
Bilginin özellikle bilgisayarlar aracılığıyla düzenli biçimde işlenmesi ve değerlendirilmesi gerekiyor. Analiz yapıp, sonuç çıkartacak. Bunu yapacak olanlar zaten özel sektörde kapış kapış gidiyor.

Bu eğitim seviyesiyle mi?

Öncelikle sorulması gereken soru Türkiye’de o kadar bilişimci yetiştirecek kapasite var mı?
Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı olan PISA’nın bu yılki sonuçlarına göre ülkede eğitim felaket durumda...
Desin ki devlete 100 bin imam alınacak, ben sana 500 bin bulurum. Bilişimcilik öyle bir şey değil! Gel de anlat bunu Sabah gazetesine...
Bu neslin tamamı AKP’nin eğitim tedrisatından geçtiler. Sonuçlar karşısında; “15 Temmuz’da liyakatini ispatlamış milletimiz için yok hükmündedir. Ey PISA, sen mi karar vereceksin çocuklarımızın seviyesine? Bu millet bu oyuna gelmeeez!” demekten başka ne yapıyorlar ki?
Hepsinden geçtim. Benim merakım, kafaya göre interneti kapatan zihniyetin hâkim olduğu ülkede bilişimciler o gün idari izinli mi sayılacak?