4

Zaman, yerine konması, geri döndürülmesi, yenilenmesi, depolanması, satın alınması mümkün olmayan eşsiz bir kaynaktır. Boşa harcanmaması gereken en değerli kaynağımızdır. Yaşamda hepimizin eşit olarak sahip olduğu tek şey zamandır. Herkesin günü 24 saat, haftası 7 gün ve ayı 30 gündür. Dünyada en büyük işleri başaran insanların da günü 24 saattir. Atatürk’ün de, Einstein’ın da, Cengiz Han’ın da günü 24 saatti. Hiç kimsenin bu konuda bir diğerine karşı rekabet avantajı yoktur. Farkı yaratan bu zamanın nasıl kullanıldığıdır...
Paranın satın alamayacağı çok az şeyden biridir zaman, ama paranızı ve kaynaklarınızı doğru ve verimli kullanarak, kendinize daha fazla zaman yaratabilir ve zamanı daha fazla kullanabilirsiniz. Zamanınızı yöneterek çoğaltabilirsiniz. Aslında zamanı değil tercihlerimizi, önceliklerimizi, kaynaklarımızı, kendimizi, kısacası hayatımızı zamanın içinde yönetiriz...

5

ZAMAN = HAYATTIR

Hayatı daha verimli ve başarılı yaşayabilmek, zenginleştirebilmek ve çoğaltmak için zamanla olan doğrudan ilişkisini iyi anlamamız gerekir. Zamanınızı boşa geçirmeyin çünkü zaman aslında hayatın ta kendisidir. Bu nedenle zamanımızı iyi değerlendirmenin ve zamanımızı yönetmeyi öğrenmenin yaşamsal bir önemi vardır. Zaman yönetimi bir ömür boyu olmalıdır. Zamanı yönetmek aslında hayatımızı yönetmektir. Hayatımızı yönetmek ise hayatın içindeki enerjinizi ve kaynaklarınızı ve bunları nerelerde kullanacağınızı yönetmektir...
Zamanı dolu geçirmenin sırrı hayata karşı ilgili, meraklı, yeni deneyimlere açık, kendini geliştirmeye ve öğrenmeye istekli olmaktır. Yaşamı ciddiye alarak, severek, coşkuyla tutkuyla, aşkla, çoğaltarak yaşamaktır. Zamanınızı yani hayatınızı yönetirken ve ona yön verirken yaşam hedefleriniz size yol göstermelidir. Hedefleriniz, hayalleriniz yoksa zamanınızın, bir diğer deyişle hayatınızın boşa harcanma riski vardır...
Kendinize kendi istediğiniz, size iyi gelen, faydalı şeylerle meşgul edecek bir düzen oluşturamamanın, zamanı bize hiçbir faydası olmayacak şeylerle doldurma riski de vardır. Kahvede oyun oynayarak, boş muhabbetlerle, sonu gelmeyen futbol tartışmaları veya hiçbir faydası olmayan düşük IQ’lu TV programları, yarışma programları izleyerek kendimize kalan zamanımızı tüketmek ve boşa harcamak gibi bir tehlikesi de vardır...

Hiçbir şey zamandan daha uzun yaşayamaz Hiçbir şey zamandan daha uzun yaşayamaz


ZAMANI YÖNETİRSENİZ ÇOĞALIR

Nobel’li Hintli şair Tagore; ‘Boş zaman diye bir şey yoktur, boşa geçen zaman vardır’, der. Her bir dakikası en iyi ifadeyle kayıp zamandır ve yaşamdan kayıptır. Yaşam, biz onu kurgulamaya, planlamaya çalışırken akıp gidiyor. Her an geri dönülmez bir şekilde hayatımızdan geriye bırakılıyor. Bunun farkına varmak ve zamanın hakkını vermek gerekir. Zamanı öldürmemek, yöneterek çoğaltmak gerekir. 21. yüzyılda hayat artık giderek daha hızlı, yoğun, zorlu, tehlikeli, kalabalık ve acımasız olmaktadır. Gençliğe aldanıp zamanını düşüncesizce harcayanlar ileride bunun çok pişmanlığını çekerler...
Önemli olan zamanın ruhunu yakalamaktır, her şeyi zamanında yapmak ve zamanında yaşamaktır. Her yaş döneminin bize öğretecekleri farklıdır. Yaşımızın gerektirdiklerini zamanında yaşamak daha doğru bir hayat kurgusu olacaktır. Hayata geç kalmamak ve kaçırmamak gerekir çünkü hayatta bazı kayıpların telafisi yoktur. Zaman dünyadaki en değerli kaynaktır ve yine bu nedenle boşa geçen zaman boşa geçen hayat demektir. Bilimin en büyük keşfi Evrim’i yani yaşamın sırrını ilk anlayan Charles Darwin; ‘Bir saatini bile boşa harcamaya cesaret eden insan, yaşamın değerini henüz keşfedememiş demektir’, der...

Daha hızlı olanlar zamanda avantaj elde ederler Daha hızlı olanlar zamanda avantaj
elde ederler


SİNERJİ VE VERİMLİLİK

Hayatın artan zorluklarıyla başa çıkmanın, rekabette geride kalmamanın ve hak ettiğimiz değere ulaşmanın yolu, zamanımızı - hayatımızı yönetirken dengeyi, uyumu ve bütünlüğü sağlayarak çoğalmak ve çoğaltmaktır. Yaşamın içindeki her adımımız, bizi gerçek yaşam hedeflerimize yaklaştırabilmelidir. Her düşüncemiz, her kararımız, her tercihimiz, her önceliğimiz ve her eylemimiz, bugündeki ve gelecekteki yaşam hedeflerimizle uyumlu ve bütünlük içinde olmalıdır. Bunu başarabildiğimiz oranda kendi içimizde kendi kaynaklarımızla sinerji yaratabilir ve verimliliğimizi çoğaltabiliriz... Yapılacak her iş için bir zaman gereklidir, burada verimlilik esas olmalıdır. Bu verimlilik, yaşamı geçmişten bugüne ve bugünden de geleceğe doğru bir bütün olarak kavrayabilirsek, kucaklayabilirsek sağlanır. Herkes için aynı olsa da herkesin eşit miktarda sahip olamadığı zaman, ölümcül kısıtından dolayı daha değerlidir aslında. Hiç ölmeyecekmiş gibi çalışmak, öğrenmek, gelişmek yarın ölecekmiş gibi yaşamak, mutlu olmak, keyif almak gerekir...
Özellikle büyük şehirlerde, trafikte harcadığınız saatlerden mutlaka kendinizi kurtarmalısınız. Şimdilik trafikten kaçamıyorsanız, o zaman trafikte geçen zamanda ya kitap okuyarak ya da sesli kitap dinleyerek, ama mutlaka beyninizi kullanarak bu zamanı daha faydalı hale dönüştürebilirsiniz. Günde ortalama 2 saatinizi trafikte geçiriyorsanız, haftada 10 saat, ayda 40 saat bir aracın içindesiniz demektir. Cumartesileri de çalıştığınızı düşünürsek bu, ayda 2 tam güne denk gelir. Bu, her ay yaşamınızdaki uykuyu çıkardıktan sonra kalan her şeyi sığdırdığınız 20 gününüzden 2 tam gününüzü, işinize ve evinize gitmek için yolda harcıyorsunuz demektir. Günde 3 saatiniz trafikte geçiyorsa, ayda 3 tam gününüzü, 3 tane 24 saatinizi yollarda geçiriyorsunuz demektir. İlk fırsatta buna bir çözüm bulmalısınız...