Bahçıvan, çiçek, ağaç, yaprakla dost ve akraba olmuş insan. Topraktan öğrenen. Kitapsız bilen. Toprağın sabrını, doğanın hoşgörüsünü kendine örnek alan insan. Bahçede güller, ortancalar, bahar dalları, kiraz, elma, erik, dut, çam, erguvan ağaçları. Bahçe çiti boyunca sıra sıra yabani leylaklar. 24 yaşında bu bahçeye bahçıvan oldu. Şimdi 28 yaşındadır. 4 yıldır bu bahçede güllerin delirip ortancalara saldırdığını, leylakların kendini yitirip eline silah alarak bahar dallarını alınlarından vurduğunu, elma ağaçlarının bıçaklarını çekip kirazların karnına, sapladığını görmedi.
Göremezdi.
Doğada dehşet yoktu.
Çiçek çiçeğe!
Ağaç ağaca!
Dehşet saçmazdı.
Bu bahçıvan!
Dehşeti kimden öğrendi?
***
İstanbul’da bir sitenin bahçesinde bahçıvanlık işi bulmuştu. İşine son verildi. Dehşete kapıldı. Site müdürüne konuşmaya gitti. Tabancasını ateşledi. Site müdürünü öldürdü. Bıçağını çekti. Kadın güvenlik görevlisini de hastanelik etti. Sitenin otoparkına koştu, tabancasını başına dayayıp intihar etti. Polis soruşturma başlattı.
Bahçıvan bile delirdi.
Kendini de öldürdü.
Çok işsiz var.
İşsizlik dehşete dönüştü.
Alev oldu.
Ülkeyi yakıyor.
O kadar çok işsiz her gün, “bir işim olsa” diye çırpınıyor. Ve işi olanlar da her gün “işsiz kalırsam” diye düşünüyor.
İşsiz dehşete düştü.
İşi olan dehşete kapıldı.
2016 yılı berbat başladı.
Berbat gidiyor.
Çok kişi işinden oluyor.
İşsizlik korkunç.
2016 bela yıl.
***
Anneler, babalar; “çocuklar okusun, diplomalı olsun, meslek kazansın, kesinlikle işsiz kalmasın” istiyorlar. Varlarını yoklarını ortaya koyuyorlar.
Bakıyorsun!
Okumuş çocuklar.
Çoğu işsiz.
Bilgisayar okumuş. Üniversite diploması var. İşsiz. Tarım okumuş. İşsiz. Balıkçılık okumuş işsiz. Çevre mühendisi olmuş. İşsiz. Gazeteler “Yassıada’ da ağaçların katledildiğini ve tarihi kültürel varlığının yok edildiğini“ yazıyor. Bu haberi okuyanın orman mühendisliğinden diploması var. O da işsiz. Sanat tarihinden diploması var. O da işsiz. Öğretmen olmuş. İşsiz. Gazetecilik okumuş. İşsiz. Fizik okumuş işsiz. Kimya okumuş işsiz. Biyoloji okumuş işsiz. Biyoteknoloji okumuş. İşsiz. Biyomühendislik okumuş. İşsiz. İş yönetimi okumuş işsiz. İmalat okumuş. İşsiz. İşletme okumuş. İşsiz.
İş yönetimi okumuş.
O bile işsiz.
Okumamışlar zaten işsiz.
***
Umutsuzluk dağ oldu.
Umutsuz yaşanamaz.
Aşılması gerekir.
Türkiye, işsiz kaldığı için aklını yitiren ve kendini de öldüren bahçıvanın şahsında “dehşete dönüşen” işsizliğin yarattığı umutsuzluğu nasıl aşacak?
İktidar gemisi batıyor.
Muhalefet umut olmalı.
Bir programı bulunmalı.
Programın adı:
“Ekmek kapısı” konmalı.
Her gün işsizlerle yatıp.
İşsizlikle kalkmalı.
Muhalefet!
İşsizin umudu olmalı.

Mal satmaya gitti! Nota alıp döndü!

Bir uçak dolusu işadamıyla birlikte gitti. Yanında bakanlar, bürokratlar, danışmanlar, gazeteciler, korumalar da vardı. Zırhlı Mercedes’ini de beraberinde götürdü. 14 bin kilometre gidiş, 14 bin kilometre geliş. Cumhurbaşkanı Ekvador’a “Türkiye’nin ürettiği malları satmaya, bu ülkeyle ihracatı artırmaya, ortak projeleri çoğaltmaya” gitti. Fakat orada iç politika konuşmaları yapıp, Türkiye’ye seslendi. Cumhurbaşkanı’nın korumaları Ekvador’da protestocu kadınlarla bir Ekvador milletvekilini darp edip dövdüler. Ekvador, Türkiye’ye “protesto notası“ verdi. Ekvador Dışişleri Bakanı, “Ekvador’da ifade özgürlüğü var” diye Türkiye’yi aşağıladı. Verdiğimiz vergilerle yapılan pahalı geziler, bize hakaret ve nota olup geri döndü.