Dünkü yazımızda “Bazı Kamu Alacaklarının Yeniden Yapılandırılması Hakkında Kanun”da yer alan düzenlemeleri SÖZCÜ okuyucularına açıklamaya çalıştım. Bugün çoğu işletme için büyük sorunlar oluşturan kasada olmayan paralar ve ortaklarda olmayan alacakların nasıl temizleneceğine ilişkin düzenlemeleri açıklayacağım.
Ülkemizde özellikle iş gücü üzerindeki yüksek vergi ve SGK yükü nedeniyle; kayıt dışı istihdam ve kayıtlı istihdamda resmi ödemelerin yanında gayri resmi ücret ödemeleri de söz konudur. Ayrıca maliyetlere ait ödemelerin faturaya bağlanamaması gibi durumlar, rüşvet ve komisyon ödemeleri gibi belgeye bağlanamayan ödemeler nedeniyle, kasadan ödeme yapıldığı halde belge alınamadığı için kasa hesabı gerçeği yansıtmamaktadır.

1

ÖNEMLİ TARİH: 31 ARALIK 2015

Vergi incelemelerinde; inceleme elemanları bir işletmede bu kadar çok paranın kasada bekletilmesinin iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymadığı, basiretli bir tüccar davranışı olmadığı
gerekçesi ile bu paraların ortaklar tarafından kullanıldığı yorumu yapılarak, kasadaki ve ortaklardan alacaklar hesabındaki tutarlara faiz hesaplaması yaptırılmakta ve bu faiz tutarı üzerinden de ayrıca Katma Değer Vergisi tahakkuku istenmektedir.
Kanun ile bilanço esasına göre defter tutan Kurumlar Vergisi mükellefleri, 31 Aralık 2015 tarihi itibarıyla bilançolarında görülmekle birlikte işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları, ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar ile ortaklara borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarlarını ve bunlarla ilgili diğer işlemleri de düzeltme imkanına kavuşmuşlardır.

Temizlik nasıl yapılacak?

Temizlikten sadece Kurumlar Vergisi mükellefi olan; sermaye şirketleri, kooperatifler, iktisadi kamu müesseseleri, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler ve iş ortaklıkları yararlanabilecektir.
Meclis Genel Kurulu’nda ; kanuna kasa ve ortaklardan alacaklar hesabı ile ilgili yapılacak düzeltmelerde “bunlarla ilgili diğer işlemleri de” ilavesi yapılmıştır. Bu kasa ve ortaklar cari hesabı şişkinliğini azaltmak için kullanılan örneğin; sipariş avansı yada personel avansı hesabındaki fiktif alacakların da düzeltilebileceği sonucunu doğurmaktadır. Bu değişiklik ile muhasebecilerin işi kolaylaşmıştır.

Kısır döngü

Kasa ve cari hesap düzeltmesinde sistemi zayıflatan unsur; daha önceki yapılandırma yasalarında da olduğu gibi, bu tutarların kanunen kabul edilmeyen giderlere atılarak yok edilmesi uygulamasıdır. Kanunen kabul edilmeyen gider yazılması durumunda, bazı işletmelerin bilançoları teknik iflas durumuna girmektedir. İşletmenin bilançosunun aktifinde görülen bu paraların sıfırlanması ancak zarar yazmak ile mümkündür. Bunun başka bir yolu yoktur. Bilanço denkliği kuralı içerisinde, aktiften bir tutar çekilip de yerinde bir şey konulamaz ise zarar olur. Zarar özvarlıkların azalmasına neden olmaktadır. Şirketin bu zararı kapatacak kadar serbest yedekleri yok ise bu defa sermayenin kaybı ve dolayısıyla teknik iflas söz konusu olabilmektedir. Böyle bir durumda, bu düzeltme işlemi kısır döngüye dönüşmektedir. Sonuç olarak; kasa ve cari hesap bakiyesini yok etmek için yüzde 3 vergi ödeyip, sonra da teknik iflası engelleyebilmek için geçici bir süre kaynak kullanarak sermaye artırımına gidip tekrar ortaklar cari hesabını borçlandırmak gibi bir çıkmaza girilmesi, işletmelerin bu imkandan yararlanmak istememesine neden olmaktadır.

Temizliği yapmayan üzülür

Son dönemlerde Maliye Bakanlığı Risk Analiz Merkezi’nin vergi incelemesi için seçtiği ana konulardan birisi; kasa ve ortaklar cari hesabıdır. Bu konu ile ilgili faiz ve Katma Değer Vergisi tahakkuku yapılmadığı için, çok sayıda cezalı tarhiyat yapılmıştır. Vergi mükellefleri ne yaptıklarını çok iyi bilmektedirler. Vergi idaresi de mükelleflerin ne yaptığını tabii ki çok iyi bilmektedir. Bu temizlik fırsatını kaçıran, sonra derin bir ahhh çeker ...