Gece yazıp yatıyoruz; kalkıyoruz, yine olaylar, olaylar... Gerçek demokrasi sahibi ülkelerle zaman farkımız artmış! Küçük de olsa umut bulalım: MFÖ, 10 küsur yılın ardından albüm çıkarıyor, sanat dünyası harekete geçiyor... Yeni mekan ‘Daire 1’ ise tutacak gibi!

mfo

“Evlenme programlarının falan hepsini biliriz Biricik’le” diyor, yaş almanın daha fazla televizyon izlemeyi de beraberinde getirdiğini söylüyor.
Mazhar Alanson’u eşi Biricik Suden’le oturmuş evlilik programı izlerken hayal ediyorum; ben de tam bu sırada onları izlemek istiyorum bir an!
Gün içinde çokça müzik dinliyormuş Alanson; yenileri değil ama... 60’lar, 70’ler ağırlıkla.
Esas ‘bomba’; Mazhar Alanson bir yıl boyunca kağıtlar, defterler dolusu şarkı sözü yazmış, çok çalışmış. Normalde şiir olarak başlayıp kafiyeler ekleyerek şarkı yaparmış ama bu defa direkt şarkı sözü yazmış.
Ve tabii muhteşem olan, bu sözlerin yıllardan, çok uzun yıllardan sonra bir MFÖ albümüne dönüşüyor olması...

‘Bir RollIng Stones, bir biz’

“Ben sözleri yazıp Fuat’a götürüyorum. O hemen en güzel şekilde besteliyor. Özkan’da da var hazır bir şeyler” diyor.
Ekibi ‘Transformers’a benzetiyor.
Bir önceki ortak albümlerini beğenmemiş Alanson, “Üçümüz ayrı ayrı, farklı stüdyolarda ve kendi aranjörlerimizle çalışıp birleştirdik, tuhaf oldu. Bu sefer ‘Ele Güne Karşı’daki samimiyeti yakalamaya çalışacağız” diye konuşuyor.
İstanbul’daki bazı mekanlarda ücretsiz dağıtılan dergi Based İstanbul’daki Güliz Arslan’ın akıcı Mazhar Alanson söyleşisi sürpriz güzellikte gerçekten. 45 yıllık bir geçmişleri var MFÖ olarak; “Rolling Stones’la biz kaldık, dünyada da başka yok. Gururluyuz tabii” diyor.
Güzel sözlü Türkçe müzik açlığımız tavan yapmışken harika haber.


Pazar öğlen evde Cem Yılmaz’la döner yemek!


daire-1

İstanbul, dünyanın pek çok yerindeki yeme-içme trendlerini bence gayet iyi takip ediyor. Sorun ya uygulamada ya da bu trendleri takip edip ayakta tutacak kitlenin azlığında...
Lal Dedeoğlu, Mimar Sinan mezunu bir fotoğrafçı. Ama 1999’da apartman dairesinde açtığı Buz Bar bir şehir güzelliği oldu ve hep çok konuşuldu. Dedeoğlu, arada başka şeyler yaptıysa da şimdi yeniden bir apartman dairesinde.
İstanbul Küçük Bebek Caddesi’ndeki bir apartmanda, 38 numarada.
Yine Buz’da birlikte çalıştığı Hakan Özkul ile açmışlar bu mekanı.

daire-1-oda

Daire 1 adlı mekan, içi gayet zevkli, ağırlıkla retro döşenmiş, bahçeli bir apartman katı. Sabah 09.00 ile akşam 10.00 arası açık. Bir mönü var ki... Fakat alkol yok ve fiyatlara ucuz denilemez. Tabii ki bu mekanın en büyük özelliklerden biri yemeğe gidenlerden birinde anahtar olması.…
Pazar bir arkadaşım gitti, “Tıklım tıklımdı” diyor; “Cem Yılmaz vardı, Ankara’dan havalı tayfa ve tanıdıklar da. Hatta dergilerden yüzlerini bildiğin bazı isimler bile...”
Pazar döner günüymüş; haşlanmış sebze, pırasa, börek, domates salatası, pilav da varmış. “Çay, kahve de vardı. Arka odada tavla ve oyunlar da var” diyor.
Artık ihtiyacımız bir araya geldiğimizde iyi hissedeceğimiz, rahat edeceğimiz insanlar, ortamlar... Yemek de iyiyse niye olmasın!


Kültür, sanat çevresi büyük aduket* çekti: İstanbul Sanat Haftası


comtemporary

Şu günlerin en büyük sanatsal etkinliği Contemporary İstanbul (Cİ), bugünkü ön gösterimlerin ardından yarın başlıyor. Ve malum Contemporary İstanbul 11 yıldır kasım ayında yapılıyor.
Ancak Cİ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli’den gelen bir mesaj çok daha fazlasını söylüyor. Güreli özetle, bu ve başka önemli sanatsal etkinlikleri turizmi yeniden canlandırmak, İstanbul’un hak ettiği ilgiyi görmesini sağlamak için kullanmanın yollarını aradıklarını ve harekte geçtiklerini ifade ediyor.

comtemporary-2

Bu nedenle ilk olarak İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’yla yaptıkları işbirliği sonucu, Cİ gelecek yıldan itibaren eylül ayında hemen bienal öncesinde düzenlenecek. Güçler birleştirilecek!
Yine planlanan o ki eylülün o haftası İstanbul Sanat Haftası ilan edilecek.
“İstanbul’un konumunu ve sanatsal zenginliklerini dünyaya tanıtmak, anlatmak ve herkesin çok önceden haberdar olması yönünden İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin önemli bir rolü ve sorumluluğu olduğu inancındayız” diyen Güreli, belediyeyle işbirliği yapma isteklerini de belirtiyor.
Birilerinin üzerimizdeki ölü toprağını atmaya çalıştığını görmek güzel.
(*Aduket: ‘Street Fighter’ adlı bilgisayar oyununda darbeyle karşıdakini ‘uçuran’, etkili bir hareket)