Şehre girdiğimde patlamanın üzerinden 4 saat geçmişti. Kent gergin ve öfkeliydi. Acil serviste ise acının getirdiği bir sükunet hakim. Kızılay görevlileri kan vermeye koşan vatandaşları ihtiyaç olmadığına güçlükle ikna ediyor...

‘ACININ KONVOYU’ KAPIDA BEKLİYOR Acil kapısının önünde dizilmiş onlarca cenaze arabası ve ambulans duruyor. Her biri bir fidanı evine, anne baba ocağına götürecek... Acının konvoyu... ‘ACININ KONVOYU’ KAPIDA BEKLİYOR
Acil kapısının önünde dizilmiş onlarca cenaze arabası ve ambulans duruyor. Her biri bir fidanı evine, anne baba ocağına götürecek... Acının konvoyu...


Kayseri...
Tarihinde hiçbir terör eylemi olmayan bu Anadolu kenti, şimdi acının ve öfkenin merkezi oldu.
Ticaretin ve turizmin sakin merkezi.
Daha 8 gün önce İstanbul’daki terör saldırısında 3 polisini şehit veren Kayseri, dün sabaha da korkunç bir patlamayla uyandı. Şehre girdiğimde saldırının üzerinden 4 saat geçmişti.
Erciyes Üniversitesi Hastanesi’ne gittim. Şoförümüz Abdullah Bey “Bu şehir huzurun şehridir” diye anlatıyordu...
Hastanenin kapısında Kızılay çadırı karşıladı bizi. Kan vermeye gelen vatandaş “gerek yok şu anda” denilerek bilgilendiriliyordu.
Acil Servis’te acının sükuneti vardı. Bir ekranda yaralıların isimleri yazılmış, en alt satırda şu : “kimliği belirsiz bir kişi... “
Kapıda dizilmiş duran cenaze arabalarından birinin yanına yaklaştım; “Naaşları mı bekliyorsunuz ?” dedim. “Evet abla, ne zaman çıkacaklarını bilmiyoruz... “
Bu çocuklar terörle mücadelede görev almak üzere eğitim için buradaydılar. Kayseri Komando Tugay Komutanlığı en çok Hakkari, Çukurca gibi bölgelere asker gönderiyor. O göreve bile gidemeden şehit düştüler...
Ben bunları düşünürken yanımdan geçen bir amca eşine “meyve suyu dağıtıyormuş Kızılay, alalım iki tane” diyor... Fakirlik, şiddet, hepsi bir arada... Son olarak haberi yazmak için hastanenin yanındaki tostçuya geçiyoruz. Koca bir ekranda, bir haber kanalının sesi sonuna kadar açık, oturuyoruz.
Tam önümüzdeki masada belli ki tugayda görevli genç askerler var.

4

BAŞIMIZ SAĞOLSUN

Ben bir saat boyunca bu haberi yazarken, onlar da çay ve sigara içiyor.
Haber kanalı önce Halep’e, sonra Hatay’a, oradan da Londra’daki “Halep’le omuz omuza” eylemine canlı bağlanıyor. Bir saat boyunca Türk / Halep kardeşliği ve Türkiye’nin Halep çalışmaları anlatılıyor.
Başımız sağolsun Türkiye...