Sevgili okurlar,
Pazar günü “Devlet Bahçeli’nin bilinmeyen yönleri” başlıklı bir yazı yazmıştım. Bu yazıya MHP’lilerden olağanüstü bir ilgi ve de tepki geldi.
Bir kısım aklı başında MHP’li “Güzel bir yazı. Sayın Bahçeli’nin uzun yıllardır Meclis’ten maaşlarını almadığını ve bu paraları her maaş gününde hayır kurumlarına yolladığını biz de sizden öğrendik. Bu onun ne kadar hayırsever bir insan olduğunu gösteriyor” derken, bir grup fanatik MHP’li de:
“Vay efendim, bu nedir böyle? Bahçeli el yıkama rekortmeni, TV’de evlilik programlarını izliyor, gezilerinde uçağa binmiyor’ demek ne demek? Sen ahlaksızsın, sen şusun, sen busun” gibi ipe sapa gelmez, kendilerine yakışan saldırılarda bulunuyor.
Birileri bardağın dolu tarafını, diğerleri de bardağın boş tarafını görüyor!

* * *

Ben Devlet Bahçeli için “İnsan olarak namuslu biri. Hırsızlığın revaçta olduğu, sahtekârların, rüşvetçilerin, ahlâksızların el üstünde taşındığı günümüzde dürüst kalmak önemli bir özelliktir. Paraları sıfırlamıyor, tam tersine yıllardır maaşlarını hayır kurumlarına dağıtıyor. Günümüzde böyle başka bir siyasi yok” demişim. Kötü mü söylemişim?
Bu arada onun elini çok yıkama alışkanlığından, uçağa binmediği için seçim gezilerine bile karayoluyla gittiğinden, TV’de evlilik programlarını izlediğinden bahsetmişim.
Ne var bunlarda?
Bugün, uçak korkusu olan, TV’de evlilik programlarını izleyen, elini fazla yıkayan milyonlarca insan var. Çok doğal, insani bir durum değil mi bu?
Bir kısım akılları havada fanatikler bunlara kızmışlar!

* * *

Hele MHP’nin sözcüsü gibi bir gazete var. Okunmayan bir gazete! Tirajı çok düşük! Adı: Ortadoğu...
İşte o gazete (salı günkü nüshasında) beni hedef göstererek “Bu edepsiz kaleme sessiz kalma ülkücü!” diye sürmanşet attı. Açıkça hedef gösterdi!
Bunların demokrasi anlayışı (!) bu işte... Akılları sıra beni korkutacaklar!
Siz kimsiniz yaa? İşlerinizi böyle tehditle, kabadayılıkla mı yürütürsünüz?
Allah bu devleti sizin elinize düşürmesin!

* * *

Yapılan tehditleri görünce bazı meslektaşlar:
“İyi ki bunlar iktidarda filan değil. Allah’tan memleketi bu gibi kafalar yönetmiyor. Bunlar iktidarda olsa ülkede tam anlamıyla faşizm hâkim olurdu!” dediler.
Ben “Bütün MHP’liler öyle değil. Aklı başında insanlar çok. Onların arasında benim çok yakın, çok sevdiğim arkadaşlarım var.” diye itiraz ettim.
MHP’lilerin çoğu adam gibi adamdır. Böyle tehditler savuran antidemokratik insanlara ise ne denilmesi gerektiğini söylemeye terbiyem müsait değil!
Tabii bu tosunlarla mahkemede hesaplaşacağız!
Bakalım orada da kabadayılıkları devam edecek mi?

“Katili o gazete olur!”

Ortadoğu Gazetesi’nin beni hedef gösteren sürmanşet haberine tepki olarak gelen çok sayıda mailden biri de meslektaşımız Baki Karakol’a ait... Şöyle yazıyor:


“Facebook sayfamda ve Twitter hesabımda paylaştığım tepki yazımı bilginize sunuyorum.
80 öncesi faşist saldırganlıkları depreşen Ortadoğu Gazetesi, usta gazeteci Rahmi Turan’a saldırmış, onu hedef göstermiştir.
Yarın Rahmi Turan, gazeteciliğinden, yazdığı yazıdan ötürü, Allah korusun, katledilirse, katili bellidir, Ortadoğu Gazetesi’dir.
Kaldı ki, Rahmi Turan, ‘Devlet Bahçeli’nin bilinmeyen yönleri’ başlıklı yazısında, iyi taraflarını da yazmıştır. Ortadoğu Gazetesi’ni çılgına döndüren tümcelerin kaynağını “Ona yakınlığı olan bir arkadaşım bana Devlet Bey’in günlük hayatını anlatınca şaşırdım ve sizlerle paylaşmak istedim’ diyerek özellikle vurguluyor.
Ortadoğu Gazetesi, usta gazeteci Rahmi Turan’a Bahçeli ile ilgili bilgileri verenlerin ya da verenin, Bahçeli’ye yakın biri olmasına neden odaklanmıyor?”

Te­bes­süm


Askercilik oyunu!

Adam, uzun yıllar sonra karşılaştığı çocukluk arkadaşıyla eski günleri yâd ederek:
“Küçükken seninle hep askercilik oyunu oynardık!” der.
Arkadaşı başını sallar:
“Evet...”
“İşte o hevesle askeri okula gittim ama askerliğin bana göre olmadığını kırk yıl sonra anladım.”
“Peki, anlayınca ne yaptın?”
“Çok geçti artık! Bunu anladığım zaman general olmuştum.”

Gü­nün Sö­zü

Tabiat insanları iyi 
yaratmıştır. Onları bozan toplumdur!