Bugün birinci sayfamızdaki TOKMAK-1 sütunumda yazdığım “Geri adım” başlıklı yazıya bu sütunda devam ediyorum.
Bizim iktidar, gündemi değiştirmek için konu bulmakta pek usta...
Ekonomi ne zaman kötüye gitse, ne zaman dolar alıp başını yürüse, çarşı-pazar ne zaman yangın yerine dönse toplumu derinden sarsacak, günlerce konuşulup tartışılacak bir mesele yaratarak gündemi değiştiriyor.
Küçük yaştaki kızlara tecavüz edenlere af getirilmek için hazırlanan yasa tasarısı da böyle...
Toplumun ağzına bir emzik verildi ve bütün dikkatler o yöne çevrildi.
Başımızda bunca dert varken, tecavüzcülere affı tartışmanın sırası mıydı?
İktidar, aklını başına toplamalı, yeni gündemler yaratmak sevdasından vazgeçip, ülkenin boğazını sıkan sorunlarla uğraşmalı.
Dikkatleri başka yöne çekmek için zırt pırt gündem değiştirmek belki AKP’ye nefes aldırıyor ama bunun millete hiç bir yararı yok!

*  *  *

Kamuoyunu derinden sarsan yasa tasarısı dün Meclis’ten geri çekildi.
“Küçük yaştaki kızlara tecavüz suçundan hapis yatanlara, kurbanlarıyla evlenmeleri halinde cezaevinden kurtulmalarını öngören yasa tasarısı” konusunda neden böyle geri adım atıldı?
Halbuki tasarıya imza atan AKP’li 6 milletvekili ile Başbakan ve Adalet Bakanı da çok kararlı görünüyorlardı.
Evet, kamuoyunun ve bizim gibi köşe yazarlarının uyarıcı eleştirilerinin geri adımda önemli bir etkisi olabilir ama... Bunun asıl sebebi bence, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, toplumun büyük tepkisi üzerine Başbakan Binali Yıldırım’ı uyarmasıdır.
Başbakan’ın, tasarıyı geri çektiklerini açıklarken “Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine” ifadesini kullanması, gerçekte ülkeyi yönetenin Başbakan ve Bakanlar Kurulu değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğunu gösteriyor.
Anlaşılan, bir çeşit “Başkanlık provası” bu...

*  *  *

Her yanımızı düşman sarmış durumda... Teröristler kan akıtmaya devam ediyor.
Askerlerimiz yabancı topraklarda vuruşuyor. Şehitler veriyoruz.
İç politikada da dış politikada da zor bir dönem yaşamaktayız.
Çarşı-pazarda fiyatlar almış başını gidiyor, 20 milyon insanımız açlık sınırında... Biz hâlâ başkanlıkla yatıp, başkanlıkla kalkıyoruz.
Başkanlık bizi tüm bu dertlerden kurtaracakmış gibi bir hava estiriyorlar!
Yazık oluyor güzelim ülkemize!

Kırgızlar kadar olamadık!


Türkiye olarak Avrupalı olmak, uygar ülkeler arasında yer almak istiyoruz.
90 küsur yıl önce Atatürk’ün bize çizdiği yol da budur.
Gerçi Avrupa ülkeleri ikiyüzlü ve güvenilmezdir ama biz aklımızı çalıştırmalı, onlar için değil, kendimiz için her şeyimizi uygar Batı toplumları düzeyine getirmeliyiz.
Durum böyle olduğu halde geldiğimiz nokta üzücüdür.
Şu “Çocuk yaştaki kızlara tecavüz edenlere getirilmek istenen af tasarısı” bile ilkelliğimizi gösteriyor.

*  *  *

Kadim okurlarımdan Elektrik Mühendisi Semih Kalkan- oğlu “Kırgızistan kadar olamadık” diyerek bir e-posta yollamış...
Semih Bey, Rus ve Orta Asya basınını takip eden aydın bir okurumdur.
Kırgızistan’da yeni çıkarılan bir kanunla ilgili haberi bana yollayan Kalkanoğlu “Kırgızistan kadar olamadık” diyor.
Haber şöyle:
“Kırgızistan’da küçük yaştaki kızlara ve erkek çocuklara dini nikâh kıyanların hapis cezasına çarptırılmasını öngören yasa onaylandı.
Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev, Kırgızistan Medeni Kanunu ve Ceza Kanunu’nda yapılan değişiklikleri kabul etti.
Yeni yasa, reşit olmayan kişilerin dini nikâhını kıyan imam ile nikâhta yer alan anne ve babalar dahil herkesin 3 ile 5 yıl arasında hapis cezasına çarptırılmalarını öngörüyor.”

TEBESSÜM

Topluma bir şeyler olmuş!


Bir okurum yazıyor ve toplum olarak ahlâkımızın bozulduğundan yana yakıla şikâyet ettikten sonra başından geçtiğini iddia ettiği şu olayı anlatıyor:
“Metrodaydım... Sabah işe gidiyordum...
‘Şehitlerimiz için saygı duruşu yapalım’ dediler...
Herkes gibi ben de ayağa kalktım. Fakat...
Yerimi kaptılar, ayakta kaldım!
Bu ne karaktersizlik yaa?
Nasıl anlatacağımı bilemiyorum ama bizim topluma gerçekten bir şeyler olmuş!
Olmuş da, iyi şeyler olmamış tabii!”

GÜNÜN SÖZÜ

Ahlâkın olmadığı
toplumlarda, kanunlar
fazla bir şey yapamaz!
11rahmibey30cm