Apple iPhone kullananlar için dev güncelleme gündemde. iOS 10’un olumlu ve olumsuz yanlarını sizin için inceledim.

Güncellemeler, güncellemelerimiz.…
Genel olarak etrafımızdaki şeylerin, insanların, davranışların, alışkanlıklarımızın kontrolümüz dışında değiştirilmesinden rahatsız oluruz.
Teknoloji dünyasındaki kaçınılmaz güncelleme fenomeni önü alınamaz bir acımasızlıkla alıştığımız tüm yazılımları, işletim sistemlerini bir gün aniden değiştiriveriyor.
E biraz sarsılıyoruz. Şimdi Apple iPhone kullananlar için dev bir güncelleme gündemde. iPhone, onuncu yılına mobil işletim sistemi iOS’un onuncu temel güncellenmesiyle girmeye hazırlanıyor. Güncelleme geçen hafta ülkemizde de yayınlandı ve üç gündür kendisiyle karşılıklı hal hatır sorup duruyoruz. İşte iOS 10’a dair beğendiklerim ve sevmediklerim:
- Artık cihazınıza kurulu gelen ve asla kullanmayıp bir klasöre sakladığınız temel uygulamaları silebiliyorsunuz. Neredeyse altının gramı kadar değerli olan dahili hafızanızda yer açabiliyorsunuz böylece.

KAYDIR VE AÇ ARTIK YOK

- Uygulama açılma animasyonları hızlandırıldığı için, yeni işletim sistemi sanki insanda telefon hızlanmış hissi yaratıyor. Bu Apple adına çok zekice bir hareket.
- Artık alt kontrol merkezi paneli iki karttan oluşuyor. Biri öncesinde aşina olduğumuz cihazın ana birkaç kontrolünün, ses yüksekliği ve ekran parlaklığı gibi özelliklerin bulunduğu kart, diğeri ise tamamen ‘Müzik’ uygulamasına ayrılmış olanı. Bu ayrım müzikseverler için iyi olmuş ama ilk karttan mesela ekran parlaklığını kısmak istediğinizde kendinizi bir anda diğer kartta bulabiliyorsunuz. Bu hal saçma bir döngü halinde siz sakinleşinceye kadar devam edebiliyor. Ama asıl sıkıntı bu güncellemede çok beklediğimiz bir özelliğin getirilmemiş olması. Mesela Hücresel Veri açma kapama düğmesinin kısa yollara konulması ya da bu düğmeleri dilediğimiz gibi kişiselleştirilme imkânı tanınmış olması önemli beklentiydi. Android cihazlarda çok sevilen bu özellik ne yazık ki yine yer almadı iOS platformunda.
- Artık o çok sevdiğimiz “Kaydır ve Aç” yok. Kaydırma eylemi artık kamerayı aktif hale getiriyor. Bu aslında pratik bir fikir. Sağa kaydırdığınızda ise zengin ve Apple’ın izin verdiği ölçüde kişiselleştirebildiğiniz bildirimler ekranı çıkıyor karşınıza. Bu benim en sevdiğim yeniliklerden oldu. Android cihazların uzun zamandır sunduğu bu zengin bildirim dünyası benim kendi adıma sevdiğim bir şey. Ama bu yenilikler yüzünden artık çok alıştığımız “Kaydır ve Aç” yerine “Ana ekran düğmesine bas ve aç” var. Bu da cihaz kullanma deneyimimize dinamit çakan bir değişiklik. Ama bundan kaçmanın minik bir püf noktasını önerebilirim. Genel/ Ayarlar/ Erişilebilirlik/Ana Ekran Düğmesi/ Parmağı koyarak aç’ı etkenleştirdiğinizde cihaz elinize aldığınızda ya da hareket ettirdiğinizde ekranını açıyor ve parmağınızı tanıttığınızda açılıyor. (Bir şey değil:)

1

ANA EKRAN SADELEŞMİŞ

- Müzik dinlemeyi çok seven ve sürekli müzik dinleyen biri olarak ‘Müzik’ uygulamasındaki arayüz güncellemesini merakla bekliyordum. Ve kendi adıma yapılan gelişmeleri çok beğendim. Fontlar büyümüş, ana ekran hayli sadeleştirilmiş ve ekranın altındaki seçenekler daha akıllıca sıralanmış. Ama sol elini kullananlar yine daha avantajlı. Bu arada eğer güncelleme sonrası şarkılarınız şarkı adı değil de sanatçı adına göre sıralanıyorsa bunun da çözümü var: Ayarlar/Müzik/Parça ve Albümleri sırala: Başlığa göre
- iMessage renkli değişiklikler içeriyor. Daha önce Watch Series 1 üzerinden atabildiğimiz dokun çiz tarzı mesajlar artık iPhone üzerinden de atılabiliyor. Bir güzel özellik görülmez mürekkep ile el yazınızla mesaj yollayabilmeniz ve alıcının sadece parmağını üzerinde gezdirince mesajı görebilmesi. Ayrıca balon, lazer gösterisi gibi temalar ekleyebiliyorsunuz mesajlarınıza. Artık üçüncü parti uygulamaları da mevcut eğlenceli geliştirmeler ve eklemeler için. Ancak ben henüz ne operatör ne de Wi-Fi üzerinden bu mesajları iOS 10’a güncellemiş arkadaşlarıma yollamayı beceremedim.
- Fotoğraflar keyif verici yeni özelliklere kavuşmuş. Belli bir yer ve zamanda çektiğiniz fotoğraf ve videolar cihaz tarafından Anılar adıyla hikayeler haline getiriliyor. Bu özelliği Google Fotoğraf kullananlar neredeyse yüzyıllardır kullandığı için çok etkileyici gelmedi bana. Sanırım iCloud ve Google Fotoğraflar rekabeti Apple’i bu kez geriden gelen taraf olmaya zorladı. Hoşuma giden yeni özellik ise uygulamanın tüm fotoğraflarımı tarayıp aynı yüzlerin olduğu fotoğrafları gruplar haline getirmesi oldu. Aynı insanı birkaç farklı grup yaptığında isim verip birleştirmenize imkân tanıyan bu özellik sanırım en favori özelliklerimden biri oldu.

SEVİLEN ‘ÇIKIRT’ SESİ DEĞİŞMİŞ

- Artık iPhone’da sevdiğimiz fotoğraf düzenleyici programlar RAW yani sıkıştırılmamış fotoğraf işleyebilecek. Bir fotoğraf aşığı olarak bu da sevdiğim özelliklerden oldu.
- Ama hâlâ istediğimiz şarkıyı parasız telefon melodisi yapamıyor olmamız biraz saçma geliyor doğrusu.
- “Çıkırt” yani telefonu kilitleme sesi değiştirilmiş. Bu birçok insan için ciddi dert olmuş durumda. Biliyorum çok Apple hayranı sırf bu ses için cihazını açıp kapatıyordu. Ama artık sevgili “Çıkırt” “Bizimla dağil”:( Emojiler de değişimden payını almış. Nedense insanlar tabanca ikonunun su tabancası ile değişmesine çok sinirlendiler. Bizimki gibi sevinince havaya ateş edip masumların canına kıyılan bir ülkede sembolik bir değişimin insanları bu kadar rahatsız etmesini anlamakta zorlanıyorum. O kapkara ölüm makinesini emojilerden çıkarmasını çok sevdim Apple’ın!

ÖNEMLİ İKİ SIKINTISI VAR

- Ancak ben güncellemeyi indirdiğimden beri önemli iki sıkıntı yaşıyorum. iPhone 6 Plus cihazım günde üç kez şarjını tüketiyor. Ve normalden yavaş şarj oluyor. İlk başta bunu fotoğraflar uygulamasının iCloud’uma bağlanıp binlerce fotoğrafı analiz etmesine bağladım ama bu analiz bitmiş olmasına karşın pil sorunum kâbus gibi. Üstelik ısınma da yaşıyorum. Sosyal medyada dünyanın dört bir yanından benzer sorunu yaşayan yüzlerce insan görünce acil bir güncellemenin yolda olduğu kanısına kapıldım.
- Sonuç olarak iOS 10 eski cihazlara yepyeni bir his verdiği için kullanıcının çok hoşuna gidecek bir yenilik. Alıştığımız şeyleri kaybetmenin üzüntüsü ise muhakkak yeni özelliklere alışıp bir sonraki dev güncellemede gelen yeniliklere karşı çıkmamızla sonlanabilir. Ama yine de şimdilik benim gayet kişisel izlenimlerim bunlar...