Dün “normalleşmek” demiştim.
Evet, deli gibi istiyorum normal hayatlarımıza dönmeyi.
Siyaset konuşmamayı, olan biteni takip etmek zorunda kalmamayı.
Nefret ve öfke dolu mesajlara maruz kalmadan, düşündüklerimi, hissettiklerimi paylaşabilmeyi.
Gece 24.00’e kadar Bakanlar Kurulu açıklamasını beklemek zorunda kalmak istemezdim.
Ama olmadı. Olmuyor. Ve belli ki bir süre daha olmayacak…
Olağanüstü hal (Ah! Öyle acı ki cümle içinde bunu kullanıyor olmak) hayatlarımıza ne getirecek bilmiyoruz.
Ya da ülke yönetiminde geçen haftaya göre neler değişecek.
İlk korkumuz tabii ki yaşamsal özgürlüklerimizin kısıtlanması.
Yaşam tarzımıza müdahaleler olacak mı?
Mesela sanat alanında neler eksilecek?
Kişisel beklentim, demokrasi kazandığına göre sıkıyönetim günlerindeki gibi kısıtlamaların olmaması. Malum yaz aylarındayız. Yaz bu ülkede pop starların kentlere gittiği, sahil kasabalarında konserler verdiği, hayranlarıyla buluştuğu dönemlerdir.
Ve yine biliyoruz ki ülkemizin son bir yıldır yaşadığı terör saldırılarından en çok eğlence sektörü çalışanları zarar gördü.
Dün bu soruma cevap aradım. Konserler iptal edilecek mi yoksa insanların son bir haftadır yaşadığı travmadan tercih ettikleri şekilde uzaklaşmalarına izin verilecek mi?
Bir kentte konser yapılacağı zaman hem valilikten hem de Emniyet Müdürlüğü’nden izin alınıyor.
Bu yaz yapılacak konserlerin izinlerinin en geç bir ay önce alınmış olması gerekiyor.
Dün konser yapan isimlere haber gitmiş ve verilmiş tüm konser izinlerinin iptal edildiği ve izinler için yeniden başvurulması gerektiği bildirilmiş.
Şimdi organizatörler izin almak için yeniden başvurmaya başladılar. Henüz ne kadar konserin iptal olacağı, izinlerde kimlere zorluk çıkarılacağı ya da güvenlik açısından ne gibi değişikliklerin olacağı bilinmiyor. Ama en azından izin mekanizmasının çalıştığını biliyoruz.
Umarım benim gibi ruhu müzikle dinlenen insanlar için cendereyi biraz daha sıkıştırmazlar.
Bu şarkı ‘Özledim’in aynısı!
Darbe haberlerinden uzaklaşmak için yeni albümleri karıştırmak istedim. Ve şu ilginç olayla karşılaştım.
Murat Boz’u bana sevdiren şarkılardandır ‘Ben Özledim Galiba Seni’ diye başlayan şahane Fettah Can şarkısı. Ki Fettah Can da çok güzel yorumlamıştır sonra... Ama çok ilginç bir durum var Murat Boz’un yeni albümünde.
‘Adını Bilen Yazsın’ isimli şarkısının intro ve nakarat melodisiyle neredeyse birebir ‘Özledim Seni’ şarkısı. Üzerine rahat rahat o şarkıyı söyleyebiliyorsunuz.
Acaba bu şarkı da Fettah Can’ın elinden mi çıktı diye baktım ama hayır. Şarkının müziği Kadir Mutlu ve Fotios Stefos imzası taşıyor. Aynı şarkıcının bir hitine bu kadar çok benzeyen bir hiti, bu kadar yakın arayla seslendirdiğine tanık olmamıştım hiç. İlginç geldi.
