Steve Jobs, dünyanın tüketici teknolojilerine bakışını değiştirip bu dünyadan göçüp gittiğinden beri Apple, kişisel bilgisayar, tablet ve akıllı telefon konusunda hem arzu nesnesi hem de teknolojik trendlerin yaratıcısı.
Microsoft, işletim sistemi konusundaki başarısını ne Nokia operasyonuna ne de Surface serisine yansıtmayı başaramadı. Güzel cihazlar tasarladı ama bunların hiçbiri arzu nesnesine dönüşemedi.
Ancak bu trend terse dönüyor olabilir.
Microsoft geçtiğimiz hafta herkese sürpriz gibi gelen bir cihazın tanıtımını yaptı. Bu tanıtımın, teknoloji dünyasının heyecanla beklediği Apple’ın yeni Mac Book lansmanına denk gelmesi tabii ki tesadüf değildi.

EN İNCE LCD EKRANA SAHİP

Surface Studio adını taşıyan tümü bir arada PC ilk anda müthiş tasarımıyla dikkatimi cezbetti.
Dünyanın en ince LCD ekranına sahip olan cihaz, Apple ürünlerini arzu nesnesine dönüştüren kitleyi hedef alıyor gibi görünüyor: Yaratıcı iş yapanlar.
10surfacestudio

Grafik sanatçıları, video yapımcıları, web tasarımcıları gibi çevreler şimdiden bu cihaz için bir kaşlarını kaldırdılar bile.
28 inç, incecik ekran parlak metal kollarla zemine bağlanıyor. Ve bu kollar bir tasarım harikası olmaktan çok fonksiyonellik de taşıyorlar. Ekranı çeşitli pozisyonlarda konumlandırmanıza yardım ediyorlar. Ama büyük ekranda çalışan meslek gruplarına kıyağı bununla sınırlı değil cihazın. Asıl devrim kesik bir silindir parçasını andıran ve Azınlık Raporu filmindeki gibi ekrana hükmeden “Surface Dial”. Bu cihazı ekrana koyup çevirdiğinizde üzerinde çalıştığınız dosyayı çevirebiliyor, kullandığınız programın komutlarını değiştirebiliyor, çizim yapıyorsanız renkleri, kalem boyutunu değiştirebiliyorsunuz. Dial, çeşitli programlara göre uyarlanıp farklı komutları gerçekleştirebiliyor. Ve videosunda çalışmasını görebildiğim kadarıyla gerçekten çok yenilikçi ve kolaylık sağlayan bir cihaz.
Surface Studio 4500 x 3000 gibi müthiş bir ekran çözünürlüğüne sahip. İki farklı Nvidia Ekran kartı seçeneğini bulunuyor. Firma verilerine göre ekran 13.5 milyon piksel ile 4K bir televizyondan yüzde 63 daha fazla piksele sahip. 8 ila 32 GB arasında RAM ve 1 yada 2 TB dahili hafıza seçebiliyorsunuz. İşlemci seçenekleri ile Intel altıncı nesil Core i5 ya da i7. Ayrıca güncel Apple ürünlerinde azalan girişlerin tersine bildiğimiz tüm konvansiyonel giriş ve çıkış portlarına sahip. 4 adet USB 3.0 bunlardan en önemlisi bence. Fiyat tabii ki tuzlu. ABD fiyatı 2999 ila 4199 dolar arasında değişiyor. Ülkemize girdiğinde o korkunç vergileri de eklediğimizde tabii ki akıl dışı yerlere gidiyor ama profesyoneller bu fiyatları mecburen gözden çıkaracağa benziyor.

Teknolojinin en sevdiğimiz tarafı kapatılabiliyor olması


Bizler iyi kötü gelen yeni teknolojilere adapte oluyoruz. Ama devletimizin bırakın o teknolojilerin tasarım ve üretiminde söz sahibi olabileceğimiz eğitim ve kaynak şartlarını yaratmayı gelen ithal teknolojilerden de ödü patlıyor.
Devletimizin en sevdiği şey tüm bu yeni teknolojilerin engellenebilir, sansürlenebilir ve kapatılabilir olması.
Geçtiğimiz hafta ülkemizin Güneydoğu bölgesi çok ciddi bir tehlike geçirdi. Hatta belki de hâlâ tehlike altında ama bizim nedense olandan bitenden hiç haberimiz yok.
NASA olmasa bizim belki de haberimiz bile olmayacaktı. Musul’da bir kükürt tesisinden gerçekleşen sızıntı sonrası zehirli gazlar, NASA haritasına göre ülkemizin Güneydoğu illerini tehlike altında bırakıyordu. Hemen ülkenin hava kalitesini ölçen sensörlerin verilerinin yayınlandığı siteye döndük bilgi için ama bakın ne tesadüf, o bölgenin yani sınırın öte yanından kimyasal saldırı riski altında bulunan bölgenin hava kalitesi ölçme sensörleri arızalıydı. Artık sözde mi bilemiyoruz ama veri yoktu.
Bu artık sadece hepimizi salak yerine koymakla açıklanabilir. Gerçe biz zamanında radyasyonlu çay içen bakan bile görmüş bir milletiz ama hiçbir şeyin değişmemiş olması çok ama çok acıklı.