Hükümet, Güneydoğu’nun olaylı ilçelerini tamamen askere bırakmış. “Asker darbe yapacak” diye Emniyet Asayiş Yardımlaşma (EMASYA) protokolünü kaldıran AKP’dir. İç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesini kaldıran AKP’dir. Yani şu anda askere yetkisiz bir biçimde görev verilmiş oluyor. İşin sorumlusu İçişleri Bakanlığı olmasına rağmen, sanki onların sorunu değil de askerin göreviymiş gibi sorumluluktan kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar. Doğru, ülkede yarın ne olacağı belli olmuyor. Bugün yetkisiz bir biçimde terörle mücadele görevi verilen askerden, bunun ileride hesabının sorulmayacağını kimse garanti edemez. Geçmişte terörle mücadele edenlerin, 28 Şubat döneminde görev alanların yargılandığını da unutmayalım.
Kuşkusuz güvenlik güçleri şehit vermemek, teröristlerin adeta rehin aldığı vatandaşın zarar görmemesi için çok dikkatli hareket ediyor. Bazen “Niçin bitmiyor?” sorularının cevabı işte budur. Daha fazla teröristin ölmesini de istemiyorlar. Çünkü, öldürülen her teröristin ailesi bu olaydan sonra “Devlet düşmanı” oluyor. İşte terör örgütünün de istediği de budur... Onlar ister ki daha fazla PKK’lı öldürülsün, ister ki Türk-Kürt düşmanlığı yaratmak için daha fazla güvenlik gücü şehit edilsin.

“ÖLÜMÜ DEĞİL YAŞAMAYI SEÇİN”


Örgütün ince taktiklerini bilen Kayseri Tugayı’nın yetkilisi olan komutan Sur İlçesi’nin dar sokaklarında hep şu anonsları yapıyor, yaptırıyor:
“Peygamberler ve nebiler şehri, size mübarek Ulu Cami’den sesleniyorum. Sur bölgesi içinde oluşturduğunuz bu terör olaylarına son verin, teslim olun. Burada yaşayan insanları daha fazla mağdur etmeyin, teslim olun. Daha fazla ölüme neden olmayın. Devletimizin mücadele ve kararlılığı ortadadır. Ölümü değil yaşamayı seçin, teslim olun. Sevdikleriniz sizi evlerinde bekler, teslim olun. Soğuk, açlık ve sefalet içinde toprak altında yaşamayı değil devletin güvencesinde sevdiklerinizle yaşayın, teslim olun. Bu topraklarda barış ve kardeşlik içinde beraber yaşamak için teslim olun. Hep beraber yaşamak için Güvenlik güçlerimize teslim olun.” Cizre’yi de oradan farklı görmeyin. İlim, irfan yeridir. Orası peygamberler, nebiler merkezidir. Bugün tam 43 gündür sokağa çıkamayan, işyerini açamayan vatandaş parasız kaldı. Marketi açsanız ne olacak bir şey alacak paranız olmadıktan sonra... Yurdun değişik yörelerinden Cizre’ye gönderilen gıda yardımları ise “siz dağıtacaksınız, biz dağıtacağız” anlaşmazlığı yüzünden halka ulaştırılamıyor.

GELELİM ŞU RAKAMLARA


Genelkurmay Başkanlığı, olaylarla ilgili halkı bilgilendirmek adına yürütülen operasyonlarda “etkisiz hale getirilen” yani öldürülen terörist sayılarını da açıklıyor. Ancak bu teröristlerin cesetlerinin hep kaçırıldığı, bilinmeyen yerlere gömüldüğü belirtiliyor. Bu durum zaman zaman kuşkuya da neden oluyor. Önceki gün Genelkurmay Başkanlığı’nın yaptığı açıklamaya göre yürütülen operasyonlarda Şırnak’ın Cizre ilçesinde 446, Silopi ilçesinde 145, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde ise 120 olmak üzere toplam 711 terörist “etkisiz” hale getirildi. Yani öldürüldü. Ancak hiçbir zaman bu kadar teröristin cesedine ulaşılması mümkün olmadı. Teröristlerin cesetleri kaçırdığı ya da gömdüğü, Sur ilçesinde ise yer altı geçitlerine attığı öne sürülüyor. Tabii vatandaş açıklandığı kadar terörist cesedi görmediği için yapılan açıklamaları da ihtiyatla karşılıyor.

ARADA BU KADAR FARK OLUR MU?


Genelkurmay Başkanlığı kamuoyunu bilgilendirmek adına bu açıklamaları yapıyor yapmasına ama asıl işin sahibi olan İçişleri Bakanlığı ise derin uykuda... Olup bitenlerle ilgili bakanlığın hiçbir açıklaması olmuyor, sorulara cevap verilmiyor.
O yüzden CHP Antalya Milletvekili Dr. Niyazi Nefi Kara, İçişleri Bakanlığı’na “Bilgi Edinme Hakkı” kapsamında sorular yöneltti. 24 Haziran 2015 tarihinden sorunun yöneltildiği 14 Ocak 2016 tarihine kadar “etkisiz hale getirilen terörist” sayısını sordu. İçişleri Bakanlığı’ndan gelen cevap ile Genelkurmay Başkanlığı arasındaki “öldürülen terörist sayısı” bakımından arada tam 517 kişilik fark var. Üstelik İçişleri Bakanlığı yalnız Cizre, Silopi ve Sur ilçelerinde yaşanan olaylarla sınırlı kalmamış, polis sorumluluk bölgesindeki tüm olaylarda “etkisiz hale getirilen” terörist sayısını 194 olarak açıklamış. Aynı dönemde 122 örgüt mensubu yaralı olarak ele geçirilmiş. Peki biz kime inanalım? Genelkurmay Başkanlığı’nın açıkladığı 711 teröristin etkisiz hale getirildiğine mi, yoksa İçişleri Bakanlığı’nın 194 teröristin öldürüldüğü açıklamasına mı inanalım. Karar sizin...