MGK kararlarını açıklamak suç... Özkök’ün varlığından söz ettiği MGK kararının belgesini gazeteci Mehmet Baransu yıllar önce ortaya koymuştu. MGK kararlarını açıklamak gazetecinin başına ciddi dert açar. Çünkü, bu belgeleri yazdığınız zaman cezası 8 yıldan başlıyor, üstelik hapis cezasına çarptırılmanız halinde bu cezanın ertelenmesi ya da paraya çevrilmesi de yok.
SEZER GÜNDEME GETİRDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun son dönemde sıkça gündeme getirdiği bu belge, MGK’nın, Fetullah Gülen cemaatiyle mücadele edilmesi için karar almasına ve bunu hükümete tavsiye etmesine rağmen bırakın mücadeleyi, Gülen’le işbirliğinin daha da artırıldığı anlaşılıyor.
MGK, dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in başkanlığında 25 Ağustos 2004 tarihinde toplandı. O toplantıda şu karar alındı:
“24 Haziran 2004 tarihli MGK toplantısının gündem konularından biri olan ‘Türkiye’deki Nurculuk Faaliyetleri ve Fetullah Gülen’ konusu gündeme gelmiş, yurtiçi ve yurtdışı faaliyetlerine karşı bir eylem planı hazırlanması uygun görülmüş ve bu konudaki tavsiye kararının Hükümete bildirilmesine karar verilmiştir.”
Kararda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Başbakan Yardımcıları Abdüllatif Şener, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, İçişleri Bakanı Abdulkadir Aksu, Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman, Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek, Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına, Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur’un imzaları var. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in kararda ismi var ama imzası yok.
NİYETLERİ MÜCADELE DEĞİL
Açıkçası, MGK önemli bir konuda karar alıyor, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve kurul üyesi bakanlar da kararı imzalıyor ama bunun gereğini yapma gibi bir niyetleri yok. Sadece 17 Mart 2005’te, Başbakanlık Güvenlik İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan “İrticai Faaliyetlere Karşı Yürütülecek Mücadele Stratejisine Ek Eylem Planı” dönemin Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer imzasıyla ilgili Devlet Bakanlıkları, bilgi olarak da Adalet Bakanlığı ile Genelkurmay Başkanlığı’na ulaştırıldı. Kuşkusuz bunun da gereği yapılmadı.
28 Şubat dönemindeki uyarılar, MGK’da alınan kararlar dikkate alınmış olsaydı, bugün Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) olarak nitelendirilen yapının bu kadar güçlenmesinin önü de alınırdı. Ancak o dönem, irticai faaliyetlerle mücadele etmek de kolay olmadı. Çıkarılması gereken bir çok yasa çıkarılmadı. Pompalı tüfeklerin satışı bile denetim altına alınamadı.
MGK kararını hükümet hep “yok hükmünde” saydı. Nitekim bu konuda CHP Parti Meclisi Üyesi ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu tarafından yöneltilen soruyu, dönemin Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler şöyle cevaplandırdı:
“Önergede bahsedilen konu, MGK gündemine hükümetimiz tarafından getirilmemiştir. Ayrıca söz konusu MGK kararını hayata geçirme yönünde hükümetimiz döneminde herhangi bir Bakanlar Kurulu kararı alınmamıştır, her hangi bir adım atılmamıştır.”
