Ara Gü­ler, Cum­hur­baş­ka­nı Er­do­ğa­n’­ın fo­toğ­raf­la­rı­nı çe­kin­ce “nur to­pu­” gi­bi bir po­le­mi­ği­miz doğ­du. Ko­nu hâ­lâ tar­tı­şı­lı­yor. Er­do­ğa­n’­ın fo­toğ­ra­fı­nı çek­tir­me is­te­ği­nin ne­den­le­ri­ni bir ke­na­ra bı­ra­ka­lım... Fo­toğ­raf Os­man­lı Sa­ra­yı­’na ne za­man, na­sıl gir­di? Ör­ne­ğin... II. Ab­dül­ha­mit için fo­toğ­raf tut­kuy­du. 35 bin ka­re fo­toğ­ra­fı var­dı. Öy­le ki, sal­ta­na­tı­nın 25. yı­lın­da çı­kar­dı­ğı af ön­ce­si mah­kum­la­rın por­tre fo­toğ­raf­la­rı­nı çek­ti­rip yüz­le­ri­ne ba­ka­rak af için ka­rar ver­di! İş­te... “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­den “Fe­büs Efen­di­”ye Sa­ra­y’­ın Er­me­ni fo­toğ­raf­çı­la­rı...


Erdoğan, Ara Güler’in objektifine torunlarıyla poz verdi.


II. Ab­dül­ha­mit (1842-1918)...
Os­man­lı ta­ri­hi­nin en tar­tış­ma­lı sul­ta­nı; 33 yıl pa­di­şah­lık yap­tı.
Yük­sek du­var­lar ile çev­ri­li Sa­ra­y’­ın­dan he­men hiç çık­mı­yor­du.
Ama dün­ya­yı sa­ra­yı­na ge­tir­me­nin yo­lu­nu bul­du; fo­toğ­raf!..
Dün­ya ta­ri­hi­nin -o dö­ne­me ka­dar- en bü­yük fo­toğ­raf ko­lek­si­yo­nu­nu oluş­tur­du.
Fo­toğ­raf­la ta­nış­tı­ğın­da ço­cuk sa­yı­la­cak yaş­tay­dı.
Kı­rım Sa­va­şı: Ga­ze­te­ci­le­rin ba­şın­dan so­nu­na dek fo­toğ­raf­la­dı­ğı ta­rih­te­ki ilk sa­vaş­tı. (Bu fo­toğ­raf­çı­lar­dan en önem­li­si ise Ja­mes Ro­bert­so­n’­du.)
Os­man­lı sa­vaş mu­ha­bir­le­ri de var­dı.
Ce­ri­de-i Ha­va­di­s’­in sa­vaş mu­ha­bir­le­ri­nin gön­der­di­ği fo­toğ­raf­lar Sul­tan Ab­dü­la­zi­z’­e de su­nu­lu­yor­du.
Şeh­za­de Ab­dül­ha­mit Efen­di fo­toğ­raf­la böy­le ta­nış­tı.
Fo­toğ­raf­lar, ya­şa­dı­ğı “ka­fe­se­” dün­ya­yı ge­ti­ri­yor­du.
Fa­kat...
Me­se­le sa­de­ce me­rak de­ğil­di kuş­ku­suz.
Kuş­ku­cu­luk ki­şi­li­ği­nin te­mel özel­lik­le­rin­den bi­riy­di. Her­kes için önem­siz olan de­tay­la­rı us­ta bir de­dek­tif ti­tiz­li­ğin­de fo­toğ­raf­la­ra ba­ka­rak çö­züm­le­ye­ce­ği­ni dü­şü­nü­yor­du.
De­dek­tif ro­man­la­rı­nı da bu ne­den­le sü­rek­li oku­mu­yor muy­du?
Fo­toğ­raf onun için ay­nı za­man­da is­tih­ba­rat ara­cıy­dı...
Sa­ra­y’­ın bir kö­şe­si­ne “fo­toğ­raf­ha­ne­” yap­tır­ma­sı bo­şu­na de­ğil­di...
Ve her­ke­sin-her şe­yin fo­toğ­ra­fı­nın çe­kil­me­si­ni is­te­yen II. Ab­dül­ha­mi­t’­in, ken­di fo­toğ­ra­fı­nın çe­kil­me­si­ni hiç is­te­me­me­si de bo­şu­na de­ğil­di...

Vesveseli olduğu için kendi fotoğrafının çekilmesini hiç istemeyen II. Abdülhamit’in, şehzade iken amcası Sultan Abdülaziz’le gittiği İngiltere’de çektirdiği fotoğraf. Yıl 1867)

Sa­ra­y’­ın ai­le al­bü­mü


Her şey bir gü­ver­cin yu­va­sı­nın gö­rün­tü­süy­le baş­la­dı.
Yıl, 1827...
Emek­li bir su­bay olan Jo­seph Ni­cep­ho­re Ni­ep­ce (1765-1833), 26 sa­at sü­ren bir uğ­raş son­ra­sın­da, evi­nin pen­ce­re­sin­den bir gö­rün­tü el­de et­me­yi ba­şar­dı.
Ve bu dün­ya­da bi­li­nen ilk fo­toğ­raf ol­du.
As­lın­da Ni­ep­ce­’den 750 yıl ka­dar ön­ce en il­kel fo­toğ­raf ma­ki­ne­si olan Ka­ran­lık Ku­tu­yu kul­la­nan ilk ki­şi ün­lü İs­lam op­tik bil­gi­ni Bas­ra­lı El-Ha­san (965-1030) idi. Ney­se, ko­nu­yu da­ğıt­ma­ya­yım...
Tak­vim­ler, 1839 yı­lı­nın 19 Ağus­tos gü­nü­nü gös­ter­di­ğin­de bu ye­ni icat, Fran­sız Bi­lim­ler Aka­de­mi­si ta­ra­fın­dan res­mi ola­rak ilan edil­di.
Üç yıl son­ra...
Ce­ri­de-i Ha­va­di­s’­in 17 Tem­muz 1842 ta­rih­li nüs­ha­sın­da, Pa­ri­s’­te­ki Lou­is Da­gu­er­re­’in çı­rak­la­rın­dan mös­yö M. Kom­pa­’nın İs­tan­bu­l’­a gel­di­ğin­den, fo­toğ­raf sa­na­tı­nı üc­ret mu­ka­bi­li teş­hir et­ti­ğin­den ve is­te­yen­le­re de öğ­ret­ti­ğin­den bah­se­dil­di.
Bu ta­rih, Os­man­lı­’ya fo­toğ­ra­fın fii­len gel­di­ği ta­rih ola­rak ka­bul edil­di.
19’un­cu yüz­yıl or­ta­la­rın­dan iti­ba­ren fo­toğ­raf, sa­ray res­sam­la­rı­na dar­be vur­du. Kra­li­çe Vic­to­ri­a’­dan II­I. Na­pol­yo­n’­a, Ka­ise­r’­den II. Alek­san­dra­’ya ka­dar ha­ne­dan­lar fo­toğ­ra­fa bü­yük il­gi gös­ter­di. Ken­di­le­ri ve ai­le­le­ri­nin fo­toğ­raf­la­rı­nı çek­tir­di­ler. Hat­ta...
Çek­tir­dik­le­ri fo­toğ­raf­la­rı bir­bir­le­ri­ne gön­der­di­ler. Ör­ne­ğin...
Al­man İm­pa­ra­to­ru II. Wil­helm ai­le­si­ni ta­nı­tan fo­toğ­raf­la­rı II. Ab­dül­ha­mi­t’­e gön­der­di. Yıl­dız Sa­ra­yı­’n­dan da Al­man­ya­’ya he­men bir “Ai­le Al­bü­mü­” gön­de­ril­di.
II. Ab­dül­ha­mit salt ai­le al­bü­mü gön­der­me­di yurt dı­şı­na. Fo­toğ­raf onun için ay­nı za­man­da pro­pa­gan­da ara­cıy­dı...
Os­man­lı Dev­le­ti­’nin dim­dik ayak­ta ve hız­la kal­kın­mak­ta ol­du­ğu­nu gös­te­ren fo­toğ­raf­lar­dan olu­şan al­büm­le­ri de dö­ne­min ABD baş­kan­la­rı­na, İn­gi­liz kra­li­çe­si­ne ve Fran­sız im­pa­ra­to­ru­na he­di­ye et­ti.
AB­D’­ye o ka­dar fo­toğ­raf gön­der­di ki, dün­ya­nın en bü­yük kü­tüp­ha­ne­le­ri ara­sın­da gös­te­ri­len Lib­rary of Con­gres­s’­de özel bir bö­lüm ha­zır­lan­dı.
51 adet al­büm var­dı. Her bi­ri­nin için­de 20 ile 40 ara­sın­da fo­toğ­raf yer alı­yor­du.
Bu al­büm­ler al­tın yal­dız­lı ve kır­mı­zı de­ri kap­lıy­dı.
Fo­toğ­raf­lar­da ko­nu ola­rak, tor­na tez­gah­la­rı, do­nan­ma sa­na­yi ve di­ğer ya­tı­rım­lar var­dı.
Ke­za...
II. Ab­dül­ha­mit, için­de 1200 fo­toğ­raf bu­lu­nan, kır­mı­zı de­ri kap­lı, üze­ri al­tın yal­dız kak­ma­lı 36 adet al­bü­mü de ABD Was­hing­ton Kon­gre Ki­tap­lı­ğı­’na he­di­ye et­ti.
Bu­gün...
II. Ab­dül­ha­mi­t’­in ori­ji­nal­le­ri İs­tan­bul Üni­ver­si­te­si Kü­tüp­ha­ne­si­’n­de bu­lu­nan al­büm­le­ri­nin nüs­ha­la­rı Bri­tish Mu­se­um ve Bib­li­ot­he­qu­e Na­ti­ona­le gi­bi kü­tüp­ha­ne­ler­de bu­lu­nu­yor.
II. Ab­dül­ha­mit sa­de­ce yurt dı­şı­na fo­toğ­raf gön­der­me­di; dün­ya­nın dört ya­nın­dan çe­ki­len fo­toğ­raf­lar­dan al­büm­ler yap­tı.


Fo­toğ­raf mo­da ol­du


Fo­toğ­raf, II. Ab­dül­ha­mit için ay­nı za­man­da “de­net­le­me­” ara­cıy­dı.
Os­man­lı vi­la­yet­le­rin­de ya­şa­nan­la­rı fo­toğ­raf üze­rin­den in­ce­le­yip, prob­lem­le­re mü­da­ha­le edi­yor, ge­liş­me­le­ri ta­kip edi­yor­du. Sa­de­ce bu de­ğil...
1880 yı­lın­da emir ve­re­rek Os­man­lı iz­le­ri­nin ulaş­tı­ğı dört kı­ta­da­ki bü­tün ta­ri­hi eser­le­rin özel­lik­le tür­be, ca­mi, ima­ret ve ben­zer­le­ri­nin fo­toğ­raf­la­rı­nı çek­tir­di.
Be­ğen­me­di­ği fo­toğ­raf­la­rı ise ye­ni­den çek­ti­rir­di.
Fo­toğ­raf ko­nu­sun­da ti­tiz­di.
Bu bi­lin­di­ği için; as­ker­le­rin el­le­rin­de­ki si­lah­lar par­la­ma­sı için yağ­la­nır; bah­ri­ye­li­ler en gü­zel üni­for­ma­la­rı­nı gi­yer; kad­ra­ja gi­re­cek at­lar bi­le özen­le se­çi­lir­di.
Ai­le fo­toğ­raf­la­rı için özel stüd­yo­lar ku­ru­lur­du. Kı­ya­fet­ler, ak­se­su­ar­lar özen­le se­çi­lir­di.
Sa­ra­y’­da fo­toğ­raf o ka­dar mo­da ol­du ki, sa­ray res­sa­mı Ah­met Şe­ker Pa­şa, ar­tık fo­toğ­raf­lar­da yer alıp poz ve­ri­yor­du...
Şu­nu da kay­da ge­çir­mek­te ya­rar var:
II. Ab­dül­ha­mi­t’­in mah­re­mi­ne gi­rip fo­toğ­raf çe­ken­ler ara­sın­da Hı­ris­ti­yan­lar var­dı; ve hep­si üs­te­lik er­kek­ti...

92 al­büm var­dı


II. Ab­dül­ha­mi­t’­in fo­toğ­raf ar­şi­vi ne ol­du?
Şu­nu yaz­ma­lı­yım; II. Ab­dül­ha­mit sı­kı bir ar­şiv­ciy­di.
Her bil­gi­nin-bel­ge­nin sak­lan­ma­sı­nı is­ti­yor­du. Sa­de­ce ken­di dö­ne­mi­ne ait de­ğil­di; ön­ce­ki yıl­la­rın da ar­şi­vi­ni tut­tu­ru­yor­du.
Baş­ba­kan­lık Ar­şi­vi­’n­de 50 mil­yon ve­si­ka bu­lun­du­ğu­nu ya­zar­sam me­se­le da­ha iyi an­la­şı­la­cak­tır.
Dö­ne­min­de dün­ya­nın en bü­yük ko­lek­si­yo­nu­na dö­nü­şen fo­toğ­raf ar­şi­vi­nin hac­mi, 962 al­büm ve 35 bin 535 fo­toğ­ra­fa ulaş­tı.
Fo­toğ­raf al­büm­le­ri Yıl­dız Sa­ra­y’­ın­da “Yıl­dı­z” ve “I­I. Ab­dül­ha­mit Al­büm­le­ri­” is­miy­le ka­yıt al­tı­na alın­dı.
Yıl­lar için­de bun­lar çe­şit­li ku­rum­la­ra ve­ril­di. Ör­ne­ğin...
Ha­len İs­tan­bul Üni­ver­si­te­si Kü­tüp­ha­ne­si­’n­de bu­lu­nan ve Yıl­dı­z’­dan ge­ti­ri­len her bi­ri­si ti­tiz bir ça­lış­ma­nın ese­ri ola­rak, za­rif kap­lı ve üst­le­ri nu­ma­ra­lı iç­le­rin­de 25 bin fo­toğ­ra­fın yer al­dı­ğı al­büm­ler mev­cut.
II. Ab­dül­ha­mi­t’­in fo­toğ­raf me­ra­kı İs­tan­bu­l’­da stüd­yo fo­toğ­raf­çı­lı­ğı­nın bü­yü­me­si­ne ne­den ol­du. 20’n­ci yüz­yı­lın ba­şın­da ne­re­dey­se her kö­şe ba­şın­da ge­zi­ci fo­toğ­raf­çı­lar gö­rül­me­ye baş­lan­dı.
Sek­tö­rün ağır­lık­lı isim­le­ri Ara Gü­ler gi­bi çok iyi fotoğraf çe­ken Er­me­ni­ler idi...

TÜRK BAK­NOT­LA­RI ÜZE­RİN­DE ER­ME­Nİ İM­ZA­LI FO­TOĞ­RAF




Adı, Ast­za­vur Hü­müz­yan...
Er­me­ni­’y­di...
II. Ab­dül­ha­mi­t’­in ba­ba­sı Ab­dül­me­cit dö­ne­min­de mü­ba­ya­cı­ba­şı idi.
Se­vi­len bi­riy­di.
Müs­lü­man ol­ma­sı tek­lif edil­di.
Ka­bul et­ti.
Os­man­lı­’da­ki ne­re­dey­se tüm dön­me­ler gi­bi, “Al­la­h’­ın oğ­lu­” an­la­mı­na ge­len “Ab­dul­la­h” adı­nı al­dı.
Os­man­lı fo­toğ­raf ta­ri­hi­ne dam­ga vu­ra­cak “Ab­dul­lah Fre­re­s” ya­ni Türk­çe­siy­le, “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r” adı böy­le doğ­du.
Vic­hen (1820-1902), Hov­sep (1830-1908) ve Ke­vork Hü­müz­yan (1839-1918) ad­lı üç kar­deş “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r” ola­rak de­de­le­ri sa­ye­sin­de iyi eği­tim al­dı­lar.
Vic­hen, sa­ray res­sa­mıy­dı.
Ke­vork, Ve­ne­di­k’­te­ki Mu­rad Rap­ha­el­yan Oku­lu­’n­da re­sim ve fo­toğ­raf üze­ri­ne öğ­re­nim gör­dü.
Yıl, 1858...
İs­tan­bu­l’­da fo­toğ­raf stüd­yo­su açan Al­man Ra­bach ya­nın­da fo­toğ­raf­çı­lı­ğa baş­la­yan Vic­hen, Ve­ne­di­k’­ten dö­nen kar­de­şi Ke­vork ve Hov­sep ile bu stüd­yo­yu dev­ral­dı.
Fo­toğ­raf­çı­lı­ğı ge­liş­tir­mek için Pa­ri­s’­e git­ti­ler.
Ab­dü­la­ziz dö­ne­min­de sa­ray­da da fo­toğ­raf çek­me­ye baş­la­dı­lar. Şöy­le ol­du:
Ab­dü­la­zi­z’­e “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­den bah­se­dil­di. Çün­kü pa­di­şah, ka­mu da­ire­le­ri­ne as­tır­ma­yı dü­şün­dü­ğü por­tre­si­ne aşık­tı ve bir tür­lü iyi çe­ki­le­me­di­ği­ni dü­şü­nü­yor­du!
Be­yoğ­lu­’n­da stüd­yo­su bu­lu­nan Fran­sız fo­toğ­raf­çı Ju­les De­ra­in’­e çek­tir­dik­le­rin­den hiç mem­nun de­ğil­di.
Yıl, 1863...

Tar­kul­ya­n’­ın çek­ti­ği ve 5 Ara­lık 1927’de te­da­vü­le çı­ka­rı­lan bank­not­la­rın yü­zün­de­ki Ata­türk res­mi.


“Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r” Ab­dü­la­zi­z’­in İz­mi­t’­te­ki av köş­kü­ne da­vet edil­di.
Pa­di­şa­hın on­lar­ca por­tre fo­toğ­ra­fı­nı çek­ti­ler.
Bu por­tre­den son de­re­ce mem­nun ka­lan Ab­dü­la­ziz, asıl gö­rün­tü­sü­nün “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­in çek­ti­ği fo­toğ­raf­ta­ki gi­bi ol­du­ğu­nu söy­le­ye­rek, bun­dan son­ra sa­de­ce “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­in çek­ti­ği fo­toğ­raf­la­rın sa­ray­da ve ka­mu bi­na­la­rın­da kul­la­nıl­ma­sı­nı em­ret­ti.
Da­ha son­ra kar­deş­le­ri, ver­di­ği bir buy­ruk­la “Res­sam-ı Haz­ret-i Şeh­ri­ya­rî­” un­va­nı ile onur­lan­dır­dı.
Böy­le­ce “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r” Os­man­lı Sa­ra­yı­’nın fo­toğ­raf­çı­sı ol­du­lar.
Yıl­dız­la­rı par­la­ma­ya baş­la­dı. Ör­ne­ğin...
1867 Ulus­la­ra­ra­sı Pa­ris Fu­arı’­na ka­tı­lan “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­in ça­lış­ma­la­rı o den­li tak­dir edil­di ki, çok geç­me­den mil­let­le­ra­ra­sı şöh­re­te ulaş­tı.
Bir yıl son­ra...
Yıl, 1868...
Fo­toğ­raf çek­tir­me­yi pek se­ven Gal­ler Pren­si Ve­li­aht Ed­war­d’­ın İs­tan­bul se­ya­ha­tin­de çek­tir­di­ği ve çok be­ğen­di­ği fo­toğ­raf­lar, “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­e 1890 yı­lın­da “K­ra­li­yet Fo­toğ­raf­çı­sı­” un­va­nı­nı ka­zan­dır­dı.
II. Ab­dül­ha­mit tah­ta otur­du­ğun­da “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r” ile ça­lış­ma­ya de­vam et­ti.
An­cak...
İliş­ki bir yıl son­ra “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­in ko­vul­ma­sıy­la so­nuç­lan­dı.
Şöy­le:
Rus Prens Ni­ko­lay 1870’li yıl­lar­da İs­tan­bu­l’­a gel­di­ğin­de “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­in stüd­yo­su­na gi­de­rek fo­toğ­ra­fı­nı çek­tir­di. Prens ile “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r” ara­sın­da ge­li­şen mu­hab­bet son­ra­ki yıl­lar­da da de­vam et­ti.
II. Ab­dül­ha­mit 1877-78 Os­man­lı Rus Sa­va­şı­’n­dan ye­nil­giy­le çık­tı.
Ayas­te­fa­nos Ant­laş­ma­sı ne­de­niy­le İs­tan­bu­l’­a tek­rar ge­len Prens Ni­ko­lay, “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­in stüd­yo­su­nu bir kez da­ha zi­ya­ret et­ti ve yi­ne fo­toğ­raf çek­tir­di.
İş­te bu zi­ya­ret II. Ab­dül­ha­mi­t’­in ku­la­ğı­na gi­din­ce, “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r” sa­ray­dan ko­vul­du; iş­let­me­le­ri­nin ve kart­vi­zit­le­ri­nin üze­rin­de “Zât-ı Haz­ret-i Şeh­ri­yâ­rî­nin Fo­toğ­raf ve Res­sa­mı Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r” iba­re­si yer alan tuğ­ra­yı kay­bet­ti­ler.
Pa­di­şa­hın mah­la­sı yer alan bu tuğ­ra önem­liy­di; çün­kü, Os­man­lı­’nın son dö­ne­min­de si­vil bir iş­let­me­nin kul­lan­dı­ğı bel­ki de ilk ve tek dev­let men­şe­li sem­bol­dü. “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r” bu­nu kart­la­rın­da, zarf­la­rın­da ve iş­let­me­le­ri­nin üze­rin­de kul­la­nı­yor­du.
Tuğ­ra­yı kay­be­den “Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­e yar­dım ama­cıy­la Prens Ni­ko­la­y’­ın em­riy­le Rus se­fi­ri Ge­ne­ral İg­na­ti­yef sad­ra­za­ma mü­ra­ca­at et­ti.
“Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”, kay­bet­tik­le­ri pa­di­şah tuğ­ra­sı­nı an­cak 1890 yı­lın­da ge­ri ka­za­na­bil­di.
Do­kuz yıl Mı­sır hı­di­vi­nin çağ­rı­sı üze­ri­ne Ka­hi­re­’de kal­dı­lar.
İs­tan­bu­l’­a dön­dük­le­rin­de iş­le­ri bo­zul­du. Be­yoğ­lu­’na ta­şı­dık­la­rı stüd­yo­la­rı­nı sat­tı­lar. Yıl, 1899 idi.
Son­ra ya­şam­la­rı­nı kay­bet­ti­ler. An­cak çek­tik­le­ri fo­toğ­raf­lar­la isim­le­ri ölüm­süz ol­du­lar. II. Ab­dül­ha­mi­d’­in, “Yıl­dız Al­büm­le­ri­” ola­rak bi­li­nen fo­toğ­raf ko­lek­si­yo­nu­nun olu­şu­mun­da unu­tul­maz bü­yük kat­kı­la­rı ol­muş­tu...
Os­man­lı fo­toğ­raf ta­ri­hin­de çok Er­me­ni fo­toğ­raf­çı var­dı.
Bun­lar­dan bi­ri de...

FE­BÜS EFEN­Dİ


“Ab­dul­lah Bi­ra­der­le­r”­in ya­nın­da ye­ti­şen Bo­gos Tar­kul­yan (ö:1940) bun­lar­dan bi­riy­di.
Kum­ka­pı­lı Ha­çik ad­lı bir ba­lık­çı­nın oğ­luy­du.
Ve fo­toğ­raf çek­me ye­te­ne­ği kim­se­ler­de yok­tu.
Bu­gün İs­tik­lal Cad­de­si no. 301’de “P­he­bu­s” (Fe­büs) adıy­la 1890’da fo­toğ­raf­ha­ne­si­ni aç­tı. Da­ha son­ra­la­rı fo­toğ­raf­ha­ne­si­nin adı ile çağ­rıl­ma­ya baş­la­na­rak, “Fe­büs Efen­di­” adıy­la ta­nın­dı.
23 yıl II. Ab­dül­ha­mi­t’­in “sa­ray fo­toğ­raf­çı­lı­ğı­nı­” yap­tı. Be­şin­ci de­re­ce­de bir me­ci­di ni­şa­nı bu­lun­mak­tay­dı.
Tar­kul­yan, II. Ab­dül­ha­mi­t’­ten son­ra V. Meh­met Re­şat ta­ra­fın­dan da sık sık sa­ra­ya da­vet edil­di; ha­ne­dan hal­kı­nın fo­toğ­raf­la­rı­nı çek­ti. Ke­za...
İs­tan­bu­l’­a ge­len dev­let adam­la­rın­dan; İran Şa­hı Mu­zaf­fe­red­din, Al­man İm­pa­ra­to­ru II. Wil­helm, Bul­gar Kra­lı Fer­di­nald Habs­burg­lar­dan I. Karl ve Sırp Kra­lı Pe­ta­r’­ın fo­toğ­raf­la­rı­nı çek­ti!
Çok özen­liy­di. 1890’lı yıl­lar­da ço­cuk re­sim­le­ri çek­mek için, Fran­sa­’dan stüd­yo­su­na al­çı­lı kar­ton­dan ya­pıl­mış 70-80 cm yük­sek­li­ğin­de bir oyun­cak at ge­tirt­ti.
Fo­toğ­raf­la­rı pas­tel ton­la­ra bo­ya­yan Tar­kul­ya­n’­ın 1926 yı­lın­da çek­ti­ği Ata­türk por­tre­si, bir yıl son­ra te­da­vü­le çı­kan 50, 100, 500 ve 1.000 li­ra­lık bank­not­la­rın/ka­ğıt pa­ra­la­rın ön yü­zün­de yer al­dı!
Dün­den bu­gü­ne...
Ara Gü­ler gi­bi ni­ce Er­me­ni fo­toğ­raf­çı­la­rı­mız ta­ri­he bel­ge bı­rak­mak için dek­lan­şö­re ba­sıp du­ru­yor.
Son çek­tik­le­ri, Cum­hur­baş­ka­nı Er­do­ğan ol­du...