Her yanımız ateş çemberinde... İçte de dışta da, düşmanlarla vuruşuyoruz.
Ülkemizde 3 milyondan fazla sığınmacı, yani hazır yiyici var.
Ekonomimiz, savaş halinin yıkıcı etkilerinin dışında kalamaz.
Merkez Bankası’nın alacağı kararlar çok önemli... Fakat, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan korkup, ekonominin gereğini yapamıyor. Güya özerk kuruluş ama sadece lâfta bu özerklik!
Erdoğan “Ben faize düşmanım. Faize muhabbetim yoktur. Faiz sömürüdür” diyor, Merkez Bankası da bundan etkileniyor!
Bu işler “Ben faize düşmanım” demekle düzelmiyor. Ekonominin kuralları, kanunları başkadır. Öyle emir-komuta ile bağırıp çağırmakla yürümez. Arz-talep yasası işler!
Başbakan Binali Yıldırım’ın ekonomik tutumu da ilginç...
Binali Bey “Bankaları uyarıyorum. Tefeciliği bırakın, gerçek ekonomiye dönün. Akıllı işi değil bu!” diye gürlüyor.
Bankaların hataları vardır tabii ki... Fakat Sayın Başbakan, senin görevin ne? Bu ülkeyi yöneten kim? Kanunları kim çıkarıyor? Bankalar tefecilik yapıyorsa, ekonomi iyi gitmiyorsa, bunun sorumlusu Sarı Çizmeli Mehmet Ağa değil herhalde!