Ülkede her türlü düğün dernek yapılıyor, köprüler açılıyor, davullar çalınıyor
ama sıra milli bayramlara gelince terör ve şehitler bahane edilerek resepsiyonlar iptal ediliyor!
23 Nisan, 19 Mayıs, 29 Ekim, vs...
30 Ağustos resepsiyonları da terör ve güvenlik bahanesinin kurbanı oldu.
Nedense bu durum hep milli bayramlarda meydana geliyor
ve gerçek yurtseverleri kıran, üzen, gücendiren yanlış işler oluyor!
Ulusal günleri sudan bahanelerle savsaklamak, her şeyden önce
milli birliği, milli ruhu, ülke sevgisini, vatan aşkını budamak anlamına geliyor!
Bu davranışlar devam ederse, ülkenin birlik ve bütünlüğü nasıl sağlanacak?
Dün, her şeye rağmen 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı ulusça kutladık.
Bu milli ruh asla öldürülemez!
Zaten bu ruh ölürse Türk ulusu da bitmiş, yok olmuş demektir!
30 Ağustos 1922 zaferi, Türk’ün var ya da yok olma mücadelesinin büyük utkuyla
biten muhteşem sonucudur.
Bu zaferle bize Türkiye Cumhuriyeti’ni armağan eden Atatürk ve silah arkadaşlarını
bir kez daha minnetle andık. Mekânları cennet olsun...