“Yiğit insanlar vardı,
Toprağına sevda eken.
Hür kandılar,
Türkan’dılar,
Aslan’dılar, İnan’dılar,
Deniz kadar çoğaldılar...
Memleketti her şey,
Onlar için...
Kavgaydı,
Uyku tutmaz geceleri,
Karaydı,
Budaktan sakınmadıkları gözleri.
Razıydı,
Taşın altına girmeye elleri...
Bu yüzden dalgalanırlar,
Yüreğimizin başkaldıran yerinde.
Bu yüzdendir,
Mayıslarda başımıza taç etmemiz.
“Gülünün solduğu akşamlar”
Acılara yığılıp,
Kırmızı gül dikmemiz...”

* * *

Sevgili okurlarım,
Değerli bilim insanı dostum Prof. Dr. Can Ceylan’ın, yaşamını insanlığa, çağdaşlığa, Cumhuriyet devrimlerine ve bilime adamış Prof. Dr. Türkan Saylan’ın anısı için kaleme aldığı dizelerle başladığımız yazımızın en zor yerine geldik!
Yaz kış demedim, yıllık izin kullanmadım, bayram günlerinde bile yazarak, bu köşeyi boş bırakmamaya çalıştım.
Ama inanın çok yoruldum.
Şimdi televizyonculuk deyimiyle “kısa bir ara” vermek istiyorum.
Ama yine de boş durmayacağım.
Örneğin gazetemiz SÖZCÜ’nün ve yeni Spor Müdürü kardeşimiz Bahadır Çokişler’in başarısına naçizane katkıda bulunmak amacıyla bu akşam oynanacak olan Fenerbahçe-Braga maçını, farklı bir açıdan bakarak yazacağım.
Yarın akşam ülkemizin iki değerli aydınını; dünyaca saygın toplumbilimci Prof. Dr. Emre Kongar ile büyük tiyatrocu ve mizah ustası Metin Akpınar’ı, Halk Arenası’nda Halk TV seyircileriyle buluşturacağım.
Cumartesi günü saat 15’de ise, İzmir-Balçova’daki Agora AVM’de siz sevgili okurlarıma “Pazarlık Yok” adlı son kitabımı imzalayacağım.

* * *

Bu arada bir parantez lafıdır gidiyor!
Cumhuriyet dönemini parantez olarak yorumlayan haddini bilmezler, aslında Cumhuriyetin kendilerine açtığı krediyi ülkeyi kötü yöneterek tükettiklerini ve o parantezin kapanmak üzere olduğunu göremiyorlar.
Ama parantezin demokratik yollardan kapanmasıyla hesap verme sürecinin başlayacağını bildikleri için de çok korkuyorlar.
O nedenle kendileri gibi düşünmeyenleri korkutarak iktidarlarını sürdürmeye
çalışıyorlar!
Zulüm, baskı, cop, yerlerde sürükleme, biber gazı, TOMA, zindana atma!.. Nereye kadar?..
Umutsuz olmayın.
Büyük yurtsever Nazım Hikmet’in dediği gibi;
Güzel günler göreceğiz çocuklar,
Güneşli günler...

* * *

Sevgiyle kalın efendim...