Amerika'nın Sesi'nde yer alan habere göre Berman, Atilla’nın iki milyon dolarlık teminat karşılığında kefaletle serbest bırakılıp tutuksuz yargılanma talebini, tarafları dinledikten sonra önceki gün reddetmişti.

Hakim Berman, Atilla’nın kefaletiyle ilgili verdiği karar sonrasında yaptığı açıklamada, Sarraf davasında siyasilerin araya girmesinden duyduğu endişe ve rahatsızlığı dile getirdi. Berman, Türk ve ABD hükümetlerinin Sarraf ve Atilla’nın yargılanmadan Türkiye’ye iadesi için mahkeme dışında çeşitli girişimlerde bulunduğunu belirterek, mahkeme dışında gelişen bu girişimlerden kaygı duyup, rahatsız olduğunu söyledi.

Atilla’nın avukatı Cathy Fleming, hakim Berman’ın açıklamalarına itiraz ederek, “Biz bu tür girişimlerde bulunmadık. Türk hükümet yetkilileriyle görüşmedik. Biz bu tür girişimlerin bir parçası olmadık” dedi.

Mahkemeye gönderilen yazılı başvuruda Atilla’nın İran’a uygulanan ABD ve uluslararası ambargonun delinmesinde Sarraf'a yardım ettiği belirtilirken, Atilla'nın davanın düşürülmesiyle ilgili başvurusunun 7 Eylül'de yapılacak duruşmada karara bağlanması bekleniyor.

'2 MİLYON DOLAR TAHVİL, TEMİNATSIZ TEMİNATTIR'

Savcılık iki milyon dolarlık tahvil karşılığındaki teminata itiraz gerekçesini şöyle ifade etmişti: “Atilla, kendisi ile eşi tarafından imzalanacak ve Türkiye’de mal varlıkları ve nakitleriyle güvence altına alınmış 2 milyon dolarlık tahvili kefalet karşılığı olarak önermektedir. Ancak Türkiye’de bulunan mülk, ABD mahkemesinde bir tahvil için gerçek bir teminat değildir. Dolayısıyla, Atilla’nın kefalet için önerdiği 2 milyon dolar, teminatsız bir teminattır. Ayrıca Atilla’nın mahkemeye sunduğu iki milyon dolarlık tahvil kaçma riskini de hafifletmiyor.”

Atilla'nın mal varlıklarını güvence olarak gösterdikten sonra karşılığında alacağı 2 milyon dolarlık tahvili makhemeye kefalet olarak gösterme talebini reddeden Hakim Berman, Sarraf'ın avukatları eski New York Belediye Başkanı Rudolph Giuliani ve eski Amerika Adalet Bakanı Michael Mukasey’in rollerini daha önce de sorgulamıştı.

Amerika'nın Sesi'nde yer alan habere göre Hakim Berman, Giuliani ve Mukasey’in ve bağlı oldukları hukuk kuruluşlarının Türk ve ABD hükümetine bağlı hangi kuruluşlara ne tür hizmet verdiğini sormuş, Giuliani’nin ortağı olduğu şirketin ABD’de Türkiye adına lobicilik faaliyetleri yürütmesi ise çıkar çatışması iddialarını gündeme getirmişti.

Giuliani, Sarraf davasındaki amaçlarının Amerika’nın güvenlik çıkarları doğrultusunda, Türkiye ile ABD arasında “Sarraf lehine” bir anlaşma sağlamak olduğunu da dile getirerek Sarraf’a yöneltilen suçlamaların niteliğine bakılmaksızın, Türkiye’nin önemli bir müttefik olarak görülmesi gerektiğini ve ABD’nin ulusal güvenlik çıkarları nedeniyle iki ülkenin de davanın diplomatik yollardan çözülmesine yakın durduklarını belirtmişti.

Amerika'nın Sesi'nde yer alan haberde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın Sarraf davasıyla ilgili yaptığı açıklamalar ve ABD’li hükümet yetkilileriyle davayla ilgili görüşmeler hakim Berman’ın Türk siyasilerin de mahkemesine siyasi baskı yaptığı algısını güçlendirdiği öne sürüldü.