AKPM, Türkiye'nin hızlı reformlar sayesinde 2004 yılında çıkarıldığı 'denetim süreci'ne yeniden dahil edilip edilmemesini oylayacak.

Bugünkü oturumun gerekçesi ise son dönemde yaşanan insan hakları ihlâlleri, demokratik kurumların işleyişindeki sorunlar ve hukuk devleti normlarında yaşanan olumsuzluklar...

Kulislere yansıyan bilgilere göre; Ankara'nın işi çok zor. Oylamanın Türkiye'nin aleyhine sonuçlanması kuvvetle muhtemel görünüyor. Ankara Yönetimi'nin daha önce yaptığı gibi 'son dakika' hamleleriyle oylamayı erteleme şansı da yok.

[old_news_related_template title="AB-Türkiye ilişkilerinde yaşanan gerilim ve muhtemel senaryolar" desc="Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki gerilim had safhada... Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün CNN Türk canlı yayınında, 16 Nisan referandumundan sonra AB ile ilişkilerde yeni adım sinyali verirken, aynı gün Passauer Neue Presse gazetesine konuşan Almanya Başbakanı Angela Merkel de müzakerelerin akıbetiyle ilgili 'referandumun beklenmesi gerektiğini' söyledi. Peki 'evet' ve 'hayır' seçeneklerinde muhtemel senaryolar neler? İlişkiler devam eder mi, yoksa kesilir mi? İşte yanıtı..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/03/shutterstock_532788754.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2017/dunya/son-dakika-ab-turkiye-iliskilerinde-yasanan-gerilim-ve-muhtemel-senaryolar-1753550/"]

Bugün çıkacak karar, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ndeki (AB) geleceği ile birlikte, AB ile geçen yıl Mart ayında varılan mülteci anlaşması ve Gümrük Birliği'nin akıbetine ilişkin de çok şey gizliyor.

Zira; denetleme sürecine yeniden alınmak, Türkiye'nin Kopenhag kriterlerini hakkıyla yerine getiremediğinin de tescili olacak. Böylece Türkiye demokrasilerinde yapısal sorunlar bulunan Azerbaycan ve Ermenistan gibi ülkelerle aynı lige düşecek.

KOPENHAG KRİTERLERİ NEYDİ


Türkiye, 3 Ekim 2005’te Kopenhag kriterlerini tamamlayarak, AB’ye tam üyelik müzakerelerine başlamıştı. Bu kriterler, 22 Haziran 1993 yılında Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da yapılan zirveden adını alıyor.

Söz konusu zirvede alınan kararlar çerçevesinde, AB adayı ülkelerin siyasi, ekonomik ve Birlik mevzuatının benimsenmesi olmak üzere üç ana başlıkta belirlenen kriterleri karşılaması gerekiyor.

Siyasi kriterler ise kendi içinde şu dört başlığa ayrılıyor: İstikrarlı ve kurumsallaşmış bir demokrasinin varlığı, hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü, insan haklarına saygı ve azınlıkların korunması…

[old_news_related_template title="Türkiye'nin AB ile varılan göçmen anlaşması çerçevesinde bir yıllık karnesi" desc="Ankara ile Brüksel arasında varılan göçmen anlaşması 20 Mart'ta bir yılını dolduracak. Türkiye'den Avrupa Birliği (AB) ülkelerine belgesiz göçmen akışını durdurmak için sağlanan anlaşma, Türkiye ile Avrupa arasında yaşanan krizler nedeniyle gündemden hiç düşmedi. Peki, bir yıllık süreçte Türkiye bu bağlamda sınıfı geçebildi mi?" image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/03/shutterstock_322244879-1.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2017/dunya/turkiyenin-ab-ile-varilan-gocmen-anlasmasi-cercevesinde-bir-yillik-karnesi-1739748/"]

Öte yandan, AKPM Denetim Komisyonu geçen Aralık ayında, OHAL uygulamaları nedeniyle Türkiye’nin AB ile yürüttüğü üyelik müzakerelerinin geçici olarak dondurulmasını teklif eden karar taslağını ezici çoğunlukla kabul etmişti.

Peki 'denetim süreci' ne anlama geliyor? İşte yanıtı:


• Bu süreç, 1993 yılında oluşturuldu. Amacı ise 1989’da Berlin Duvarı’nın yıkılışının ardından Avrupa Konseyi üyesi olmaya başlayan eski Sovyet ülkelerinin Batılı anlamda demokrasiye geçişlerini kolaylaştırmaktı.

• Bir ülke denetim sürecine alındığında o ülkenin demokrasi, insan hakları ve hukuk devleti alanlarında yasal mevzuatlarını, Konsey’in 1949’dan bu yana oluşturmaya başladığı normlara uygun hale getirmesi gerekiyor. Denetim Komisyonu bu bağlamda “monitoring” (denetleme) sürecindeki ülkelerin uyarlamalarını ve uygulamalarını denetliyor.

• Ankara 1996’da başlayan bu süreçten yapılan reformlar sayesinde 8 yıl sonra 2004 yılında çıkmış ve “post-monitoring” olarak anılan “denetim sonrası diyalog” sürecine geçmişti.

• AKPM bünyesinde bugüne kadar denetim sürecinden çıkarıldıktan sonra yeniden bu sürece alınan başka bir ülke yok. Türkiye'nin bu süreçten çıkarılması AB ile üyelik müzakerelerine başlamasında önemli rol oynamıştı. Yani Türkiye’nin denetim sürecine dönmesi AB ile sürdürülen müzakerelere büyük darbe vuracak.

• AKPM bugünkü oylamasında Denetim Komisyonu tarafından önerilen kararı oylarsa Türkiye, demokrasilerinde çok ciddi yapısal sorunlar bulunan Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan, Bosna-Hersek, Moldova, Sırbistan, Rusya ve Ukrayna ile aynı pozisyona düşmüş olacak.