Elektrikli araçlar yakın gelecekte hayatımızda daha fazla yer edinecek. Yapılan hesaplamalara göre 2022 yılının sonunda otomotiv üreticileri pazara 136 yeni elektrikli araç sürecek. Sadece ABD’li üretici Tesla’nın bu yılsonunda elektrikli araç geliştirmeye ayırdığı ve karşılığında 10 sent  dahi kazanmadığı yatırım tutarı 10 milyar doları bulacak. Daimler, Volkswagen ve General Motors gibi devler de elektrikli araç pazarından pay kapmak için yatırımlarını artırıyor. Lüks otomotiv üreticilerine çalışan Almanya merkezli strateji geliştirme şirketi Vivaldi’nin kurucusu ve CEO’su Erich Joachimsthaler, ABD’li yayın kuruluşu Bloomberg’e yaptığı açıklamada “Geleceğin elektrikli olacağından kimsenin kuşkusu yok” demişti. Otomotiv firmalarının adımlarının elektriğe yöneldiğini vurgulayan Joachimsthaler, bunun da Tesla ve yeni düzenlemelerle gerçekleştiğini kaydetti.

ekran-alintisi

YARIŞ, ÇİN VE ABD ARASINDA

Elektrikli araçlara yatırımda ABD ve Çin firmaları adeta birbirleriyle yarışıyor. Sadece Kuzey Amerika’da üretilecek yeni elektrikli araçların sayısının 2022 yılının ilk çeyreğinde 47’ye ulaşması bekleniyor. Bu yılın üçüncü çeyreğinde ise bu rakam 24 oldu. Çin’deki üretim rakamının ise yine 2022’nin ilk çeyreğinde 80’e ulaşacağı ifade ediliyor. Diğer ülkelerdeki üretimle birlikte bu rakamın 2022 yılı sonunda 136’ya ulaşacağı kaydedilirken, bu rakama hibrit ve diğer yakıt hücreli otomobillerin dahil edilmediği vurgulanıyor. Dünyanın en büyük otomobil pazarına sahip olan Çin, karbon emisyonunu 2030’a kadar düşürme hedefi için elektrikli araçlara büyük önem veriyor. Sektörün öncüsü Tesla, elektrikli TIR’ı Semi’yi önümüzdeki ay dünyaya tanıtacak. Alman otomotiv devi Volkswagen de elektrikli kamyon geliştirilmesine 1.7 milyar dolar kaynak ayırdığını açıkladı.

Scania, DAF ve Volvo gibi ağır vasıta üreticilerinin de elektrikli araçlara büyük yatırımlar yaptıkları biliniyor. Konu ile ilgili SÖZCÜ’ye özel açıklamalar yapan Bosch Türkiye ve Ortadoğu Başkanı Steven Young, elektrikli tahrik sistemlerinin otomobilin geleceği olduğunu vurguladı. Young,  “Bosch, Ar-Ge bütçesinin yaklaşık yarısını çevre ve kaynak korumasına harcıyor ve bu tutar yaklaşık 3.5 milyar Euro’yu buluyor. Bosch olarak yıllık elektromobilite Ar-Ge bütçemiz 400 milyon Euro. Sadece ticari araçlara ve otomobillere yönelik yapılan inovasyonların değil, iki tekerlekli araçlar ve paylaşım uygulamalarının da yeni trend olduğunu görüyoruz. Bu yüzden paylaşımlı mobiliteye yönelik tamamen yeni modelleri pazara sunuyoruz” dedi.

İNGILIZ MUCITTEN 2.7 MILYAR DOLAR

ElektrikIi otomobil pazarı otomotiv markaları dışında da yatırımcıların gözlerini kamaştırıyor. Dünyaca ünlü İngiliz mucit, yatırımcı ve tasarımcı James Dyson geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada elektrikli otomobile yatırım yapacağını açıkladı. Dyson’ın elektrikli araç ve pillerini geliştirmeye yönelik 2 milyar sterlin (2.7 milyar dolar) yatırım yapma kararı aldığı belirtildi.

KOBALT TALEBİ ZİRVE YAPTI

Afrika ülkesi Kongo’daki maden kuyularında çıkarılan kobalt, elektrikli arabaların akülerine devasa yatırımlar yapan otomotiv şirketleri için önemli hale geldi. 2030’a kadar 300 elektrikli araba modeli üretmek amacıyla 70 milyar Euro’luk yatırım planlayan Alman otomotiv devi Volkswagen’in 5 yıllık kobalt ihtiyacını karşılamak üzere çıktığı ihaleye, fiyatların yükseleceği beklentisindeki üreticilerden hiçbiri yüz göstermedi. 2 bin ton kobalt stoklamış olan Kanada şirketi Cobalt 27’nin CEO’su Anthony Milewski, şu anda poundu (454 gram) 30 dolardan satılan madenin fiyatının 40-45 dolara çıkması halinde, alıcı şirketlerin başka çözüm yollarına gidebileceğini belirtti.

ALTAY İÇİN YERLİ MOTOR İHALESİ

Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) TÜMOSAN ile yürütülen ancak sonuçsuz kalan Altay tankına yönelik Güç Grubu Geliştirilmesi Projesi’ne ilişkin yeni ihaleye çıktı. Buna göre, ihale kapsamında, Altay tankının güç grubu ihtiyacının yerli ve milli imkanlarla karşılanması için Türk sanayisinin mevcut imkan ve kabiliyetlerinin azami derecede kullanılması hedefleniyor. Ortaya çıkacak ürünle Altay tankının güç grubu konusunda  yurt dışı bağımlılığını ortadan kaldırmak ve ihraç lisansına tabi olmayan güç grubunu geliştirmek amaçlanıyor.